Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/6669
Karar No: 2015/2372
Karar Tarihi: 08.04.2015

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2014/6669 Esas 2015/2372 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2014/6669 E.  ,  2015/2372 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
    .Taraflar arasındaki iflas davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde müdahiller... temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    Davacı vekili, müvekkili şirketin inşaat ve altyapı alanında faaliyet gösterdiğini, küresel ekonomik kriz nedeniyle borca batık hale geldiğini, sunulan iyileştirme projesinin uygulanması halinde batıklıktan kurtulabileceğini ileri sürerek, iflasın ertelenmesini talep ve dava etmiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; davacı şirketin borca batık, sunulan iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olduğu, şirketin ticari faaliyetini sürdürdüğü gerekçesiyle davanın kabulü ile iflasın bir yıl süreyle ertelenmesinev karar verilmiştir.
    Kararı, müdahiller... vekilleri temyiz etmiştir.
    1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, müdahil vekillerinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    2- Dava, iflasın ertelenmesi istemine ilişkindir. İflasın ertelenmesi, borca batık durumda bulunan şirket tarafından sunulan; somut öngörüler içeren, ciddi ve inandırıcı bir iyileştirme projesi çerçevesinde bu durumdan kurtulması kuvvetle muhtemel bulunan kooperatiflerle sermaye şirketleri için öngörülmüş bir hukuki korunma yoludur (İİK"nın m.179). İflasın ertelenebilmesi için şirketin borca batık durumda olması, sunulacak ciddi ve inandırıcı bir iyileştirme projesi kapsamında şirketin mali durumunu düzeltebileceğine dair somut veriler ileri sürmesi ve fevkalade mühletten yararlanmamış olması gerekir. Mahkeme, 6102 sayılı TTK’nın 377. maddesinde gösterilen şekilde varlıkların rayiç değerine ve İİK’nın 178/1. madde ve fıkrasında belirtilen alacaklılar listesinde gösterilenler ile gerçek anlamda tesbit edilebilecek diğer borçların tutarına göre belirlemelidir. Bunun için borçlu şirket tarafından mahkemeye ibraz edilen bilanço ile mali durumun iyileştirilebilmesi amacıyla şirket tarafından bildirilen proje üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak, rayiç değerler ve yapılan araştırma ve inceleme sonucu elde edilen gerçekçi verilere göre bilirkişilerce yeniden oluşturulacak şirket bilançosu (borca batıklık bilançosu) da dikkate alınıp bir sonuca gidilmelidir. İflasın ertelenmesinin amacı, borca batık sermaye şirketinin mali durumunu düzelterek borca batıklıktan kurtulmasının sağlanmasıdır. Borca batıklıktan kurtulma ise tüm borçların ödenmesi anlamına gelmeyip, aktifin pasiften fazla olmasını ifade eder. Gerek borca batıklık ve gerek iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olup olmadığı hususunda

    (muhasebe ve işletme ekonomisi bilgisi özel ve teknik bilgi niteliğinde bulunduğundan ve hakimin bunları genel ve mesleki bilgisiyle çözmesi beklenemeyeceğinden) HMK’nın 266. maddesinde gösterildiği şekilde bilirkişinin oy ve görüşüne müracaat edilmeli ve bu raporun da hukuka uygunluğunun hakim tarafından denetlenmesi gerekir.
    Ayrıca, somut verilere dayalı, çelişmeyen öngörüler içeren, özellikle sermaye ve/veya kârlılık artışını netleştiren unsurların varlığının, proje için vazgeçilmez hususlar olduğu gözden kaçırılmamalı; iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olduğunun bu yolla tespiti cihetine gidilmelidir.
    Hakim de bu raporla o konudaki özel ve teknik bilgi ihtiyacını giderebilmeli ve raporun hukuka uygunluğunu denetlemelidir. Projenin ciddi ve inandırıcılığı öncelikle ve özellikle sermaye ve/veya kârlılığın ne şekilde arttırılacağı ve borca batıklıktan kurtulmanın ne şekilde sağlanacağı somut, belgelere dayalı ve gerçekçi bilgi ve öngörülerden yola çıkılarak tespit edilmeli, diğer proje unsurları için de bilimsel veriler değerlendirilmelidir.
    Bir sermaye şirketinin borca batıklık bildiriminde bulunarak iflasını istemesi halinde, bu durumun mahkemece re’sen tesbiti gerekir. Bu tesbitin yapılmasında, davacının sunduğu delillere ek olarak, mahkemece gerekli görülen diğer delillerin toplanması, bu kapsamda ilgisi görülen kamu kurumlarından alınacak bilgiler, yapılacak keşif ve mahkemece atanacak bilirkişilerce düzenlenecek raporlar da değerlendirilmelidir. Borca batıklığın tespitinde sadece davacının kayıtlarına değil, varlıklarının rayiç değerlerine de özellikle bakılmalı, bu noktada, konusunda uzman bilirkişilerin görüşüne başvurulmalıdır. Dava teorisindeki genel ilkenin bir istisnası olarak, borca batıklık sadece dava tarihi itibariyle değil, yargılama safhasındaki olumlu veya olumsuz gelişmeler de dikkate alınarak belirlenmelidir.
    Açıklanan durum karşısında, mahkemece yeni bir bilirkişi kurulu oluşturularak, müdahillerin itirazlarını karşılayacak şekilde ek rapor alınarak, davacı şirketin maliki olduğu taşınmazın satışının borca batıklığa etkisi, satış bedelinin ne şekilde kullanıldığı, erteleme isteminde bulunan şirketin yargılama sırasında taşınmaz satın almasının nedenleri ve bunun borca batıklığa etkisinin irdelendiği denetime elverişli rapor alınarak şirketin gerçek anlamda borca batık durumda olup olmadığı belirlenmelidir.
    Şirketin borca batık durumda olduğunun belirlenmesinden sonra, sunulan iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olup olmadığı, yargılama aşamasında, sunulan projedeki hedeflere ulaşılıp ulaşılmadığı, şirket ortaklarından ... ve ... tarafından yargılama sırasında verilen dilekçelerde ileri sürülen hususların, şirketin projede belirlenen hedeflerine ulaşması üzerinde olumsuz etkisi bulunup bulunmadığı, iyileştirme projesinde artırılacağı taahhüt edilen sermaye artırımına ilişkin karar alınarak gereklerinin yerine getirilip getirilmediği, borçların ödenmesi konusunda şirketin alacaklıları arasında eşitliksizlik oluşturulup oluşturulmadığı ve özellikle yurt dışındaki işlerden elde edilen gelirlerin şirket kasasına girip girmediği, şirket borçlarını artırıcı şekilde fiktif borç kalemleri oluşturulup oluşturmadığı hususlarında yeni oluşturulacak bilirkişi kurulundan açıklamalı ve denetime elverişli ek rapor alınmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda(1) no"lu bendde açıklanan nedenlerle, müdahil vekillerinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) no"lu bendde açıklanan nedenlerle, müdahillerin vekillerinin temyiz isteminin kabulü ile kararının BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi