22. Hukuk Dairesi 2015/34903 E. , 2018/15015 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının 19/12/2011 tarihinde davalı işverenliğin ... projesinde havalandırma ustası olarak çalıştığını, 2013 yılı Temmuz, Ağustos, Eylül, Ekim ve Kasım aylarına ait ücretlerin ödenmediğini, işyerindeki yetkili kişilerden olan ..."nın müvekkile kendisini Türkiye"ye göndereceğini, şimdilik bir kısım ödeme yapacağını söylediğini, müvekkilin zor durumda olması nedeniyle yetkili ..."nın davacıya ihbar süresinin kullandırıldığına dair belge imzalattığını, ihbar öneli kullandırılmadığını ileri sürerek ihbar tazminatı talebinin hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının iş akdinin iş bitimi nedeniyle 31/12/2013 tarihinde feshedildiğini, 05/11/2013 tarihli yazı ile imza karşılığı bildirim yapıldığını, ihbar önelinin kullandırıldığını ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanılan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın reddine karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar süresi içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
Davacının ihbar tazminatına hak kazanıp kazanmadığı taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
İhbar tazminatı, belirsiz süreli iş sözleşmesini haklı bir nedeni olmaksızın ve usulüne uygun bildirim süresi tanımadan fesheden tarafın, karşı tarafa ödemesi gereken bir tazminattır. Buna göre, öncelikle iş sözleşmesinin 4857 sayılı İş Kanunu"nun 24 ve 25. maddelerinde yazılı olan nedenlere dayanmaksızın feshedilmiş olması ve 4857 sayılı Kanun"un 17. maddesinde belirtilen şekilde usulüne uygun olarak ihbar süresi tanınmamış olması halinde ihbar tazminatı ödenmelidir. Yine haklı fesih nedenine rağmen işçi ya da işverenin 26. maddede öngörülen hak düşürücü süre içinde fesih yoluna gitmemeleri halinde sonraki fesihlerde karşı tarafa ihbar tazminatı ödeme yükümlülüğü doğar.
İhbar tazminatı iş sözleşmesini fesheden tarafın karşı tarafa ödemesi gereken bir tazminat olduğu için, iş sözleşmesini fesheden tarafın feshi haklı bir nedene dayansa dahi, ihbar tazminatına hak kazanması mümkün olmaz. Yine, işçinin mülga 1475 sayılı Kanun"un 14. maddesi hükümleri uyarınca emeklilik, muvazzaf askerlik, evlilik gibi sebeplerle iş sözleşmesini feshetmesi durumunda ihbar tazminatı talep hakkı bulunmamaktadır. Anılan fesihlerde işveren de ihbar tazminatı talep edemez.
Somut olayda, davacı 19/12/2011-31/12/2013 tarihleri arasında davalı şirkette belirsiz süreli iş sözleşmesi ile çalışmış olup, 05/11/2013 tarihli fesih bildiriminde iş sözleşmesinin 31/12/2013 tarihinde feshedileceği ihtar edilerek fesih bildirimi davacıya tebliğ edilmiştir. Ayrıca dosya kapsamında yer alan 19/12/2013 tarihli tutanakta, davacının 42 günlük ihbar süresi içerisinde günlük 2 saat iş arama izni kullandığı belirtilmiş olup bu tutanak davacı tarafından imzalanmıştır. Mahkemece, 4857 sayılı İş Kanununun 17. maddesi uyarınca dosya kapsamında yer alan belgelere göre davacıya yasada belirtilen ihbar önelinin kullandırılmış olduğu, fesih bildirimi ve bahsedilen tutanağın baskı yoluyla imzalatıldığı yönünde herhangi bir delile de bulunmadığı gerekçesiyle davacının ihbar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir. Davacı, dava dilekçesinde kendisine 2013 yılı Temmuz-Kasım ayları arasındaki ücret alacağının ödeneceği gerekçesiyle geçmiş tarihli birtakım belgeler imzalatıldığını, esasında ihbar öneli kullandırılmadığını beyan etmiş olup yazı ve imzayı inkar etmeyerek yalnızca irade fesadı iddiasında bulunmuştur ve bu iddiasını ispat etmek durumundadır. Davacı tanıklarının birbirleriyle tutarlı beyanları da bu belgelerin işveren yetkilisi tarafından iş sözleşmesi sona ererken ücret alacaklarının ödeneceği söylenerek imzalatıldığı, ihbar süresinin kullandırılmadığı yönündedir. Dinlenen tanık beyanları uyarınca, ihbar önelinin kullandırıldığını içeren ilgili belgelerin ücret alacaklarının ödenmemesi yönündeki tehdit ve zorlama yoluyla imzalatıldığı, davacının iradesinin fesada uğratıldığı, gerçekte ihbar süresinin kullandırılmadığı sabittir. Bu sebeple ihbar tazminatı talebinin reddine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeple BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 18/06/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.