7. Ceza Dairesi 2018/10995 E. , 2021/2855 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Müşteki Gümrük İdaresi vekilinin katılma talebi hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiş ise de, 5271 sayılı CMK"nun 260. maddesi gereğince, katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunanlar için yasa yollarının açık olduğu ve hükmü temyize hakkı bulunduğu belirlenerek yapılan incelemede;
I.Suça sürüklenen çocuk hakkındaki mahkumiyet hükmüne yönelik müdafiinin ve müşteki Gümrük İdaresi vekilinin temyiz talebinin incelenmesinde;
Anayasanın 40/2, 5271 sayılı CMK"nun 34/2, 231/2. ve 232/6. maddeleri uyarınca karar ve hükümlerde, başvurulabilecek yasa yolu, süresi, başvuru yapılacak mercii ve başvuru yönteminin tereddüde yer vermeyecek şekilde açıkça gösterilmesi gerekir. Hükümde yasa yolu gösterilirken, suça sürüklenen çocuk müdafiinin yüzüne karşı verilen kararda 7 günlük temyiz süresinin tefhim tarihinden itibaren başlayacağının belirtilmesi gerekirken, yanıltıcı şekilde "tefhimden/tebliğinden itibaren" denilmek suretiyle suça sürüklenen çocuk müdafiinin yasa yolunda yanıltıldığı anlaşıldığından, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyizi süresinde kabul edilerek, temyiz isteminin reddine dair mahkemenin 28.04.2015 gün ve 2014/332 Esas, 2015/159 Karar sayılı ek kararının kaldırılarak, 20.03.2015 tarihli mahkumiyet hükmüne yönelik yapılan incelemede;
Suç tarihi itibarıyla 12-15 yaş grubunda bulunan suça sürüklenen çocuk hakkında 5237 sayılı TCK’nun 66/1-e, 2 ve 67. maddelerinde öngörülen asli zamanaşımı süresinin 4 yıl olduğu, zamanaşımını kesen 20.03.2015 tarihli mahkumiyet kararından itibaren temyiz inceleme gününde asli dava zamanaşımı süresi tamamlanmış bulunduğu anlaşılmakla; suça sürüklenen çocuk müdafiinin ve müşteki vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden suça sürüklenen çocuk hakkındaki hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürüklükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, anılan maddeler ve 5271 sayılı CMUK’nun 223/8. maddesi uyarınca suça sürüklenen çocuk hakkındaki kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞÜRÜLMESİNE,
II.Sanık ... hakkındaki hükme yönelik sanığın, vekalet ücreti ve eşya müsaderesine ilişkin ise müşteki Gümrük İdaresi vekilinin temyiz talebinin incelenmesinde;
Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine aynı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK"nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
Kabule göre;
1-Ele geçen cep telefonlarının kayıtlı ya da kayıt dışı olup olmadığının tespiti bakımından Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu sisteminden IMEI sorgusunun yapılması gerektiği gözetilmeden hüküm tesisi,
2-Sanığın tekerrüre esas alınan adli sicil kaydının 5607 sayılı Yasaya Muhalefet suçundan verilen mahkumiyet hükmüne ilişkin olduğu anlaşılmış olup, hükümden sonra 15.04.2020 tarihinde Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine aynı Yasanın 62.maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, sanık hakkında tekerrüre esas alınan ilamla ilgili öncelikle uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı mahkemesinden araştırılarak, neticesine göre söz konusu ilamın tekerrüre esas alınıp alınmayacağının değerlendirilmesi gerekmesi,
3-Müşteki Gümrük İdaresi lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
4-Dava konusu cep telefonu sayısı 62 olduğu halde hükümde 34 adet cep telefonun müsaderesine karar verilmesi,
Yasaya aykırı, sanığın ve müşteki vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 23.02.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.