
Esas No: 2015/12209
Karar No: 2017/2560
Karar Tarihi: 29.03.2017
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/12209 Esas 2017/2560 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davada kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi vekili ve davalı ... vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ... Yönetimi vekili 18/07/2012 tarihli dilekçesinde özetle; dava konusu ... ili, ... ilçesi, ... köyü 108 ada 476 sayılı parselin kısmen fiili ... örtüsü ile kaplı olduğu ve halen ... vasfını muhafaza ettiğini, kadastro müdürlüğünce yapılan 2/B çalışmaları sonucu ... dışına çıkarılmasının ve tarla vasfı ile şahıs adına kullanıcı tespiti yapılmasının hukuka aykırı olduğunu, yapılan işlemin doğru olmadığını belirterek ... ili, ... ilçesi, ... köyünde bulunan 108 ada 476 sayılı parselin dilekçeleri ekinde sunulan krokide belirtilen alanın tarla vasfı ile 2/B tespitinin ve şahıs adına yapılan kullanıcı tespitinin iptali ile ... adına tespit ve tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece davanın kabulü ile ... sınırlandırmasının ve dava konusu yer ile ilgili düzenlenen 2/B kadastro tespitinin iptali ile dava konusu taşınmazın ... sınırları içerisine alınmasına, davacı idarenin tescil talebi yönünden davanın reddi ile mahkemenin görevsizliğine, karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi vekili ile davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanununun (5831 sayılı Kanunun 8. maddesi ile eklenen) Ek 4. maddesi uyarınca 2/B madde alanlarında yapılan kullanım kadastrosuna itiraza ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu ... köyünde ... kadastrosu 64 sayılı ... Kadastro Komisyonu tarafından ... köyü içerisinde yapılmış, 12.11.1993 tarihinde ilan edilmiş, 12.05.1994 tarihinde kesinleşmiştir. ... köyü, Yaylageriş köyünden ayrılmıştır. Kullanım kadastrosu 18/06/2012 tarihinde ilan edilmiştir.
Davalı ... temyiz itirazları açısından yapılan incelemede; davacı ... Yönetimi taşınmazın eylemli ... niteliğinde bulunduğunu, ... niteliğini kaybetmediğini ileri sürerek dava açmıştır. Mahkemece talep konusu ve davanın kullanım kadastrosuna itiraz davası olduğu gözönünde bulundurulup, kullanıcı tespiti hakkındaki kadastro konusunda bir karar verilmesi gerekirken ... tahdidine itiraz olarak görülerek ... tahdidinin ve 2/B madde uygulamasının iptali ile taşınmazın ... sınırları içine alınmasına karar verilmesi doğru değildir, bozma nedeni olarak görülmüştür.
Kabule göre de 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesiyle 3402 sayılı Kanuna eklenen "Kadastro işlemi ile oluşan tespit ve kayıtların iptali için Devlet veya diğer kamu kurum ve kuruluşları tarafından kayıt lehtarına karşı kadastro mahkemeleri ile genel mahkemelerde açılan davalarda davalı aleyhine vekalet ücreti dahil, yargılama giderine hükmolunmaz” şeklindeki 36/A maddesi ve 17. maddesi ile eklenen "Bu
Kanunun 36/A maddesi hükmü, henüz infaz edilmemiş yargı kararlarındaki vekalet ücreti dahil yargılama giderleri için de uygulanır” şeklindeki geçici 11. maddesi hükümleri uyarınca davalılar aleyhine vekâlet ücreti dahil yargılama giderlerine hükmolunmaması gerekirken yazılı şekilde yargılama giderlerine hükmolunması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı ... temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bu yönden BOZULMASINA, bozma nedenine göre ... Yönetiminin temyiz itirazının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde iadesine 29/03/2017 gününde oy birliğiyle karar verildi.