13. Hukuk Dairesi 2014/44756 E. , 2015/37689 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki değer düşüklüğü davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalılar avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı ...vekili avukat ..., diğer davalı ... vekili avukat .... geldi, karşı tarafa çıkarılan davetiyenin bila tebliğ edildiği anlaşılmış olup, davalı vekilleri avukat ... ve avukat ... duruşma istemlerinden vazgeçtiklerini beyan ettiklerinden, incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, yazılı ve görsel basında...Ormanı projesi ile ortak planlandığı reklam ve ilan edilen “...” projesinin TOKİ kaynak geliştirme uygulamaları kapsamında davalılar ... ve ... .. tarafından gerçekleştirildiğini, bu projeden bir adet bağımsız bölümü davalı ...." ne vekaleten davalı Akdeniz İnşaat şirketi tarafından satıcı olarak imzalanan 29.10.2012 tarihli satış formu ile 610.850.00.TL bedelle satın aldığını ve bedelini de davalı ....." ne ödediğini, 2 oda 1 salon olan küçük bir daireye bu kadar yüksek bedel ödemesinin nedeninin “. ..” projesinin içinde bulunması ve bu projeninde görsel ve yazılı basında, internet ortamında reklam ve ilan edildiği şekilde ...Ormanı projesi ile ortak planlandığının belirtilmesi ve bu reklamlarda, projeden ev alan tüketicilerin proje içinde gösterilen ... Ormanlarından istedikleri gibi yararlanacakları algısının yaratılmasının olduğunu, projeden bağımsız bölüm satın almasından sonra baştan beri yapılan reklamlarda Ormanın projeye dahil olduğu vurgusunun kamuoyu nezdinde tepki yaratması üzerine... Bakanlığı" nın 02.11.2012 tarihinde yaptığı basın açıklaması ile ... kapsamında söz konusu projeye tahsisli herhangi bir yer bulunmadığını ve davalı....Ş. ile organik bağı olan ve ...Ormanının işletme hakkını elinde bulunduran .... ile imzalanan ormanı işletme hakkını veren sözleşmenin feshedildiğinin bildirildiğini, daha sonradan davalı şirketin orman vurgulu reklamlara son verdiğini, projenin pazarlanması amacıyla oluşturulan ...” internet sitesindeki “..."nın kullanım hakkı bizde” ibaresini ve ev sahiplerinin açık alan etkinlikleri için kullanılması planlanan “...” orman projesini de internet sitesinden çıkardığını, damga vergisi artışından etkilenmemek için noterden gayrımenkul satış vaadi sözleşmesi düzenlenmesi için 31.01.2013 tarihinde ihtirazı kayıtla 31.01.2013 tarihinde vekaletname verdiği yönünde davalılara ihtarname gönderdiğini ve verdiği vekalete istinaden davalı E... ile 31.01.2013 tarihinde Noterden düzenleme şeklinde gayrımenkul satış vaadi sözleşmesi imzalandığını, “...” projesi içinde tahsis edilmiş bir ormandan faydalanabileceği algısı verilerek yüksek fiyatla satılan proje ve bağımsız bölüm yönünden vaat edilen ormanın işletme ve kullanma hakkının dahi iptal edilmesi ile dairenin değerine olumlu katkı yapan durumun ortadan kalktığını, değer düşüklüğünün oluştuğunu ileri sürerek projede ve dolayısıyla satın aldığı bağımsız bölümde ortaya çıkan değer azalmasının tespiti ile şimdilik 5.000.00.TL" nın davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalılar, husumet düşmediğini, daha teslim koşulunun gerçekleşmediği için davanın açılamayacağını, yanıltıcı reklam kullanılmadığını, herhangi bir ayıbın bulunmadığını, ayıp varsa bile süresinde ayıp ihbarında bulunulmadığını, değer düşüklüğüne neden olmayacağını ayrı ayrı belirterek usulden ve esastan davanın reddini dilemişlerdir.
Mahkemece, davanın kabulü ile 5.000.00.TL"nın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmasına karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
1-Her ne kadar Mahkemece, gerek tanıtım broşüründe gerekse görsel medyada yapılan reklamlarda... projeyle birlikte planlandığının belirtilmesi ve Ormanın birlikte kullanılacağı yönündeki ima ve ifadelerin tüketicinin kararını etkileyecek yönde kullanıldığı, yapılan şikayet üzerine Reklam Kurulu" nun 12.11.2013 tarih ve 218 sayılı kararı ile “... ormanına komşudur ve kullanım haklarını elinde bulundurmaktadır” ifadelerinin gerçeğe uygun bir beyan olmadığından bu proje ile ilgili reklamın durdurulmasına karar verildiği, bu durumun dosyada mevcut bilirkişi heyet raporuna göre nisbi metod yöntemiyle 59.262.00.TL değer düşüklüğüne neden olacağı gerekçesi ile davacının talebi dikkate alınarak 5.000.00.TL" nın davalılardan tahsiline karar verilmiş ise de; Dava tarihi itibariyle bağımsız bölümün tapusu verilmediği gibi teslimi de yapılmamıştır. Yargılama sırasında 05.03.2014 tarihinde yapılan keşif sırasında da inşaat seviyesinin %20 civarında olduğu bilirkişiler tarafından düzenlenen 08.04.2014 tarihli raporda belirtilmiştir. Dava tarihi olan 28.03.2013 tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 4077 sayılı Yasanın 4. maddesindeki “Ambalajında, etiketinde, tanıtma ve kullanma kılavuzunda ya da reklam ve ilânlarında yer alan veya satıcı tarafından bildirilen veya standardında veya teknik düzenlemesinde tespit edilen nitelik veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan ya da tahsis veya kullanım amacı bakımından değerini veya tüketicinin ondan beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren mallar, ayıplı mal olarak kabul edilir. Tüketici, malın teslimi tarihinden itibaren otuz gün içerisinde ayıbı satıcıya bildirmekle yükümlüdür. Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte ayıplı malın neden olduğu ölüm ve/veya yaralanmaya yol açan ve/veya kullanımdaki diğer mallarda zarara neden olan hallerde imalatçı-üreticiden tazminat isteme hakkına da sahiptir.” hükmü gereğince, davacı tüketicinin, değer düşüklüğü (ayıp oranında bedel indirim) hakkını kullanması için malın yani bağımsız bölümün teslimi gereklidir. O halde mahkemece, dava tarihi itibariyle davaya konu “...” projesinden satın alınan bağımsız bölümün teslimi davacıya yapılmadığı için yürürlükteki Tüketici Yasasına göre değer düşüklüğüne (ayıp oranında bedel indirimine) istinaden dava açma şartı oluşmadığından davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken işin esasına girilerek karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre, davalıların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenlerle davalılar yararına hükmün BOZULMASINA, 2. bent gereğince davalıların diğer temiyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan 86,00 TL. temyiz harcının istek halinde davalı..."ne, peşin alınan 85,50 TL temyiz harcının davalı ..."ne iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23/12/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.