21. Hukuk Dairesi 2015/13389 E. , 2016/3787 K.
"İçtihat Metni"
Davacı, 30/04/2005 tarihinde bağ-kur sigortalılığının sona erdiğinin tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
K A R A R
Dava, davacının 30/04/2005 tarihinde Bağ-Kur sigortalılığının sona erdiğinin tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulü ile hükümde yazılı şekilde karar verilmiş ise de bu sonuca eksik araştırma ve inceleme ile gidilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden;ortağı olduğu, 02.08.1999 da faaliyete başladığı; ancak faaliyet göstermemesi nedeniyle 30.04.2005 tarihinde vergiden res"en terk işleminin yapıldığı, şirketin ticaret odasındaki kaydının 01.04.2008 itibariyle silindiği, de 08.05.2000 tarihinde faaliyete başladığı ve 30.04.2005 tarihinde vergiden terk işleminin yapıldığı, bu şirketin ticaret odasındaki sicil kaydının faal olarak devam ettiği, davacının 23.03.1987 tarhinde başlayan Bağ-Kur sigortalılık kaydının 5510 sayılı Yasa"nın geçici 17. maddesi ile 30.11.1997 tarihinde durdurulduğu ve 01.05.2008 tarihinden itibaren devam eden Bağ-Kur sigortalılık kaydının bulunduğu anlaşılmaktadır.
1479 sayılı Yasanın 24. maddesinde, limited şirket ortaklarının bu kanun kapsamında sigortalı sayılacağı, yine aynı yasanın sigortalılığın bitimini düzenleyen 25/1-c maddesinde şirketlerle ilgisi kalmayanların, çalışmalarına son verdikleri veya ilgilerinin kesildiği tarihten, 25/1-e bendinde ise, iflasına karar verilmiş olan tasfiye halindeki şirket ortaklarının, mahkemece tasfiyesine karar verildiği tarihten bir gün önce sigortalılığın sona ereceği düzenlenmiştir.
Ayrıca 01/10/2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Yasanın sigortalı olmayı düzenleyen 4/b-3 maddesinde limited şirketin tüm ortaklarının sigortalı sayılacağı, yine aynı yasanın sigortalılığın bitimini düzenleyen 9. maddesinde, limited şirket ortaklarından hisselerinin tamamını devreden sigortalıların hisse devrinin yapılmasına ortaklar kurulunca karar verildiği tarihten itibaren,....iflas veya tasfiye durumu ile münfesih duruma düşen şirketler için ortağın talep etmesi halinde, mahkeme kararı ile iflasın, tasfiyenin açılmasına, ortaklar kurulu kararı ile tasfiyenin başlamasına veya şirketin münfesih duruma düşmesine karar verildiği, ortakların talepte bulunmaması halinde, mahkemece iflasın kapatılmasına karar verildiği, tasfiyesi sonuçlanan şirketlerin ortaklıklarının ise tasfiye kurulu kararının ticaret sicili memurluğunca tescil edildiği tarihten itibaren sigortalılığın sona ereceği düzenlenmiştir.
Somut olayda, davacı limited şirket ortağı olup, 24. madde kapsamında sigortalıdır. Ticaret sicili kayıtlarına göre şirket halen faal olup davacının ortaklığı da devam etmektedir. Zira şirket ortakları yönünden Bağ-Kur kapsamında sigortalı sayılabilmek için limited şirket ortağı olmak yeterli olup şirketin vergi kaydının sona ermesinin bir önemi bulunmamaktadır. Dolayısıyla davacının ortaklığı devam ettiği sürece ve şirketin ticaret sicilinden terkinine kadar olan dönem yönünden davacı Bağ-Kur kapsamında sigortalı olacağından davacının 30/04/2005 tarihinde Bağ-Kur sigortalılığının sona erdiğinin tespiti yönündeki karar hatalı olmuştur.
Ancak dava konusu olayda davacının Bağ-Kur sigortalılığı geçici 17. madde ile 30.11.1997 tarihinde durduğundan iptale ilişkin hukuki yarar da yoktur.
Yukarıda izah edilen nedenlerle davacının 30/04/2005 tarihinde Bağ-Kur sigortalılığının iptal olunamaması ve hukuki yarar yokluğu nedeniyle davanın reddi yerine yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 08/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.