3. Hukuk Dairesi 2015/4802 E. , 2015/6832 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : DİDİM(YENİHİSAR) 1. ASLİYE HUKUK(TÜKETİCİ) MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/09/2013
NUMARASI : 2013/80-2013/208
Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, dava dilekçesi ile; davacının, İngiliz vatandaşı olduğunu, sözleşme ile davalı Nazım"dan iki bağımsız bölümü 100.000.- İngiliz sterlini karşılığı satın aldığını; askeri alanda kaldığı için, taşınmaz devrinin sağlanamadığını; ödenen bedelin davacıya iadesine yönelik ödeme planını içeren yeni bir sözleşmeyi her iki davalının da imzaladığını, kısmi iade yapıldığını belirterek; fazlaya ilişkin hak saklı kalmak kaydıyla, 210.703.00.- TL ödeme tarihinden ticari temerrüd faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, cevap dilekçesi ile; davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece; yeni sözleşmeyi imzalayan davalı Ü.. A.."ın borç ödeme taahhüdünde bulunmadığı gerekçesi ile bu davalı yönünden davanın reddine; 137.200.00.- TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı N.. K.."ndan tahsiline karar verilmiş,hüküm taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.Anılan hüküm Yargıtay 13.Hukuk Dairesince " ...Taraflar arasındaki uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre, davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir...... Mahkemece, davaya tüketici mahkemesi sıfatıyla bakılması gerekirken, yazılı şekilde genel mahkeme sıfatıyla bakılarak hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir ," gerekçesi ile bozulmuştur.
Mahkemece, bozmaya uyularak yargılamaya Tüketici Mahkemesi sıfatı ile devam edilmiştir. Yeniden yargılama sonrasında, yeni sözleşmeyi imzalayan davalı Ü.. A.."ın, borç ödeme taahhüdünde bulunmadığı gerekçesi ile bu davalı yönünden davanın reddine; diğer davalı yönünden kısmen kabulü ile, 137.200.00.- TL nın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı N.. K.."ndan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden; davacı ve davalı Nazım arasında 27/04/2006 tarihinde taşınmaz satımına ilişkin ilk sözleşmenin yapıldığı,16/04/2009 tarihli olan ve davacının ödediği bedelin hangi tarihlerde ve ne miktarda iade edileceğine yönelik ödeme planının ise; her iki davalı tarafından imzalandığı,29/04/2009 tarihli olan sözleşmenin ise; davacının ödediği bedelin, her iki satıcı (davalılar ) tarafından iade edilmesine yönelik ödeme çizelgesini ve buna ilişkin ayrıntıları içerdiği, davacı ve davalılar tarafından imzalandığı; 26/07/2010 tarihli duruşmada da, davalıların, belgelerdeki imzaların kendilerine ait olduğunu beyan ettikleri anlaşılmaktadır. Özellikle, 29/04/2009 tarihli sözleşmenin 3.maddesinde yeralan ; "alıcı(davacı) satıcıların (davalılar) aşağıdaki hesaplamalar dahilinde alıcının kendilerine ödediği tüm paranın iadesini mukavelede aşağıda hesaplanarak belirtilen şekilde İngiltere"de kurulmuş şirkete, .. alıcıya çek vermek suretiyle aşağıdaki tarihlerde ödemelerini kabul eder "ifadesinden; her iki davalının, taşınmazları davacıya sattıkları , bedelini aldıkları ve dolayısı ile kendilerinde kalan bedeli davacıya iade borcu altında bulundukları açıkça anlaşılmaktadır.
Mahkemece; yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı Ü.. A.."ın da davacıya iade edilmeyen bedelden diğer davalı N.. K.. ile birlikte sorumlu tutulması gerekirken; yanılgılı değerlendirme ve yasal olmayan gerekçeler ile yazılı şekilde, davalı Ü.. A.."in borç ödeme taahhüdünde bulunmadığından bahisle, anılan davalı yönünden davanın reddine ilişkin, karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 27.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.