11. Hukuk Dairesi 2016/962 E. , 2017/465 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 23/06/2015 tarih ve 2014/76-2015/496 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı şirket vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı, murisinin ... 2. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 1997/ 134 E-403 K. sayılı kararı ile vesayet altına alındığını ve davalı eş...’ın vasi olarak atandığını, murisin ölümünden sonra vasinin vesayet makamına kapanış raporu verip hesapların onaylanarak vasilik görevinden ibra edildiğini, murisin kısıtlı iken davalı ....’de bulunan hisselerinin karşılığı olan kar paylarının şirket tarafından 23/06/1997 - 30/07/1997 tarihlerinde davalı vasinin huzuru ile murisine ödendiğini ancak, kar paylarının terekeden çıkmadığını, açılan dava neticesinde davalının bu kar payını ödemeye ... 5. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2011/367 E-394 K. sayılı kararı ile mahkum edildiğini, mahkeme kararında murisin davalı şirkette 364,50 nominal değerli hisse senedi olup, bunların kayıp olduğunun tespit edildiğini, davalı eşin de hisse senetlerinin kayıp olduğunu ileri sürdüğünü, davalılara bu hususta ihtar da gönderildiğini ileri sürerek, hisse senetlerinin iptali ile payına isabet eden miktarı kadarının yenilerinin düzenlenmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirket vekili, müvekkilinin ...’na tabi halka açık bir anonim şirket olup, hisse senetleri hamiline olduğundan hisseleri elinde bulunduran haklı hamillerin şirketin hissedarı olduğunu, müvekkilinin üçüncü kişi konumunda olup, gerçek muhatabın diğer davalı olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, toplanılan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davacının murisine ait davalı şirketten alınma hamiline yazılı hisse senetlerinin kayıp olduğu, ilan süresi içerisinde hisse senetleri ile hak iddia edenlerin müracaatının bulunmadığı, senetlerin davalı şirkete de ibraz edilmediği, hisse senetlerinin davacı beyanına göre toplam değerinin 972,00 TL olduğu gerekçesiyle, davanın kabulü ile dava konusu hisse senetlerinin iptaline ve mirasçılık payı oranında davacıya hisse senedi verilmesine karar verilmiştir.
Kararı, davalı şirket vekili temyiz etmiştir.
Dava, 6762 sayılı TTK’nın 573 vd., 6102 sayılı TTK’nın 660 vd. maddeleri uyarınca hisse senedinin zayi nedeni ile iptali istemine ilişkin olup, işbu davanın öncelikle hasımsız açılması gerekirken hasımlı olarak açılması usul ve yerleşik Yargıtay içtihatlarına aykırıdır. (Dairemizin 28/01/1980 tarih, 1980/519 E-379 K., 11/10/1993 tarih, 1993/7429 E-6410 K. sayılı kararları, Uygulamada Ticari Senetler, Erol Ertekin- İzzet Karataş, sayfa 78-108)
6102 sayılı TTK’nın 666, 6762 sayılı TTK’nın 578/son maddeleri uyarınca, iptal kararı üzerine dilekçe sahibi gideri kendisine ait olmak üzere yeni bir senet düzenlenmesini isteme hakkına haizdir. O halde, bu aşamada iptal kararı alınıp, şirkete ibraz edilmeden davacının şirketten yeni bir senet düzenlenmesini istemesinde hukuki yararı da bulunmamaktadır. Ayrıca, davacının işbu davayı açarken dava konusu hisse senetlerinin murisinden kendisine intikal ettiğini ileri sürmesi karşısında, davanın tüm mirasçılar tarafından birlikte ya da diğer mirasçıların muvafakatı ile açılması gerekirken anonim şirket pay senetlerinin kendi adına isabet eden kısmını istemesi de mümkün değildir. Bu itibarla, mahkemece belirtilen tüm hususlar nazara alınarak davanın reddine karar vermek gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile kabulü doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, mümeyyiz davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın mümeyyiz davalı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 24/01/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.