3. Hukuk Dairesi 2017/5024 E. , 2018/10168 K.
"İçtihat Metni"......
Taraflar arasındaki kira bedelinin tespiti davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içerisinde davacı ve davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, davalı ile aralarında 01.01.1998 başlangıç tarihli bir yıl süreli kira sözleşmesi bulunduğunu, son ödenen kira bedelinin aylık 40.26.-TL olduğunu belirterek 01.01.2012 döneminden itibaren aylık kira bedelinin hak ve nesafete göre net 400.-TL olarak tespitine karar verilmesini istemiştir.
Davalı sözleşmedeki artış şartına göre kira bedellerinin ödendiğini belirterek davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün davacı tarafça temyizi üzerine, Yargıtay 6. Hukuk Dairesi"nin 09.02.2015 tarih, 2014/5990 Esas, 2015/1075 Karar sayılı ilamı ile, ".... Davacının davasını gerçek hasma yöneltip, dava dilekçesinin tebliği için mehil verilmesi gerekir. Davanın gerçek hasma yöneltilmeksizin işin esasına girilerek karar verilmiş olması doğru değildir. " gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Bozma üzerine yeniden yapılan yargılama sonucunda Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile dava konusu kiralananın kira bedelinin 01.01.2012- 01.01.2013 tarihleri arası aylık 42.59.-TL olmak üzere 1 yıllık kira bedelinin 511.19.-TL olarak tespitine karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-) Davalının temyiz itirazlarının incelenmesinde;
5219 ve 5236 sayılı yasalar ile HUMK"nun 427. maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 01.01.2016 tarihinden itibaren 2.190.- TL"ye çıkarılmıştır.
.......
Temyiz konusu hüküm, karar tarihi itibariyle kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün ve 1989/3 Esas 1990/4 Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kurulu Kararı uyarınca Yargıtay"ca da temyiz isteminin reddine karar verilebilir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz isteminin REDDİNE,
2-) Davacının temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Taraflar arasında 01.01.1998 başlangıç tarihli bir yıl süreli kira sözleşmesinin varlığı hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Kira sözleşmesi 2005 yılından itibaren her yıl birer yıl süre ile yenilenerek devam etmiştir. Davacı aylık kira bedelinin emsaller karşısında düşük kaldığını belirterek 01.01.2012 tarihinden itibaren kira bedelinin tespitini istemiş, davalı ise kiracılık ilişkisinin her yıl yenilenen sözleşmelerle devam ettiğini bildirerek davanın reddini savunmuştur. Yenilenen sözleşmede kira bedeli emsal ve rayiçlere uygun değil ise yenileme sözleşmesinin imzalanmasından itibaren 3 yıl geçmemiş olsa dahi ilk sözleşmenin başlangıcına göre geçen süreler gözetilerek şartları varsa kira parasının hak ve nesafete göre tespiti talep edilebilir.
Bu durumda Mahkemece yenilenen 01.01.2011 tarihli sözleşmenin yenilendiği tarih itibariyle belirlenen kira bedelinin rayici yansıtıp yansıtmadığının bilirkişi heyetinden ek rapor alınarak araştırılması, rayice uygun olması durumunda talep edilen sonraki dönem kira bedelinin endeks uygulanarak artış yapılması aksi halde hak ve nesafete göre belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmadığından hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının temyiz isteminin REDDİNE, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"un 428. maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nın Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"un 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 17.10.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
.......