22. Hukuk Dairesi 2018/6473 E. , 2018/14526 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, müvekkilinin onbeş yıl sigortalılık ve üçbin altıyüz gün prim ödeme gün sayısını doldurması nedeni ile iş sözleşmesini feshettiğini, yaptığı fazla çalışmaların karşılığının ödenmediğini belirterek kıdem tazminatı ve fazla çalışma ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının başka bir bankada çalışmak amacı ile işten ayrıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar, süresi içerisinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı ve karşılığının ödenmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen alacakların ödendiği varsayılır.
Fazla çalışma yapıldığının ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, bu çalışmaların yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. Bordrolarda tahakkuk bulunmasına rağmen bordroların imzasız olması halinde ise, varsa ilgili dönem banka ve tüm ödeme kayıtları celp edilmeli ve ödendiği tespit edilen miktarlar yapılan hesaplamadan mahsup edilmelidir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 26. maddesi “Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.” hükmü uyarınca taleple bağlılık kuralına aykırı olarak talepten fazlasına karar verilmesi usule aykırıdır.
Dosya içeriğine göre davacı, haftada beş gün 09:00-21:00 saatleri arasında çalıştığını belirterek fazla çalışma ücreti alacağının hüküm altına alınmasını talep etmiştir. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, tanık anlatımlarına göre davacının haftada iki gün 09:00-20:00, üç gün 09:00-21:00 saatleri arasında, ayrıca ayda bir hafta, cumartesi günleri de çalıştığı kabul edilerek hesaplama yapılmıştır.
Davacının, cumartesi çalışması bulunduğu yönünde iddiası olmadığından hesaplama sırasında ayda bir cumartesi çalıştığı kabul edilerek sonuca gidilmesi 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 26. maddesinde düzenlenen taleple bağlılık kuralına aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
Bu kapsamda, dosya içeriğine sunulan kayıt ve belgeler arasında, taraflar arasında imzalanan bir iş sözleşmesine rastlanmadığından, hesaplama sırasında fazla çalışma ücretinin aylık ücrete dahil olduğuna ilişkin iddiaların değerlendirilip itibar edilememesi de isabetlidir.
SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 07.06.2018 gününde oybiliği ile karar verildi.