3. Hukuk Dairesi 2018/5709 E. , 2018/9937 K.
"İçtihat Metni".......
Taraflar arasındaki tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacılar; kendilerine ait......... ile 129 ada 100 parselde davalı ...’a ait elektrik direklerindeki kaçak nedeniyle yangın meydana geldiğini, bu yangın neticesinde de davacı ..."e ait 129 ada 10 parsel üzerinde bulunan 20210m² meyve bahçesinin 5236m² alan içerisindeki 266 adet elma ağacının tamamının hasar gördüğünü, yine 1506m² alan içerisindeki 75 adet elma ağacının %50 oranında hasar gördüğünü, meydana gelen bu yangında bahçeyi sulamada kullanılan sulama tesisatının da tamamen yanarak kullanılamaz hale geldiğini, davacı ..."a ait 129 ada 100 parselde ise 20210m² alan içerisindeki makarnalık buğdayın yandığını, davalı kurumun bu yangında gerekli özen ve kontrolü sağlamadığından kusurunun bulunduğunu ve zararın tamamından sorumlu olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik davacı ... için 58.816,20-TL, davacı ... için 10.812,35-TL"nin haksız fiil tarihten itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmişler; 13.04.2016 tarihli dilekçeleri ile taleplerini davacı ... için 64.432,70 TL’ye, davacı ... için 12.429,15 TL’ye yükseltmişlerdir.
Davalı; meydana gelen zarar ile hareketleri arasında illiyet bağının olmadığını bu nedenle herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, ayrıca olay gününe ait herhangi bir arıza kaydının mevcut olmadığını belirterek davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece; taşınmazlarda meydana gelen zararın yangından kaynaklandığının sabit olduğu, davalı kurumun maliki bulunduğu elektrik direklerinden çıkan yangın nedeniyle meydana gelen zarardan sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile, davacı ... için
.........
64.432,70-TL, davacı ... için 12.429,15-TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine karar verilmiş, hüküm süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-HMK’nın 26.maddesi (HUMK’nun 74. maddesi) hükmüne göre ise, mahkeme tarafların iddia, savunma ve talepleri ile bağlıdır. Kural olarak mahkemenin talepten fazlasına veya başka bir şeye hükmetmesi olanak dışıdır. Öğreti ve uygulamada taleple bağlılık olarak adlandırılan bu kural sadece sonuç istem yönünden değil, sonuç istemi oluşturulan her bir alacak kalemi yönünden de uygulanır.
Dosyanın incelenmesinde; davacı ...’in dava dilekçesinde, 10 adet kavak ağacının yangında zarar gördüğüne dair bir iddiası ve bu zarara ilişkin talebi olmadığı halde mahkemece, iş bu davacı için talep aşılmak sureti ile 10 adet kavak ağacına yönelik zararın da iadesine karar verilmiştir.
O halde, mahkemece yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular dikkate alınarak, davacı ... için dava dilekçesindeki talebe ilişkin hüküm kurulması gerekirken, taleple bağlılık kuralına aykırı olacak şekilde talep aşılmak suretiyle hüküm kurulması doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
3-Borçlar Kanunu"nun 43/1.maddesinde ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunun 51/1 maddesinde, hâkimin tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirleyeceği açıklanmıştır.
Elektrik hatlarının bakım ve onarımının düzenli olarak yapılmaması yanında kaçak elektrik kullanımının sürekli artması nedeniyle elektrik hatlarının fazla yüklenmesi, ürün sahibi kişilerin de olası yangın olaylarına karşı gerekli önlemleri almamaları sonucu yaz aylarında bu şekilde çıkan çok sayıda yangına engel olunamadığı, davalının da kamu hizmeti gördüğü gözetilerek, olay tarihi itibariyle yürürlükte olan TBK’nun 51. maddesi gereğince belirlenen zarardan hal ve mevkiin icabına ve hatanın ağırlığına göre uygun tutarda hakkaniyet indirimi yapılması gerekir. Mahkemece, bu yönünün göz ardı edilmesi de, doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine; ikinci ve üçüncü bentte açıklanan nedenlerle kararın davalı lehine BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11.10.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
........