MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, sanık hakkında silahla tehdit suçundan kurulan beraat kararının temyiz kapsamında olmadığı belirlenerek dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi,
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- 5271 sayılı CMK’nun 191/3-b maddesine aykırı olarak duruşma sırasında iddianame okunmadan sanığın savunmasının alınması,
2- Olay günü mağdur ..."i gören sanığın, havaya iki el ateş ettikten sonra mağdurun yanına gelip, tehdit sözleri söylemesi şeklinde gerçekleşen eylemin, hukuki anlamda tek fiil olduğu ve tek fiil ile silahla tehdit ve genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçlarının oluştuğu, TCK’nın 44. maddesi gereğince daha ağır cezayı gerektiren silahla tehdit suçundan mahkumiyetine karar verilmesi gerekirken TCK’nın 170/1-c maddesinde tanımlanan genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçundan mahkumiyet hükmü kurulması,
3- Sanık hakkında hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak TCK"nın 53/1. maddesindeki hak yoksunluklarının uygulanmaması,
Kanuna aykırı, sanık ... ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesinin gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 16/11/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.