Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/2066
Karar No: 2019/7800
Karar Tarihi: 22.10.2019

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2019/2066 Esas 2019/7800 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2019/2066 E.  ,  2019/7800 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
    No : 2017/2706-2018/620
    Mahkemesi : Konya 4. İş Mahkemesi
    No : 2017/253-2017/444

    Dava, aksi kurum işleminin iptali ile ... sigortasına girişi tarihinin Türkiyede sigortalılık başlangıcı olarak alınması, yaşlılık ayığı tahsisi ve yapılan yersiz ödemenin faiziyle tahsili istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    I-İSTEM
    Davacı, aksi kurum işleminin iptali ile ... sigortasına giriş tarihi olan 20.06.1978 tarihinin Türkiye’de sigortalılık başlangıç tarihi olarak alınmasını, 08.11.2016 tarihli yaşlılık aylığı tahsis talebine istinaden kısmi yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğini, ilk tahsis talebinin reddi üzerine 28.12.2016 tarihinde ödemek zorunda kaldığı 13.620,000 lira borçlanma bedelinin, ödeme tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
    II-CEVAP
    Davalı Kurum, Kurum işlemlerinin usul ve yasaya uygun olduğunu, iptale konu bir hususun bulunmadığını beyanla davanın reddini istemiştir.
    III-MAHKEME KARARI
    A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
    “-Davanın kabulü ile,
    a-Davacı ... T.C. Kimlik no.lu ..."nın ... sigortasına tabii olarak çalışmaya başladığı ve 18 yaşını ikmal ettiği, 20/06/1978 tarihinin Türkiye"de de davacı yönünden sigortalılık başlangıç tarihi olarak kabul edilmesi gerektiğinin tespitine,
    b-Davacının ilk tahsisi talep tarihi olan 08/11/2016 tarihini takip eden aybaşı olan 01/12/2016 tarihinden itibaren 5510 sayılı yasanın 4/1-a maddesi bağlamında kısmi yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitine,
    c-Davacının yaşlılık aylığı tahsis talebinin reddine istinaden 28/12/2016 tarihinde 13.620,000 TL olarak yapılmak zorunda kalınan borçlanma bedelinin ödeme tarihini takip eden 01/01/2017 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalı kurumdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
    d-Aksi yöndeki kurum işleminin iptaline, ...” kararı verilmiştir.
    B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
    İlk derece Mahkemesinin maddi vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesi ile, ”...Davalı Kurum vekilinin istinaf isteminin 6100 sayılı HMK"nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca esastan reddine,...” kararı verilmiştir.
    IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU NEDENLERİ
    SGK vekili, davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne hükmedilmesinin hatalı olduğunu beyanla kararın bozulmasını istemiştir.
    V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE ESASIN İNCELEMESİ
    Dosyanın incelenmesinde, davacının ... sigortasına giriş tarihinin 20.06.1978 tarihi olduğu, 3201 sayılı Yasa kapsamında yaptığı yurtdışı borçlanması sonucu tahakkuk eden 574 günlük borçlanma bedelini 07.11.2016 da ödeyerek 08.11.2016 tarihinde yaşlılık aylığı tahsis talebinde bulunduğu, talebinin reddi üzerine 28.12.2016 tarihinde 776 gün daha 3201 sayılı Yasa kapsamında borçlanma yapıp ödediği, davalı Kurumun, 01.06.2003 sigortalılık başlangıç tarihi ve 6240 prim ödeme gün sayısı üzerinden 01.01.2017 tarihi itibariyle davacıya 4/b kapsamında yaşlılık aylığı bağladığı, eldeki dava ile davacının 20.06.1978 sigortalılık başlangıç tarihine göre 08.11.2016 tahsis talebine istinaden kısmi yaşlılık aylığı tahsisi ile, sonradan yapılan 776 günlük borçlanma bedeli ödemesinin faiziyle iadesini talep ettiği anlaşılmaktadır.
    Eldeki davada, davacının istemi 4/b aylığı olduğu halde, Mahkemece 4/a kapsamında yaşlılık aylığı bağlanmasına karar verilmiş ise de, davacının bu davadaki talebinin 08.11.2016 tarihi itibariyle 1479 sayılı Yasa kapsamında (5510 4/b) 5400 gün üzerinden yaşlılık aylığı bağlanmasına yönelik olduğu anlaşılmakta olup, Mahkemece davacı hakkında 506 sayılı Yasa"nın Geçici 81. maddesi (5510 4/a) vd. hükümlerine göre irdeleme yapılması ile Kurumca davacıya 28.12.2016 tarihli borçlanma talebi ve ödemesine göre bağlanan ve 6240 gün üzerinden ödenen aylığın iptaline dair karar tesis edilmeksizin, borçlanmanın tasfiyesi anlamına geleceği dikkate alınmadan sonradan yapılan borçlanmanın gözetilmesi ile aylık hakkında yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir.
    Davanın yasal dayanağı olan, 1999 tarih 4447 sayılı Kanun"un 28 maddesiyle değişen 1479 sayılı Yasa"nın 35. maddesinde yaşlılık aylığından yararlanabilmek için sigortalının; yazılı talepte bulunması, talepte bulunduğu tarihte prim ve her türlü borçlarını ödemiş olması, kadın ise 58, erkek ise 60 yaşını doldurmuş ve 25 tam yıl sigorta primi ödemiş olması şartları aranmıştır. Aynı maddenin son fıkrasında da kısmi aylık bağlanmasına ilişkin olarak kadın ise 60, erkek ise 62 yaşını dolduran ve en az 15 tam yıl prim ödeyen sigortalılara da kısmi yaşlılık aylığı bağlanır hükmü yer almaktadır. Anılan Kanun"un Geçici 10 maddesiyle de (Yeniden düzenleme: 25/5/2002-4759/7 md.) Bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce sigortalı olanlardan, 15 tam yıl prim ödeme süresi ile kadın ise 50, erkek ise 55 yaşını doldurma koşulunu, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihi takip eden aybaşından itibaren Kanun "da sayılı hizmet yılı ve yaş koşullarının sağlanması durumunda yaşlılık aylığı bağlanacağı düzenlenmiştir
    Geçici 10. maddesinin son fıkrasında; “Bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce sigortalı olanlardan, 15 tam yıl prim ödeme süresi ile kadın ise 50, erkek ise 55 yaşını doldurma koşulunu, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihi takip eden aybaşından itibaren,
    a) 2 tam yıldan fazla, 4 tam yıl veya daha az süre içinde yerine getiren, kadınlara 51, erkeklere 56 yaşını,
    b) 4 tam yıldan fazla, 6 tam yıl veya daha az süre içinde yerine getiren, kadınlara 52, erkeklere 56 yaşını,
    ...
    e) 10 tam yıldan fazla süre içinde yerine getiren, kadınlara 56, erkeklere 58 yaşını,
    Doldurmaları ve talepte bulunmaları halinde, yaşlılık aylığı bağlanır.” hükmü yer almakta olup, anılan madde hükmü uyarınca 20.06.1960 doğumlu olan davacının, 55 yaşını doldurma koşulunu, Kanunun yürürlüğe girdiği 01.10.1999 tarihinden itibaren 10 tam yıldan fazla sürede yerinde getirdiğinden, 56 yaşında olmakla, 20.06.2016 dan sonraki tahsis talebi olan 18.11.2016 tarihli tahsis talebine istinaden 01.12.2016 tarihinden itibaren yaşlılık aylığına hak kazanacağı gözetilerek karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme neticesi karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma sebebidir.
    Bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin eksik araştırma ve inceleme sonucu verilen karar bozmayı gerektirir.
    O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair kararının kaldırılarak ilk derece mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 11. Dairesi kararının HMK’nın 373/1 maddesi gereği kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesi"ne, dosyanın kararı veren İlk derece Mahkemesine gönderilmesine, 22.10.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi