Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/22710
Karar No: 2018/9569
Karar Tarihi: 04.10.2018

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/22710 Esas 2018/9569 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2016/22710 E.  ,  2018/9569 K.

    "İçtihat Metni"

    .......
    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı; davalı ile arasında 13/10/2014 tarihinde gayrimenkul satış ve inşaat yapım sözleşmesi ile daire satın aldığını, dairenin bedelinin 201.350,00 TL olduğunu ve davalıya 78.238,00 TL ödeme yaptığını, davalının ise bu ödemeye karşın inşaatı tamamlamadığını ve tapuyu vermediğini, bu nedenle bedelin yasal faizi ile birlikte davacıya ödenmesini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini ve %20 den aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına karar verilmesi talep etmiştir.
    Davalı vekili; davanın reddi ile tazminata karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece; davacınını ödediği bedelin iadesini isteme hakkı olduğu gerekçesiyle itirazın iptaline, takibin devamına, 78.238,00 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, takibe kadar işlemiş olan faiz açısından feragat sebebiyle REDDİNE, davalının itirazının kötü niyetli olmadığı belirtilerek davacının icra inkar tazminatı talebinin koşulları oluşmadığından reddine karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    İcra ve İflas Kanunu"nun 67. maddesinin 2. fıkrası hükmünce, inkar tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması yasal koşullardandır. Bunlardan başka, alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise; başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur.
    ........
    Somut olayda, dava konusu alacak miktarı (likit) belirlenebilir olduğundan icra inkar tazminatına karar verilmesi gerekirken, mahkemece icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmesi doğru değilse de, bu hususun giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 6100 sayılı HMK"nun geçici 3.maddesinin yollamasıyla HUMK"nun 438/7.maddesi uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekir.
    SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenle temyiz olunan hükmün “icra inkar tazminatı talebinin koşulları oluşmadığından reddine” ilişkin 5. bendinin fıkrasının hükümden çıkartılarak, yerine “ asıl alacağın % 20 oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine” bendinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04/10/2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

    .......



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi