Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/3974
Karar No: 2021/1301
Karar Tarihi: 11.02.2021

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2020/3974 Esas 2021/1301 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2020/3974 E.  ,  2021/1301 K.

    "İçtihat Metni"

    Davacı ... ile davalı ... arasındaki dava hakkında Manisa 1.Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 26/01/2016 gün ve 2009/399 Esas -2016/25 Karar sayılı hükmün kapatılan Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 25/04/2018 tarih ve 2016/22235 Esas -2018/5082 Karar sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşuldu.
    Düzeltme isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı,Derman eczanesinin sahibi ve mesul müdürü olduğunu, Manisa Cumhuriyet Başsavcılığınca Resmi Belgede Sahtecilik, Kamu Kurum ve Kuruluşlarını Dolandırıcılık suçlarından soruşturmanın başlatıldığını, bazı şüpheliler hakkında Manisa 1. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 2009/486 Esas sayılı dosyası ile kamu davasının açıldığını, yargılamanın halen devam ettiğini, kendisi hakkında yapılan soruşturmada hakkında kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiğini, iş bu kararın kesinleştiğini, İzmir SGK İl Müdürlüğü Kordon Sağlık Sosyal Güvenlik Merkezi"nin 21/12/2009 tarih ve B.13.2.SGK.4.35.20.01/Ecz sayılı ve fesih konulu yazısı ile protokolün 6.3.19 maddesi uyarınca Sosyal Güvenlik Kurumu ile Türk Eczacılar Birliği arasında imzalanan Sosyal Güvenlik Kurumu ile olan sözleşmesini 2 yıl süre ile feshettiğini bildirdiğini, üçüncü kişi konumundaki eczane çalışanı sanık ... hakkında ise yargılamanın devam ettiğini, kesinleşen bir cezanın bulunmadığını, yargılama sonuçlanıp çalışan hakkında herhangi bir ceza verilse dahi bu durumun kendisinin dahili dışında gerçekleştiğinden dolayı kurumun yine de eczane hakkında fesih kararı veremeyeceğini tüm bu nedenlerle fesih işleminin iptaline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; davacının temyizi üzerine hükmün onanmasına karar verilmiş, bu kez davacı tarafça karar düzeltme talep edilmiştir.
    Davacı, SGK ile aralarında imzalanan sözleşmenin ihlal edilmediğini, kurum işlemlerinin yasal olmadığını belirterek fesih işleminin iptaline karar verilmesini istemiş, Mahkemece, 6.3.19.maddesi gereğince bir tane bile sahte ilaç fiyat küpürü veya sahte reçete veya sahte rapor edildiğinin tespiti halinde fesih hükümlerinin uygulanacağının öngörüldüğünü, ceza dosyasından sanık olan ... ve ...ın bu anlamda çok sayıda sahte reçete düzenletttirdikleri ve bunların eczane tarafından işleme konulduğunun anlaşıldığını, sözleşmenin feshi için anılan maddedeki işlemlerin bir tanesinin dahi gerçekleşmesinin yeterli olduğundan sahte reçete yönünden çok sayıda işlem yapıldığı yönünden tam bir kanaat edildiğini,ilaç küpürlerinin sahte olup olmadığının tam olarak incelenmesine ve ceza mahkemesinin kararının beklenmesine de gerek görülmediğini, davacı oğlu olan ..."ın 3.kişi olduğu iddiasında bulunduğunu esasen bu hususun eşyanın tabiatına ve hayatın doğal akışına aykırı olup itibar edilmesi mümkün olmayan bir beyan olduğunu oğlu ... beyanlarında da eczaneyi babası ile birlikte çalıştırdıklarını ifade ettiği görüldüğünden davacının açmış olduğu fesihin iptali davasının reddine karar verilmesi gerektiğini, eczane sahibi hakkında ceza davası yönünden kovuşturmaya yer olmadığı karar verilmiş ise de bunun bir önemi olmadığını önemli olanın taraflar arasındaki sözleşme hükümlerinin ihlal edilip edilmediği hususu olduğunu, sözleşmede öngörülen müeyyidelerin uygulanması için sözleşmenin ihlali yanında eylemin aynı zamanda suç teşkil etmesi gibi bir hususun bulunmadığı anlaşıldığından bu nedenle davacı vekilinin bu yöndeki beyanlarına itibar edilmediğini yine eczaneler ile Sosyal Güvenlik Kurumu arasında yapılan yeni sözleşmelerde feshe sebep olan sözleşme hükmünün yumuşatıldığı ve değiştirildiği yönündeki beyanlarına da itibar edilmediğini, her davanın açıldığı tarihteki koşullara göre yargılama yapılacağı ve hüküm kurulacağını, taraflar arasında davadan sonra veya bugün itibariyle yapılmış veya yapılacak olan sözleşme hükümlerinin uygulanması mümkün olmadığı gerekçesiyke davanın reddine karar verilmiştir.
    Dosya kapsamından davacının oğlu eczane çalışanı ... hakkında; Suç İşlemek Amacıyla Kurulan Örgüte Üye Olma, Resmi Belgede Sahtecilik ve Kamu Kurum ve Kuruluşlarını Dolandırıcılık suçlarından kamu davası açıldığı ve Manisa 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2009/486 Esas sayılı dosyasında 13.10.2017 tarihinde ... hakkında; Suç İşlemek Amacıyla Kurulan Örgüte Üye Olma suçundan beraat, diğer suçlardan mahkumiyet kararı verildiği ancak kararın kesinleşmediği anlaşılmaktadır. BK 53. maddesi hükmü uyarınca hukuk hakimi, ceza mahkemesinde verilen beraat kararı ile bağlı değil ise de mahkumiyet ve tespit edilen maddi olgularla bağlıdır. O halde, mahkemece, ceza dosyası neticesi beklenmeli sonucuna göre 2012 ve 2016 eczane protokolü değerlendirilmelidir.
    Şöyle ki; 2008 yılı eczane protokolünün 6.3.19. maddesinde ""Eczacı yada eczane çalışanlarınca Kurumu zarara uğratmak amacıyla kasıtlı olarak Kuruma sahte ilaç fiyat kupürü veya sahte reçete veya sahte rapor fatura edildiğinin tespiti halinde reçete bedelinin 10 katı tutarında cezai şart uygulanarak sözleşme feshedilir ve 2 yıl süre ile sözleşme yapılmaz. Uygulanacak cezai şart 10.000 YTL’den az olamaz. Ancak, söz konusu sahte kupür veya sahte reçete veya sahte raporun eczacının kastı dışında üçüncü kişilerin dahli ile Kuruma fatura etme işlemi gerçekleştirilmiş ise bu madde hükmü uygulanmaz. "" denilmektedir.
    01.02.2012 tarihinde yürürlüğe giren 2012 protokolü ve 01.01.2016 tarihinde yürürlüğe giren 2016 protokolü ile dava konusu cezai işlemin dayanağı olan 2008 yılı protokolünün 6.3.19. maddesinin değiştirildiği,2012 ve 2016 yılı protokollerinde 2008 yılı protokolünün 6.3.19 maddesine karşılık gelen 5.3.10. maddesinde ise ""Eczacı ya da eczane çalışanlarınca Kurumu zarara uğratmak amacıyla kasıtlı olarak Kuruma sahte ilaç fiyat kupürü/sahte karekod, sahte reçete veya sahte rapor fatura edildiğinin tespiti halinde reçete bedelinin 10 katı tutarında cezai şart uygulanarak eczacı uyarılır. Tekrarı halinde reçete bedelinin 20 katı tutarında cezai şart uygulanarak sözleşme feshedilir ve 1 yıl süreyle sözleşme yapılmaz.Ancak,söz konusu sahte ilaç fiyat kupürü/sahte karekod, sahte reçete veya sahte raporun eczacı ya da eczane çalışanları dışında üçüncü kişilerin dahli ile Kuruma fatura edildiğinin yapılacak araştırma ve/veya inceleme sonucunda tespit edilmesi halinde bu madde hükmü uygulanmaz."" düzenlemesine yer verilmiştir.
    Yine 2016 yılı protokolünün 6.10. maddesinde "Bu protokolün yürürlük tarihinden önceki dönemlerde geçerli olan protokol hükümlerine göre Kuruma fatura edilen ve kontrolleri kurum tarafından bu Protokol yürürlük tarihinden sonra yapılan reçeteler için, ya da reçete kontrolleri yapılmış olmakla birlikte fesih uyarı ve cezai şarta ilişkin işlemlerin henüz tamamlanmadığı durumlarda tespit edilen fiiller için Kurumca bu Protokol hükümleri uygulanır. Ancak eczacı tarafından Kurumdan tebligat tarihinden itibaren bir defaya mahsus olamak üzere yazılı olarak talep edilmesi halinde, ilgili protokol hükümleri uygulanır."6.12. maddesinde "Bu protokolün yürürlük tarihinden önce herhangi bir nedenle Kurumca veya Kuruma devredilen kurumlarca sözleşmesi feshedilen ve/veya cezai şart uygulanan eczacının bu işleme karşı dava açmış olması ve açılan davanın Protokolün yürürlüğe girdiği tarihte kesinleşmemiş olması halinde yazılı talebi ile; Kurumca tespit edilen ve sözleşmesinin feshedilmesi ve/veya cezai şart uygulanmasına ilişkin fiil/fiiller için Protokolün (5) ve (6) numaralı maddelerinde yer alan hükümler uygulanır. Ancak Kurumca tahsil edilmiş olan cezai şart ve yersiz ödeme tutarları geri ödenmez, mahsup edilmez..."hükmü bulunmaktadır.
    Hal böyle olunca; somut olayda mahkemece,davacının oğlu eczane çalışanı ... hakkında açılan davada Manisa 1 Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2009/486 Esas sayılı dosyasının kesinleşmesi beklenmeli ve özellikle 2008 yılı protokolünün 6.3.19 maddesinde yer alıp 2012 ve 2016 protokollerinin bu maddeye karşılık gelen 5.3.10 maddesinde de açık bir şekilde davacı eczacı ya da çalışanlarının ""kastının "" bulunması olgusu birarada değerlendirilmesi gerekçesiyle bozulması gerekirken zuhulen onandığı anlaşılmakla davacının karar düzeltme talebinin kabulü ile kapatılan Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 25/04/2018 tarih ve 2016/22235 Esas -2018/5082 Karar sayılı onama ilamının kaldırılarak mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin Karar Düzeltme talebinin kabulü ile, kapatılan Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 25/04/2018 tarih ve 2016/22235 Esas -2018/5082 Karar sayılı onama ilamının kaldırılmasına ve mahkeme kararının davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan karar düzeltme harcının istek halinde karar düzeltme talep edene iadesine, 11/02/2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi