Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/12509
Karar No: 2017/2426

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/12509 Esas 2017/2426 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2015/12509 E.  ,  2017/2426 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Tapuda davalı ... kayıtlı olan eski ... köyü 489 sayılı 950 m2 yüzölçümündeki parsel, 5304 sayılı Kanunun 6. maddesi ile değişik 3402 sayılı Kanunun 22. maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi hükmüne göre yapılan kadastro haritalarının yeniden düzenlenmesi ve tapu sicilinde gerekli düzeltmelerin yapılması işleminde, 20695 ada 9 parsel sayısı 1008,5 m2 yüzölçümü ve yeni haritası ile malik hanesi “Tapu kütüğünde olduğu gibi” şeklinde tesbit edilmiş, 3402 sayılı Kanunun 11. maddesine göre 23.02.2011 ila 24.03.2011 tarihleri arasında ilan edildiği tutanak arkasına yazılmıştır.
    ... Yönetimi, 23.03.2011 tarihinde, parselin yörede yapılıp kesinleşen ... tahdidinde kısmen tahdit sınırları içinde bırakıldığını belirterek, bu bölümün tespitinin iptali ve ... niteliğiyle ... adına tapuya tescili istemiyle kadastro mahkemesinde dava açmıştır.
    Mahkemece, çekişmeli parselin yenileme kadastrosunun yapıldığı, bu çalışmanın teknik çalışmalar ile sınırlı olduğu, yenileme kadastrosu nedeniyle tapu siciline geçmiş ya da geçmemiş mülkiyete ilişkin hakların inceleme konusu yapılamayacağı gerekçesiyle 3402 sayılı Kanunun 24 ve 25. maddeleri gereğince mahkemenin görevsizliğine, karar kesinleştikten sonra dosyanın görevli ve yetkili ... Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, hükmün temyiz edilmeksizin kesinleşmesi üzerine dava dosyası asliye hukuk mahkemesine aktarılmıştır.
    Asliye hukuk mahkemesince davanın kabulüne, taşınmazın 23/12/2014 tarihli bilirkişiler ..., ... ve ... ... ... raporlarında (A) harfi ile gösterip sarı boya ile boyadıkları 20.10 m ²"lik kısmın tapu kaydının iptali ile, ... olarak ... adına tesciline karar verilmiş, hüküm ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
    Yörede 3116 sayılı Kanuna göre 1940 yılında yapılıp kesinleşen ... kadastrosu bulunmaktadır. Daha sonra 1981 yılında ilk tahdidin aplikasyonu ile 1744 sayılı Kanunla değişik 2. madde, sınırlaması yapılmamış ormanların kadastrosu ve bu yerlerde 2. madde uygulaması yapılmış, itirazların incelemesi henüz yapılmadan 2896 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesi üzerine çalışma sonuçları 11/12/1985 tarihinde ilan edilerek kesinleşmiştir.
    Mahkemece yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya yeterli ve elverişli değildir. Şöyle ki; mahkemece yörede ilk kez 1940 yılında yapıldığı anlaşılan ... kadastrosu ile daha sonra 1981 yılında yapılan çalışmaya ait harita ve tutanakların tamamı getirtilerek uygulanmamış; çekişmeli yerin ilk ... kadastrosu ile 1981 yılındaki çalışmaya göre
    konumunu ayrı renklerde gösterir ortak rapor ve kroki alınmamıştır. Dosya kapsamından; yörede 1940 yılında ilk kez ... kadastrosu yapıldığı, ... ve ... tarafından 13/11/1940 tarihinde ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 12/11/1942 tarih ve 464/27 sayılı dosyasında onbir adet tapu kaydına dayanılarak ... kadastrosuna itiraz ve elatmanın önlenmesi davasının açıldığı anlaşılmaktadır. Bu kararla 9, 10, 11, 19, 20, 21, 23, 24 ve 30 numaralı tapular kapsamında kaldığı kabul edilen bir kısım yerler ... sınırları dışına çıkartılmış; 14 ve 22 numaralı tapu kayıtları kapsamında kalan yerler ise ... sınırları içinde bırakılmıştır. Anılan mahkeme kararı 1981 yılında yapılan aplikasyon çalışmasında nazara alınmış; “ek aplikasyon tutanağı“ başlıklı 20/08/1981 tarihli tutanağın 35. sayfasında mahkeme kararı uygulanarak 37 ve 38. sayfalarda mahkeme kararı ile ... sınırları dışına çıkartılan yerler belirtildikten sonra 8, 9 ve 10. bentlerde bu karar kapsamında olmasına rağmen, bir kısım yerlerin ... olduğundan bahisle ... sınırları içinde bırakılmıştır.
    ... bilirkişisi tarafından çekişmeli yerin 1940 ... kadastrosunda kısmen ... sınırları içinde bırakıldığı, ... kadastrosuna itiraz davasının kapsamında olup yine tamamının bu karar gereğince ... sınırları dışına çıkartılarak kesinleştiği bildirilmişse de mahkeme kararına konu yer ile çekişmeli yerin irtibatını duraksama yaratmayacak biçimde krokisinde göstermemiş, aplikasyon tutanağının 8, 9 ve 10. bentlerine göre ... sınırları içinde bırakılan bölümlerle ilgisi olup olmadığı üzerinde de durulmamıştır. Bu rapor; fen bilirkişisinin, taşınmazın bir bölümünün kesinleşen ... kadastro sınırları içinde kaldığı yolundaki raporu ile çelişkili olup mahkemece çelişki giderilmemiştir. İlk ... kadastrosu ile aplikasyon tutanaklarındaki sabit ve değişmez hudutlar nazara alınarak ... sınırları kesin bir biçimde belirlenmemiştir. Aplikasyon tutanaklarında, bu yerdeki ... sınırının “su arkı“nı izleyerek belirlendiği görülmektedir. Fen bilirkişi krokisinde bu su arkı çekişmeli parselin güney sınırını belirler şekilde gösterilmişse de, taşınmazın 1962 basım tarihli memleket haritasındaki konumunda taşınmazı ortadan ikiye bölecek şekilde bir dere ya da su arkının bulunduğu gözlenmektedir. Memleket haritasındaki dere ile ... kadastro tutanaklarında sözü geçen su arkının aynı yer olup olmadığı üzerinde durulmadığından ... kadastro tutanaklarının yöntemince uygulanıp uygulanmadığı, ... sınırının doğru belirlenip belirlenmediği yönünde de duraksama oluşmuştur.
    Bu nedenle; mahkemece, önceki bilirkişiler dışında halen Çevre ve ... Bakanlığı (... ve Su İşleri Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman ... yüksek mühendisleri arasından seçilecek bir ... mühendisi ve bir harita mühendisinden veya olmadığı takdirde bir tapu fen memurundan oluşturulacak bilirkişi kurulu yardımıyla yeniden yapılacak keşifte 2 Eylül 1986 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan 6831 sayılı ... Kanununa Göre ... Kadastrosu ve Aynı Kanunun 2/B maddesinin uygulanması Hakkındaki Yönetmeliğin 54. maddesi uyarınca hazırlanan ... Kadastrosu Teknik İzahnamesinin 49. maddesinde yazılı “... sınır noktası ve hatların uygulanmasında tutanaklardan, ... kadastro haritasından, hava fotoğraflarından, varsa ölçü karnelerinden, nirengi, poligon, röper noktalarından yararlanılır. Sınırlama tutanakları ile ... kadastro haritaları arasında çekişme olduğunda ölçü değerleri ve tutanaktaki ifadeler arazinin durumuna göre incelenir, hangisi daha çok uyum gösteriyorsa ve gerçek duruma uygun ise o esas alınır.” hükmü ile 15.07.2004 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan ... Kadastrosunun Uygulanması Hakkında Yönetmeliğin “Teknik İşler” başlıklı Dokuzuncu Bölümde yazılı esaslar gözönünde bulundurularak uygulama yapılmalı, yerel bilirkişi beyanlarına başvurularak yerinde bulunmayan ... sınır noktaları, bulunanlardan hareketle tutanak ve haritalarda yazılı mevkii, yer, kişi isimleri ile açı ve mesafelere göre, ... kadastrosu, aplikasyon ve 2/B madde uygulama tutanak ve haritalarının düzenlenmesinde kullanılan hava fotoğrafları ve memleket haritalarından yararlanılarak, değişik açı ve uzaklıklardaki en az 6-7 adet ... sınır noktası bulunup röperlenmeli, anlatılan yöntemle bulunan ilk ... kadastrosu, aplikasyon ve 2/B madde uygulaması ile ilgili sınır
    noktaları aynı ölçeği çevrilerek, çekişmeli taşınmazın ... kadastrosu aplikasyon ve 2/B madde haritalarına göre konumu genel kadastro paftası üzerinde, ayrı renkli kalemlerle gösterilip keşfi izleme olanağı sağlanmalı, aynı ya da yakın ... sınır hatlarında, dava konusu edilen parseller varsa, bunların tümü birleşik harita üzerinde gösterilerek bilirkişilerden müşterek imzalı rapor ve kroki alınmalı, ilk ... kadastro harita ve tutanakları ile aplikasyon ve 2/B madde harita ve tutanaklarının uyumsuz olması halinde yukarıda yazılı Yönetmelikler ile Teknik İzahnamelerde yazılı tutanakların düzenlenmesine esas alınan hava fotoğrafı ve memleket haritası ile desteklenen ve gerçek duruma uygun düşen tutanaklara değer verileceği düşünülmeli, tutanaklarda sözü edilen “su arkı“nın yeri yerel bilirkişi anlatımları ve eski tarihli belgelerdeki görünüme göre kesin olarak belirlenmeli, ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 12/11/1942 tarih ve 464/27 sayılı kararına konu yerler ile aplikasyon tutanağının 8, 9 ve 10. bentlerine konu ... sınırları içinde kalan yerlerin neresi olduğu saptanıp davaya konu taşınmaz ile ilgisi araştırılmalı, ortak raporda bunların her biri gösterilmelidir.
    Yörede ilk ... kadastrosu 1940 yılında 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılmış ve 4785 sayılı Kanun nazara alınmamıştır. 3116 sayılı Kanun sadece hangi taşınmazların Devlet ormanı sayılacağını göstermiş ve Devlet ormanlarının kadastrosunun yapılacağını öngörmüştür. 13.07.1945 tarihinde yürürlüğe giren 4785 sayılı Kanunun 1. maddesi gereğince 2. maddesinde sayılan istisnalar dışında bütün ormanlar Devletleştirilmiştir. 4785 sayılı Kanunun yürürlüğünden önce mevcut bulunan tapu kayıtları da bu kanunun yürürlüğe girmesi ile hukukî değerini yitirmiş bulunmaktadır. Özde özel mülkiyete konu olamayacak yerler hakkında yanlışlık ve hata ile sicil oluşturulması bu yerlerin kamu malı olma niteliğini değiştirmez. Açıklanan nedenlerle 4785 sayılı Kanunun yürürlüğünden önce oluşan tapu kayıtları nazara alınarak oluşturulan mahkeme kararının kesin hüküm niteliği taşıyıp taşımayacağı da tartışılmalıdır.
    Tutanak örneğinden, yörede 1981 yılında çalışma yapan ... kadastro komisyonunun herhangi bir nedenle ... sınırları dışında bırakılmış ormanları ... sınırları içine alma yetkisinin de olduğu anlaşıldığından, çekişmeli yerin aplikasyon tutanağının 8, 9 ve 10. bentlerine konu yerlerle ilgisi olup olmadığı da değerlendirilmelidir.
    Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı ... Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 27/03/2017 günü oy birliği ile karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi