Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/9572
Karar No: 2016/4318
Karar Tarihi: ...03.2016

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2015/9572 Esas 2016/4318 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2015/9572 E.  ,  2016/4318 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    Davacı, .../02/2012 tarihinden itibaren emekliliğe hak kazandığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

    K A R A R


    Dava; davacının ....05.1989 – ........2009 tarihleri arasındaki 506 sayılı Yasa kapsamında olan çalışmaları ile çakışan 1479 sayılı Yasa kapsamındaki sigortalılığın iptali, davacının ....02.2012 tarihinden itibaren yaşlılık aylığına hak kazandığının tespiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile davacının 01.05.2008 – ........2009 tarihleri arasındaki Bağ-Kur ve 5510 sayılı Yasa"nın 4/b maddesi kapsamındaki sigortalılığının iptaline, davacının 01.04.2015 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı almaya hak kazandığının tespitine, Kurum işleminin iptaline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
    Dosyadaki kayıt ve belgelerden; ....02.2012 tarihinde tahsis talebinde bulunan davacının talebinin davalı Kurum tarafından Bağ-Kur sigortalılığına ilişkin prim borcu bulunduğu gerekçesi ile reddedildiği, davacının 06.04.1988 – ....08.1988 tarihleri arasında vergi, 05.05.1988 – ....08.1988 tarihleri arasında oda ve 06.05.1988 – ....03.1995 tarihleri arasında sicil kaydı bulunduğu, ayrıca ....06.1991 – ........2013 tarihleri arasında ......Ltd.Şti. ve ....04.1990 – ....09.1992 tarihleri arasında...Ltd. Şti."nde ortaklığının bulunduğu, davacının ....05.1989 – ....05.1990, ....04.2001 – ....07.2005, ....08.2005 – ........2009 ve 04.01.2014 – ....05.2014 tarihleri arasında ise 506 sayılı Yasa ( 5510 sayılı Yasa"nın 4/...a maddesi ) kapsamında sigortalılığının bulunduğu, davacının ilk olarak davalı Kurum tarafından; 06.04.1988 – ....05.1989 ve 01.06.1990 – ........2002 tarihleri arasında 1479 sayılı Yasa kapsamında sigortalı olarak kabul edildiği ve bu tarihler arasındaki ... yıl, 8 ay, 8 günlük sigortalılığı bakımından prim borcu bulunmadığı, ancak daha sonra davacının davalı Kurum tarafından 1479 sayılı Yasa ( 5510 sayılı yasa"nın 4/...b maddesi ) kapsamında; 06.04.1988 – ....05.1989, 01.06.1990 – ........1995 ve 01.05.2008 – ........2013 tarihleri arasında sigortalı kabul edilerek prim borcu çıkarıldığı alaşılmaktadır.
    Uyuşmazlık; davacının şirket ortaklığı gereğince devam eden 1479 sayılı Yasa ( 5510 sayılı Yasa"nın 4/...b maddesi ) kapsamındaki sigortalılığı ile 506 sayılı Yasa (5510 sayılı Yasa"nın 4/...a maddesi ) kapsamındaki çalışmalarının çakışmasından kaynaklanmaktadır. Bu itibarla davacının Bağ-Kur sigortalılığının sona erdiği tarihin belirlenmesi gerekmektedir.
    Davanın yasal dayanağını oluşturan, 02.08.2003 tarihinde yürürlüğe giren 1479 sayılı Yasa’nın 4956 sayılı Yasa ile değişik .... maddesinin ...d bendine göre; “Limited şirketlerin ortakları, bu Kanuna göre sigortalı sayılır.” Aynı Yasa’nın .../c bendine göre, “Bu Kanuna tabi sigortalılık, şirketlerle ilgisi kalmayanların, çalışmalarına son verdikleri veya ilgilerinin kesildiği, .../e bendine göre ise; İflasına karar verilmiş olan tasfiye halindeki özel işletmeler ile şirket ortaklarının, özel işletmenin veya şirketin mahkemece tasfiyesine karar verildiği, iflasına karar verilmiş olan veya tasfiye halindeki özel işletmeler ile şirket ortaklarından hizmet akdi ile çalışanların çalışmaya başladığı tarihten bir gün önce itibaren sona erer.” 01.....2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Yasa’nın 5754 sayılı Yasa ile değişik 4/...b-3. maddesine göre, “Bu Yasanın kısa ve uzun vadeli sigorta kolları uygulaması bakımından; Köy ve mahalle muhtarları ile hizmet akdine bağlı olmaksızın kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlardan ise; Anonim şirketlerin yönetim kurulu üyesi olan ortakları, sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerin komandite ortakları, diğer şirket ve donatma iştiraklerinin ise tüm ortakları, sigortalı sayılırlar. Aynı Yasa’nın 9/b-3. maddesine göre, “Kısa ve uzun vadeli sigorta kolları bakımından sigortalılık; 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalıların; 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (3) numaralı alt bendi kapsamına girenlerden, şahıs şirketlerinden kolektif, adi komandit şirketlerin komandite ve komanditer ortakları ve donatma iştiraki ortaklarının vergi mükellefiyetlerinin sona erdiği tarihten, sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerin komandite ortaklarının, şirketin ticaret sicil memurluğundan kaydının silindiği tarihten, limited şirket ortaklarından hisselerinin tamamını devreden sigortalıların, hisse devrinin yapılmasına ortaklar kurulunca karar verildiği tarihten, anonim şirketlerin yönetim kurulu üyesi olan ortaklarının yönetim kurulu üyeliklerinin sona erdiği tarihten, iflas veya tasfiye durumu ile münfesih duruma düşen şirketler için ortağın talep etmesi halinde, mahkeme kararı ile iflasın, tasfiyenin açılmasına, ortaklar kurulu kararı ile tasfiyenin başlamasına veya şirketin münfesih duruma düşmesine karar verildiği, ortakların talepte bulunmaması halinde, mahkemece iflasın kapatılmasına karar verildiği, tasfiyesi sonuçlanan şirketlerin ortaklıklarının ise tasfiye kurulu kararının Ticaret Sicili Memurluğunca tescil edildiği tarihten itibaren sona erer.”
    Sosyal güvenlik sistemimizde çifte sigortalılığa yer verilmemiş olup "çakışan sigortalılık" olarak adlandırılan, bir sigortalının aynı anda birden fazla sosyal güvenlik kurumuna tabi olması hali, zorunlu sigortalılıkların çakışması halinde yasalarda yer alan düzenlemelerde önceden başlayan sigortalılığa geçerlilik tanınarak, isteğe bağlı sigortalılıkta ise 506 sayılı Yasa’nın 85. maddesi uyarınca malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına isteğe bağlı olarak devam edebilmek için herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna zorunlu ya da isteğe bağlı sigortalı olmamak koşulu arandığından isteğe bağlı sigortalılık ile zorunlu sigortalılığın çakıştığı bu gibi uyuşmazlıklarda, anılan maddede yer alan "sosyal güvenlik kuruluşlarına tabi olarak çalışmaya başlayanların, çalışmaya başladıkları günden itibaren" isteğe bağlı sigortalılığın sona ereceği hükmü dikkate alınarak zorunlu sigortalılığa değer verilmek suretiyle "çakışan sigortalılığın" çözüme kavuşturulması gerektiği Dairemizin ve Yargıtay"ın yerleşik içtihatları gereğidir.
    01.....2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Yasanın 53/...maddesinde "Sigortalının, 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a), (b) ve (c) bentlerinde yer alan sigortalılık nedenlerinden birden fazlasına aynı anda tâbi olmasını gerektirecek şekilde çalışması halinde; öncelikle (c) bendi kapsamında, (c) bendi kapsamında çalışması yoksa ilk önce başlayan sigortalılık ilişkisi esas alınarak sigortalı sayılacağı" bildirilmiştir.
    ....02.2011 tarihli 6111 Sayılı Yasanın .... maddesi ile değiştirilen ve 01.03.2011 tarihinde yürürlüğe giren 5510 Sayılı Yasanın sigortalılık hallerinin birleşmesi başlıklı 53/1. maddesinde ise "Sigortalının, 4. maddenin birinci fıkrasının (a), (b) ve (c) bentlerinde yer alan sigortalılık hallerinden birden fazlasına aynı anda tabi olmasını gerektirecek şekilde çakışması halinde, öncelikle aynı maddenin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında, (a) ve (b) bentlerinde yer alan sigortalılık statülerine tabi olacak şekilde Yasa kapsamına girmesi halinde ise aynı maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı sayılacağı" belirtilmiştir. Yasaların derhal uygulanması ilkesi olmasına rağmen aynı Yasanın geçici .... maddesiyle; “01.03.2011 tarihli, 5510 sayılı Yasanın 53. üncü maddesinin birinci fıkrasında bu maddenin yürürlük tarihi itibarıyla yapılan değişiklikler, bu değişikliklerin yürürlüğe girdiği tarihten öncesi için uygulanmayacağı” hükmü getirilmiştir.
    Öte yandan; 04.04.2015 tarihli 6645 sayılı Kanun"un 56. maddesi ile 5510 sayılı Yasa’ya eklenen ve ....04.2015 tarihinde yürürlüğe giren Geçici 63. madde iel; “ kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlarla tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlardan, Kuruma kayıt ve tescilleri yapıldığı hâlde, bu maddenin yayımlandığı ayın sonu itibarıyla ... ay ve daha fazla süreye ilişkin prim borcu bulunanların, bu sürelere ilişkin prim borçlarını, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihi takip eden ay başından itibaren üç ay içinde ödememeleri veya ilgili kanunları uyarınca yapılandırmamaları hâlinde, prim ödemesi bulunan sigortalıların daha önce ödedikleri primlerin tam olarak karşıladığı ayın sonu itibarıyla, prim ödemesi bulunmayan sigortalıların ise tescil tarihi itibarıyla sigortalılığı durdurulur. Durdurulan süreler sigortalılık süresi olarak değerlendirilmez ve bu sürelere ilişkin Kurum alacakları takip edilmeyerek bunlara Kurum alacakları arasında yer verilmez. Sigortalılıkları durdurulanlardan bu Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında çalışmaya devam edenlerin sigortalılıkları bu maddenin yayım tarihini takip eden ay başı itibarıyla yeniden başlatılır ” şeklinde düzenleme getirilmiştir.
    Mahkemece yapılacak iş; davacının limited şirket ortaklığına bağlı Bağ-Kur sigortalılığını sona erdiren hallerden birinin olup olmadığını araştırmak, eğer yoksa davacının çakışan dönemde şirket ortağı olması nedeni ile 1479 sayılı Yasa (5510 sayılı Yasa 4/...b maddesi) kapsamındaki sigortalılığının, 506 sayılı Yasa"ya (5510 sayılı Yasa 4/...a maddesine) tabi sigortalılığından önce başladığı göz önünde tutularak 1479 sayılı Yasa (5510 sayılı Yasa 4/...b maddesi) kapsamındaki sigortalılığa geçerlilik tanımak, buna göre; davalı Kurum"dan davacının Bağ-Kur sigortalılığı kapsamında ödediği primlerin hangi tarihler arasını kapsadığını sormak, davacının prim borcunun olup olmadığını tespit etmek, prim borcu varsa; davacının sigortalılık sürelerini ve yaşlılık aylığı koşullarının bulunup bulunmadığını 5510 sayılı Yasa"nın geçici 63. maddesi gereğince değerlendirerek varılacak sonuca göre hüküm kurmaktan ibarettir.
    Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, ....03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi