22. Hukuk Dairesi 2015/34671 E. , 2018/14910 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının iş sözleşmesinin haklı sebep bildirilmeden feshedildiğini ileri sürerek ihbar tazminatı, fazla çalışma, ulusal bayram genel tatil ve hafta tatili ücreti alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının istifa ederek işten ayrıldığını, alacağının bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında davacının aylık ücret miktarı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut olayda, davalıya ait işyerinde ağır vasıta şoförü olarak çalışan davacı, aylık ücret miktarının net 1.500,00 TL olduğunu ileri sürmüş, davalı ise cevap dilekçesinde davacının ücretine ilişkin beyanda bulunmamıştır. Dosya içerisindeki imzasız ücret bordroları ve Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarında davacının ücret miktarının, asgari ücret olduğu görülmektedir. Dinlenen davacı tanıklarının anlatımları davacının iddiası ile uyuşmakta ise de, mahkemece yapılan emsal ücret araştırması sonuçlarının olumsuz olduğu anlaşılmaktadır. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının ücreti brüt 1.983,00 TL kabul edilerek hesaplama yapılmış, Mahkemece bu miktar üzerinden hesaplanan alacaklar hüküm altına alınmıştır. Ne var ki, taraflar arasında davacının ücret miktarı konusunda uyuşmazlık bulunmakta olup, davacının ücret miktarına yönelik araştırma yetersizdir. Buna göre mahkemece işçinin meslekte geçirdiği süre, işyerinde çalıştığı tarihler, meslek unvanı ve fiilen yaptığı iş bildirilerek ilgili işçi ve işveren kuruluşlarından ve TÜİK kazanç sorgulama ekranından emsal ücretin ne olabileceği araştırılmalı ve ücret miktarı konusunda dosya kapsamındaki tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir sonuca gidilmelidir. Mahkemece eksik araştırma ve incelemeyle hüküm kurulması hatalı olup, bu husus bozma sebebidir.
3-Davacının ihbar tazminatına hak kazanıp kazanmadığı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut olayda, Mahkemece 10.01.2012 tarihli istifa dilekçesi ile aynı tarihli ibraname ve “işçinin istifası” kodunu taşıyan işten ayrılma bildirgesi birlikte dikkate alınarak, iş sözleşmesinin davacı tarafından istifa suretiyle feshedildiği sonucuna varılmış olup, davacının ihbar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir. Ne var ki, dosyada mevcut istifa dilekçesinin matbu olarak düzenlendiği, Dairemiz temyiz incelemesinden geçen incelemesinden geçen emsal 2015/34669 E. sayılı dosyasına da “şahsi nedenlerimden dolayı görevimden ayrılmak istiyorum” ifadesini içeren aynı türde matbu istifa dilekçesinin sunulduğu tespit edilmiştir. Davacı tanıklarından ..., işverenin işe girerken boş kağıda imza attırdığını, davacı tanığı ... de, işyerinde mecburen istifa ve ibraname alındığını, kendisinden de istifa dilekçesi alındığını ifade etmiştir. Ayrıca, istifa dilekçesi ile aynı tarihli ibranamenin, “ödemeler” kısmında, diğer bir kısım alacaklar ile birlikte “ihbar ve kıdem tazminatı” sayılmakta olup; bu belgelere göre bir taraftan davacının “istifa” etmek suretiyle işten ayrıldığı, diğer taraftan davacıya kıdem ve ihbar tazminatı ödendiğinin belirtilmesi açıkça çelişki oluşturmaktadır. Dosya kapsamı ile tanık beyanları birlikte değerlendirildiğinde, işverence matbu olarak düzenlenmiş, diğer belgelerle çelişen istifa dilekçesine itibar edilemeyeceği açıktır. Bu itibarla iş sözleşmesinin işverence feshedildiği göz önüne alınarak, davacının ihbar tazminatına hak kazandığının kabulü gerekirken, hatalı hukuki değerlendirme yapılmak suretiyle ihbar tazminatı talebinin reddine karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 18/06/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.