3. Hukuk Dairesi 2018/3607 E. , 2018/10364 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; davalı şirketin düzenlediği elektrik faturaları ile kendilerinden hukuka aykırı olarak kayıp kaçak bedeli tahsil ettiğini ileri sürerek, 330.544,65 TL"nin avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.Davalı; alınan bedelin mevzuata uygun olduğunu belirterek davanın reddini dilemiştir.Mahkemece davanın kabulüne dair verilen hükmün davalı tarafça temyizi üzerine Dairemizin 03.11.2015 gün ve 2015/4990 E.- 2015/17072 K. Sayılı ilamı ile hükmün onanmasına karar verilmişti. Onama ilamına karşı davalı vekili tarafından kararın düzeltilmesi talep edilmiş olup bu kez Dairemizin 29.11.2016 gün ve 2016/2622 E.-2016/13543 K. Sayılı ilamı ile karar tarihinden sonra yürürlüğe girmiş bulunan 6719 sayılı yasa ile değişik 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu"nun 17., geçici 19. ile 20. Maddelerinin, somut olaya etkisinin bulunup bulunmadığının değerlendirilmesi gerektiği gerekçesiyle, onama ilamının kaldırılarak hükmün bozulmasına karar verilmiştir.Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, yasa değişikliğinden sonraki süreçte mahkemenin yetkisi EPDK tarifelerin uygunlukla sınırlı olduğundan dava konusu faturalara yansıtılan kayıp kaçak bedellerinin EPDK tarafından belirlenen tarifelere uygun olup olmadığı açısından alınan ek rapor doğrultusunda, davanın kısmen kabulüyle 76.224,10-TL"nin dava tarihi olan 06/02/2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş; hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının tüm, davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-) 6100 sayılı HMK"nın 26.maddesi (HUMK’nun 74. maddesi) hükmüne göre, mahkeme tarafların iddia, savunma ve talepleri ile bağlıdır. Kural olarak mahkemenin talepten fazlasına veya başka bir şeye hükmetmesi olanak dışıdır. Öğreti ve uygulamada taleple bağlılık olarak adlandırılan bu kural sadece sonuç istem yönünden değil, sonuç istemi oluşturulan her bir alacak kaleminin dayanağını oluşturan vakıalar yönünden de uygulanır.
Somut olayda davacı iddiası kayıp-kaçak bedelinin alınması gerekenden fazla alındığı veya EPDK "nın belirlediği tarifelere göre alınmadığına ilişkin olmayıp hiç alınmamasına ilişkindir. Bu nedenle ilgili dağıtım bölgesi tarifelerinin belirlenmesinde kullanılmak üzere EPDK tarafından belirlenen hedef kayıp-kaçak oranı üzerinden doğrudan hesaplama yapılması , EPDK" nın ilgili tarifeleri dikkate alınmaması doğru değildir.
3-) Kabule göre de ; 6446 Sayılı kanununda 6719 sayılı kanun ile yapılan değişiklikler sonrasında m. 17/1 " İlgili tüzel kişiler Kurul tarafından onaylanan tarifeleri uygulamakla yükümlüdür.",m. 17/4 "İlgili faaliyete ilişkin tüm maliyet ve hizmet bedellerini içeren Kurul onaylı tarifelerin hüküm ve şartları, bu tarifelere tabi olan tüm gerçek ve tüzel kişileri bağlar" ,m. 17/6-ç "Dağıtım tarifeleri: Dağıtım şirketleri tarafından hazırlanacak olan dağıtım tarifeleri, elektrik enerjisinin dağıtım sistemi üzerinden naklinden yararlanan tüm gerçek ve tüzel kişilere eşit taraflar arasında ayrım gözetmeksizin uygulanacak hizmetlere ilişkin fiyatları, hükümleri ve şartları içerir. Dağıtım tarifeleri; dağıtım sistemi yatırım harcamaları, sistem işletim maliyeti, teknik ve teknik olmayan kayıp maliyeti, kesme-bağlama hizmet maliyeti, sayaç okuma maliyeti, reaktif enerji maliyeti gibi dağıtım faaliyetinin yürütülmesi kapsamındaki tüm maliyet ve hizmetleri karşılayacak bedellerden oluşur. Dağıtım şirketlerinin tarifelerine esas alınacak teknik ve teknik olmayan kayıplara ilişkin hedef oranlar bu kayıpları düşürmeyi teşvik edecek şekilde Kurul tarafından belirlenir. Kurulca belirlenen hedef oranlarını geçmemek kaydı ile teknik ve teknik olmayan kayıplara ilişkin maliyetler dağıtım tarifelerinde yer alır ve tüketicilere yansıtılır. Teknik ve teknik olmayan kayıplara ilişkin hedef oranlarının tespiti ve değiştirilmesi ile oluşacak maliyetin tarifelerde yer alması ve tüketicilere yansıtılmasına ilişkin usul ve esaslar Kurul tarafından düzenlenir...",m. Geçici madde 18 " 1/1/2016 tarihine kadar, teknik ve teknik olmayan kayıplarının oranı ülke ortalamasının üzerinde olan dağıtım bölgelerinde, diğer dağıtım bölgelerinden farklı düzenlemeler yapılmasına, hedef kayıp-kaçak oranlarının bir önceki yılın gerçekleşmeleri dikkate alınarak ve sonraki uygulama dönemleri de dâhil olmak üzere yeniden belirlenmesine Kurul yetkilidir."Geçici madde 19 " Bu maddeyi ihdas eden Kanunla öngörülen düzenlemeler yürürlüğe konuluncaya kadar, Kurul tarafından yürürlüğe konulan mevcut yönetmelik, tebliğ ve Kurul kararlarının bu Kanuna aykırı olmayan hükümlerinin uygulanmasına devam olunur.", m. Geçici madde 20 " Kurul kararlarına uygun şekilde tahakkuk ettirilmiş dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedelleri ile ilgili olarak açılmış olan her türlü ilamsız icra takibi, dava ve başvurular hakkında 17 nci madde hükümleri uygulanır." hükümleri mevcuttur.Buna göre dava konusu edilerek istirdadı talep edilen kayıp-kaçak bedellerinin ait olduğu dönem faturalarındaki faturalamaya esas olan hesaplamalar tüketim tarihlerine göre yargısal bir kararla iptal edilinceye veya idari bir kararla ortadan kaldırılması veya değiştirilmesine kadar EPDK tarafından kabul edilerek ilan edilen tarifeler üzerinden
yapılarak denetimi sağlanacaktır. Zira 6446 Sayılı kanunun Geçici 19. Maddesi uyarınca bu değişiklik öncesinde yürürlüğe konulan mevcut yönetmelik tebliğ ve kurul kararlarının bu kanuna aykırı olmayan hükümlerinin uygulanmasına devam olunur" hükmü gereğince faturalamada tüketim tarihlerinde geçerli olan Kurul kararları ile kabul edilen tarifelerdeki tutarlar uygulanmalıdır. Faturalamada tüketilen elektrik miktarına göre tahakkuk ettirilip tahsil edilecek kayıp-kaçak miktarı tespiti ancak EPDK nun kararları ile belirlenen ve yürürlükte olan tarifeler üzerinden yapılması gerektiğinden tüketim tarihlerine göre geçerli tarifelere uygun yapılmadığı konusunda iddia bulunduğunda inceleme konusu olabilecektir. EPDK nın faturalama tarihleri için kayıp-kaçak oranları da dahil yasal düzenleme gereği bu yasal mevzuata uygun olarak belirlemiş olduğu tarifeler varken Elektrik tüketim miktarına göre EPDK tarafından tüketim yılı için daha önceki yıldan belirlenen hedef kayıp-kaçak oranları üzerinden geçerli tarifeler dikkate alınmaksızın bu şekilde hesaplama yapılarak davacıdan tahsil edilen miktarla karşılaştırılma yapılarak kısmen kabul kararı verilmesi doğru değildir.O halde mahkemece, yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular dikkate alınarak, davacının özellikle kendisinden tahsil edilen kayıp kaçak miktarına ilişkin hesaplamada esas alınan EPDK tarifelerine aykırı işlem yapıldığı hususunda iddia ve talebinin olmayıp kayıp-kaçak uygulamasının tümden hukuka aykırılığı nedenine dayalı olarak talepte bulunulduğu , bu dava açıldıktan sonra ise yürürlüğe giren ve devam eden davalarda da uygulanacak olan 6719 sayılı yasa ile değişik 6446 sayılı yasa hükümleri uyarınca ise kayıp-kaçak bir maliyet unsuru olarak tarifelerde yer alması sağlandığından yeni yasa nedeni ile konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına ve dava açıldıktan sonra hasıl olan yasa değişikliği nedeniyle davacının dava açmasında haksız sayılamayacağı cihetle davacı yararına yargılama gideri ve (maktu) vekalet ücretine karar verilmesi gerekirken, taleple bağlılık kuralına aykırı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacının tüm, davalının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci ve üçüncü bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22.10.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.