3. Hukuk Dairesi 2015/1342 E. , 2015/6865 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ÇANAKKALE 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/12/2013
NUMARASI : 2012/372-2013/458
Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, 10.09.2006 tarihinde Eceabat Şefliği 198 nolu bölme Aklan mevkiinde çıkan orman yangını 7 uçak, 7 helikopter, 24 arazöz, 4 dozer ve 1 greyder ile müdahale edilerek söndürüldüğünü, yapılan ölçümde yangının 21 hektarlık sahada etkili olduğunun anlaşıldığını, yangının çıkış nedeninin Gelibolu"dan itibaren .. Köyü ve civarını besleyen orta gerilim enerji nakil hattına sarılı bulunan telin yerinden boşalarak, demir direk gövdesine temas etmesi sonucunda meydana gelen elektriksel ark sonucu meydana geldiğini, olay yerine geren jandarma ekibi görevlilerinin beyanlarına göre yangın mahalline gelen, yangına neden olan elektrik diğerine çıkan, Eceabat UEDAŞ İşletme Şefi davalı İ.. O.."ın ucu açık ve direğe temas eden kabloları keserek herhangi bir açıklama yapmadan olay yerinden ayrıldığını, elektrik kablolarının kancasının yerinden çıktığı ve direğe temas ettiğini, davalılardan İ.. O.."ın UEDAŞ işletme şefi olduğu için yüksek özen yükümlülüğünü yerine getirmediğini, diğer davalı UEDAŞ"ın ise adam çalıştıran olarak sorumluluk verdiği eleman seçme, talimat verme ve denetleme konusundaki özensizliği nedeniyle kusursuz sorumluluk ilkesinden sorumlu olduğunu, bu yangın nedeniyle idarenin 204.217,49 TL zararının olduğunu belirterek, bu miktarın yangın tarihi olan 10.09.2006 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, olayda davalıların yangın nedeniyle bir sorumluluğunun bulunmadığını, yangının şirkete ait direklerle bir ilgisinin bulunmadığını, davacı kurumun özellikle ana yol kenarlarında yangın önleyici bitkilerle tedbirler almamasının yangının ilk sebebi olduğunu, cam kırıklarının ve piknik ateşlerinin bölgede yangına sebep olabileceğini, direk yüksekliği dikkate alındığında yangın çıkartmasının mümkün olmadığını, davalı İsmail"in bu tür tesislerde yönetici olma şartlarını taşımadığını, burdaki görev niteliğinin zararlardan sorumlu olmasını gerektirmediğini, idarenin iddia ettiği gibi tel kesilmesi gibi bir hadisenin mevcut olmadığını, davacı idarenin çıkarttığı hesabın abartılı ve fahiş olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davalı İ.. O.."a karşı açılan davanın sıfat yokluğundan reddine, diğer davalı şirkete karşı açılan davanın kısmen kabulü ile 123.391,00 TL"nin 10.09.2006 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı UEDAŞ tan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili ve her iki davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekili ve davalı UEDAŞ vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir.
Davalı İ.. O.. vekilinin temyiz itirazlarının değerlendirilmesi sonucunda;
Mahkemece, davalı İ.. O.."ın meydana gelen olay nedeniyle kusurunun bulunmadığı gerekçede kabul edilmiştir.
Davalı İ.. O.. yönünden işin esasına girilip kusur incelemesi yapıldığına ve kusuru bulunmadığından dava reddedilmiş olduğuna göre, davalı İsmail hakkındaki dava husumetten (sıfat yokluğundan) dolayı değil esastan reddedilmiştir.
O halde mahkemece, anılan davalı lehine reddedilen miktar üzerinden, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 12.maddesi uyarınca tarifenin 3.kısmına göre nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, dava husumetten reddedilmiş gibi maktu vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiş olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 27.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.