3. Hukuk Dairesi 2017/14268 E. , 2018/10163 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, maliki olduğu ... ili ... ilçesi ... mahallesi ... çiftliği mevkii 266 Ada 55 Pafta 39 nolu parselde bulunan 6952 m2"lik tarlanın, 266 Ada 55 Pafta 29 nolu parselde bulunan 15846 m2"lik tarlanın ve ...ili ... ilçesi ... mahallesi ... mevkii 162 Ada 38 Pafta 21 nolu parseldeki 27201,40 m2"lik tarlanın 2011 yılında tamamının 2012 yılında ise 22.000 m2 lik kısmının, dönümü 200.-TL"den olmak üzere davalıya kiraya verildiğini, kira bedeli ödeme zamanının ise ekilen ürünlerin hasat dönemi olarak kararlaştırıldığını ancak davalı ile kardeş olduklarından kira sözleşmesinin yazılı olarak yapılmadığını, tarlalar 2011-2012 yıllarında davalı tarafından ekildiği halde kira bedeli ödenmemesi üzerine davalı aleyhine başlatılan icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini belirterek itirazın iptali ile takibin devamına, icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.Davalı, davacı ile aralarında ne yazılı ne de sözlü bir kira ilişkisi bulunmadığını aralarında ortaklık ilişkisi bulunduğunu, yeterli verim elde edemeyince davacının ortaklıktan vazgeçerek kira bedeli ödenmesini istediğini, ancak davacıya herhangi bir borcu olmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
İspatın konusunu tarafların üzerinde anlaşamadıkları ve uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek çekişmeli vakıalar oluşturur. HMK’nun ispat yükünü düzenleyen 190. maddesine göre ispat yükü; kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Kanunun belirli delillerle
ispatını emrettiği hususlar, başka delillerle ispat edilemez. Taraflar arasında yazılı kira sözleşmesi bulunmadığına göre, öncelikle davacının kira ilişkisinin varlığını ve aylık kira bedelinin ne miktar olduğunu kanıtlaması gerekir. HMK."nun 200. maddesi uyarınca akdi ilişkinin varlığı ve aylık kira miktarının yazılı delille kanıtlanması gerekir. Ancak; davacı ile davalı ... arasında ağabey-kardeş ilişkisi bulunmakta olup HMK’nun 203. maddesinde yer alan yasal istisna nedeniyle bu davalı yönünden kira ilişkisinin tanıkla ispatı mümkündür. Davacı, dava dilekçesinde kira ilişkisinin varlığı konusunda tanık deliline dayanmış, Mahkemece kira ilişkisinin varlığı konusunda davacının bildirdiği tanıklar usulüne uygun şekilde davet edilip dinlenmiştir. Dinlenen tanık beyanlarına ve dosya içeriğine göre davacı, davalı ile aralarındaki kira ilişkisini ve davalının 2011-2012 yılında kiralananı ekip biçtiğini kanıtlamıştır. Kira ilişkisinin varlığı ve süresi ispat edildiğine göre davacı kiraya veren kira miktarını, davalı kiracı ise kira bedelini ödediğini ispat ile yükümlüdür. O halde Mahkemece yapılacak iş; davacıya alacak miktarını ispat imkanı tanınması, delil listesinde yemin deliline de dayanmış bulunduğundan, davacıya iddiasını yemin delili ile ispata imkan verilmelidir. Bu çerçevede davacıya, kira bedelinin miktarını ispat etmek bakımından dayandığı yemin deliline başvurup vurmayacağı sorularak varsa alacak miktarı belirlenip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"un 428. maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nın Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"un 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.10.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.