20. Hukuk Dairesi 2015/11833 E. , 2017/2545 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi dahili davalı ve ... vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava konusu 126 ada 11 sayılı 19398,59 m² yüzölçümündeki taşınmaz tarla vasfıyla ... adına 26/11/2008 tarihinde tespit olunmuş, kadastro mahkemesinde davalı olduğu belirtilerek tapu kaydı oluşturulmuştur.
Davacı ... Yönetimi vekili 17/11/2008 havale tarihli dava dilekçesi ile kadastro tespiti sırasında 101 ada 1 ve 103 ada 1 sayılı ... parsellerinde yer alan davalı 126 ada 11 sayılı parsel ve bunun dışında bazı taşınmazların tespit harici bırakıldığını belirterek tespite itiraz etmiş, yerlerin ... parsellerine eklenerek ... vasfıyla ... adına tescilini talep etmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş hükmün davacı ... Yönetimi ve davalı ... tarafından temyizi üzerine Yargıtay 20. Hukuk Dairesince bozulmuştur.
Mahkemece Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 15/10/2012 gün ve 2012/9914 E. - 11539 K. sayılı bozma kararına uyulduktan sonra; taşınmazların sayıca çok olması ve dosyanın tefrik edilmeksizin karara çıkmasının mümkün olmadığı hususları gözönünde bulundurularak 121 ada 28 ve 29; 124 ada 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 32, 33, 34, 35, 36, 37, 38, 39 ve 40; 125 ada 1; 126 ada 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10 ve 11 sayılı parseller bakımından davalı sayısınca tefrik kararı verilerek dosyalar ayrı esaslara kaydedildikten sonra, mahkemece, bu dosya üzerinden yargılamasına devam olunan 126 ada 11 parsel sayılı taşınmaz yönünden davacı ... Yönetiminin davasının kabulü ile 126 ada 11 parsel sayılı taşınmazın kadastro tesbitinin iptaliyle ... vasfıyla ... adına tesciline karar verilmiş, hüküm davalı ... ve dahili davalı vekili tarafından temyizi üzerine Dairemizce bozulmuştur.
Hükmüne uyulan 20. Hukuk Dairesinin 2015/3292 E. - 2417 K. sayılı bozma kararında özetle: "...... raporunda taşınmazın 1956 memleket haritasında meşe ağaçları ile kaplı olduğu, geri çevirme kararı üzerine alınan raporda ise (A) bölümünün mese ağaçları ile kaplı ... alanı ve (B) bölümünün açık alan göründüğü, 2005 memleket haritasında her iki bölümün açıklık olduğu, 1973 hava fotoğrafında (A) harfli bölümünün meşe ağaçları ile kaplı olduğu, (B) bölümünün ise açıklık olduğu, 1984 hava fotoğrafında kapalılığa yakın (A) harfli bölümünde meşe ağaçları olduğu, (B) harfli bölümünde ise açıklık olduğu bu hali ile hükme esas alınan raporun hatalı olduğunun belirtildiği; ayrıca keşifte dinlenen mahalli bilirkişiler bağ omcasından bahsederken bu durumun rapora yansıtılmadığı belirtilerek çelişkili raporlara dayanarak karar verilemeyeceği; tespit tarihinden geriye doğru 20 yıl öncesine ait memleket haritası, hava fotoğrafı ve amenajman planı getirtilerek keşif yapılmak suretiyle taşınmazın belgelerde ne şekilde nitelendirildiği, ... değilse zilyetlikle kazanım koşullarının oluşup oluşmadığı hususunun araştırılark 3402 sayılı Kanunun 14. maddesine göre senetsiz kazanım araştırması yapılması..." gerektiği belirtilmiştir.
Mahkemece ... Yönetimimin davasının kabulüne, 126 ada 11 sayılı parselin dahili davalı adına yapılan tespitinin iptaline, parselin ... vasfıyla ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm dahili davalı ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, ... kadastrosuna ve kadastro tespitine itiraz istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 5304 sayılı Kanunla değişik 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmüne göre yapılıp 31/12/2008 - 29/01/2009 arasında ilân edilen ... kadastrosu vardır.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesi ile 3402 sayılı Kanuna eklenen 36/A maddesi gereğince davalıdan onama harcı alınmasına yer olmadığına ve yatırdığı temyiz harcının istek halinde iadesine, ... harç alınmasına yer olmadığına 29/03/2017 gününde oy birliği ile karar verildi.