Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/3852
Karar No: 2015/6427
Karar Tarihi: 16.04.2015

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2015/3852 Esas 2015/6427 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2015/3852 E.  ,  2015/6427 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ŞANLIURFA 4. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 06/11/2014
    NUMARASI : 2014/245-2014/625

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili dilekçesi ile; müvekkilinin davalı kuruma başvurarak elektrik voltajındaki iniş çıkış nedeniyle oluşan arızanın giderilmesini istediğini, yetkililerin eski sayacı söküp yerine yeni sayaç taktıklarını, bu arada Şanlıurfa Sanayi ve Ticaret Müdürlüğü"nün yazısı üzerine, davalı kurumca 03.02.2011 tarihinde kaçak tespit tutanağı düzenlendiğini, oysa endeks kaydına göre suç tarihinden önce ve sonraki sulama dönemindeki sarfiyatların yaklaşık olarak orantılı olduğunu ve bu nedenle kaçak tahakkukunun haksız ve yersiz olduğunu iddia ederek 49.199,20 TL borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, Asliye Ceza dosyası içerisinde aldırılan bilirkişi raporunda, tüketim kayıtlarında tutanak tarihi öncesi ve sonrasında sarfiyatların orantılı olmasından dolayı tesiste kaçak elektrik kullanılmadığının bildirildiği, Ş.urfa 4.ASCM.nin 2011/525 esas sayılı dosyasında yapılan yargılama neticesinde 06.02.2013 tarihinde sanığın beraatine karar verildiği ve dosyanın Yargıtay 13. Ceza Dairesinin 26.02.2014 tarih 2013/28226 esas 2014/6522 sayılı ilamı ile onandığı bu haliyle davacının kaçak elektrik kullanmadığı anlaşıldığı gerekçesi ile davanın kabulü ile, davalı kurum tarafından 03.02.2011 tarih 68799 sayı nolu kaçak tespit tutanağı gereğince tahakkuk ettirilen 49.199,20,-TL yönünden davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
    Mahkemece verilen 18/04/2013 tarihli ve 2011/792Esas-2013/198 Karar sayılı ilam ile davanın kabulüne karar verilmiş, davalı vekilinin temyizi üzerine Dairemizin 20.11.2013 tarihli ve 2013/13370 Esas ve 2013/16329 Karar sayılı ilamı ile "....Yerel Mahkemece, Ceza Mahkemesinde saptanan maddi olguların Hukuk Hâkimini bağlayacağı düşünülerek, ceza davasının sonuçlanmasının bekletici sorun yapılması; o davada belirlenen maddi olgularla dava konusu uyuşmazlıkta yer alan unsurlar karşılaştırılmak suretiyle sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekirken......" gerekçesi ile bozulmuştur.
    Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, ceza dosyasında davacının kaçak kullanılmadığının tespit edilmiş olması gerekçesi ile kaçak tespit tutanağı gereğince tahakkuk ettirilen bedelden davacının borçlu olmadığına karar verilmiştir.
    Ceza mahkemesi kararlarının hukuk mahkemesindeki davaya etkisini düzenleyen Borçlar Kanunu’nun 53.maddesi hükmünde, "Hakim, kusur olup olmadığına, yahut haksız fiilin failinin temyiz kudretini haiz bulunup bulunmadığına karar vermek için ceza hukukunun sorumluluğa ilişkin hükümleri ile bağlı olmadığı gibi, ceza mahkemesinde verilen beraat kararı ile de mukayyet değildir. Bundan başka ceza mahkemesinin kararı, kusurun takdiri ve zararın miktarının tayini hususunda dahi hukuk hakimini takyit etmez." denilmektedir. Aynı düzenleme yeni Türk Borçlar Kanununun 74.maddesi hükmünde de “Hâkim, zarar verenin kusurunun olup olmadığı, ayırt etme gücünün bulunup bulunmadığı hakkında karar verirken, ceza hukukunun sorumlulukla ilgili hükümleriyle bağlı olmadığı gibi, ceza hâkimi tarafından verilen beraat kararıyla da bağlı değildir. Aynı şekilde, ceza hâkiminin kusurun değerlendirilmesine ve zararın belirlenmesine ilişkin kararı da, hukuk hâkimini bağlamaz.” şeklinde önceki kanuna paralel şekilde düzenlenmiştir.
    Bu açık hüküm karşısında, ceza mahkemesince verilen beraat kararı, kusur ve derecesi, zarar tutarı, temyiz gücü ve yükletilme yeterliği, illiyet gibi esasların hukuk hakimini bağlamayacağı konusunda duraksama bulunmamaktadır.
    Görülmektedir ki, ceza mahkemesinin “delil yetersizliğine dayanan beraat kararının” hukuk hakimini bağlamayacağı ancak beraat kararı bir maddi olguyu tespit ediyorsa bu kararın hukuk hakimini bağlayacağı, beraat kararı suçun sanıklar tarafından işlenmediğinin kesin olarak tespiti olgusuna dayanıyorsa, bu kararın hukuk hakimini de bağlayacağı, bundan başka kusurun takdiri ve zararın miktarını tayini hususundaki kararın hukuk hakimini bağlamayacağı hüküm altına alınmıştır (Turgut Uygur, Borçlar Kanunu Şerhi, C. 1, s. 844).
    Hükme esas alınan ceza dosyası incelendiğinde, kullanılan elektriğin saatten geçtiği, saatin kullanılan elektriği kaydettiği, gerçekleşen eylemin hukuki ihtilaf mahiyetinde olduğu tespit edilerek sanığın beraatine karar verilmiş, karar 26.02.2014 tarihinde kesinleşmiştir. Ceza dosyasının kesinleşmesiyle eylemin hukuki ihtilaf mahiyetinde olduğu belirlenmiştir.
    6100 Sayılı HMK 204/2.maddesinde, yetkili memurların görevleri içinde usulüne uygun olarak düzenledikleri belgelerin, aksi ispatlanıncaya kadar kesin delil sayılacağı açıklanmıştır.
    Somut olaya gelince, dava konusu kaçak tespit tutanağı incelendiğinde; davalı elemanlarınca yapılan incelemede TC mühür sitelerinin net olarak okunamadığı ancak sağlam göründüğü ayrıca alt ve üst kapağın birleşme noktasının sağ taraftan müdahale ile aralandığı, %28 eksik kayıt yaptığı tespit edilmiştir. Kaçak tutanakları aksi sabit oluncaya kadar geçerlidir.
    Öyle ise mahkemece, yukarıda açıklanan maddi olgular gözetilerek, davacı hakkında ceza hakimi tarafından verilen beraat kararının, kendisini bağlamayacağı kabul edilip, davacı hakkında tanzim edilen kaçak elektrik tutanağının da aksi sabit oluncaya kadar geçerli resmi belgelerden olduğu dikkate alınıp, dosyanın elektrik konusunda uzman bilirkişi kuruluna tevdi edilmesi, bilirkişi kurulundan davalı kurumun isteyebileceği kaçak elektrik bedelinin tutanak tarihinde yürürlükte bulunan ilgili yönetmelik ve bu yönetmelik gereğince yayınlanan usul ve esaslarda açıklanan yönteme göre hesaplanması için rapor alınması, davacının sorumlu tutulabileceği kaçak bedelinin duraksamasız belirlenmesi, daha sonra toplanan ve toplanacak deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 16/04/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi