22. Hukuk Dairesi 2015/33036 E. , 2018/14531 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesinin, ödenmeyen alacaklarını ve yıllık izinlerini talep etmesi üzerine davalı tarafından haklı sebep olmadan feshedildiğini belirterek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla çalışma ve yıllık izin ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının iş sözleşmesinin devamsızlık nedeni ile haklı sebeple feshedildiğini belirterek davanın reddi gerktiğini savunmuştur.
Mahkemece, iş sözleşmesinin davalı tarafından haklı sebep olmadan feshedildiği belirtilmiş ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar, süresi içerisinde davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı ve karşılığının ödenmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen alacakların ödendiği varsayılır.
Fazla çalışma yapıldığının ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, bu çalışmaların yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. Bordrolarda tahakkuk bulunmasına rağmen bordroların imzasız olması halinde ise, varsa ilgili dönem banka ve tüm ödeme kayıtları celp edilmeli ve ödendiği tespit edilen miktarlar yapılan hesaplamadan mahsup edilmelidir.
Somut olayda, fazla çalışma ücreti alacağı haftada oniki saat için hesaplanarak hüküm altına alınmıştır. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, imzalı bordrolarda fazla çalışma ücreti tahakkuku bulunmayan ve bordro sunulmayan aylar için hesaplama yapıldığı belirtilmiştir. Dosyaya sunulan, birkısmı imzalı ve birkısmı imzasız olan bordrolarda fazla çalışma tahakkukları görülmektedir. Ancak imzasız bordrolar değerlendirilmeden karar verildiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda, imzalı bordrolarda fazla çalışma tahakkuku bulunan aylar şimdi olduğu gibi dışlanmalı, imzasız bordrolardaki ödemeler banka kayıtları ile karşılaştırılmalı, ödendiği tespit edilen miktarlar yapılan hesaplamadan mahsup edilmelidir. Sonucuna göre ödenmeyen fazla çalışma ücreti alacağının miktarı tespit edilmelidir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine, 07.06.2018 gününde oybirliği ile karar verildi.