1. Hukuk Dairesi 2014/1715 E. , 2015/121 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ANTALYA 6. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 01/11/2013
NUMARASI : 2012/32-2013/584
Taraflar arasında görülen itirazın iptali davası sonunda, yerel mahkemece karar verilmesine yer olmadığına ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı, dava konusu 202 parsel sayılı taşınmazda paydaş olan gaip Musa oğlu Ahmet, Hamit karısı Gülsüm, Hüseyin oğlu İbrahim ve Lütfiye’ye kayyım olarak atandığını, gaip paylarının kullanımından dolayı tespit edilen 26.690,00-TL ecrimisilin ödenmemesi nedeniyle Antalya 11.İcra Müdürlüğü"nün 2010/27300 sayılı icra takip dosyası ile takip yapıldığını ancak davalının haksız yere takibe itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Davalı, talep konusu 26.690,00-TL ecrimisilin hangi döneme ait olduğunun anlaşılamadığını, davacının 31/12/2009 tarihinden önceki yıllara ait ecrimisil taleplerine ilişkin menfi tespit davası açtığını, dava konusu taşınmazdaki gaibin hissesini terkettiğini, alacağın likit olmaması sebebiyle inkar tazminatı istenemeyeceğini belirterak davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davalı vekilince vekâlet ücretine hasren temyiz edilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden, Kayyım Bürosu’nun 15/03/2010 tarih ve 352 sayılı ecrimisil ihbarnamesi ile 01/01/2000-31/12/2009 tarihleri arası dönem için 40.035-TL ecrimisil talep ettiği, davalının Antalya 1.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2010/463 E. sayılı dosyası ile menfi tespit davası açtığı, mahkemenin 03/10/2012 tarihli kararı ile ödenmesi gereken ecrimisil bedelinin 14.099-TL olarak belirlendiği, kararın Yargıtay 3.Hukuk Dairesi’nin 09/04/2013 tarihli ilamı ile onandığı, davalının eşi tarafından 10/06/2010 tarihli banka dekontu ile Kayyım Büro Başkanlığı hesabına 13.345-TL ödeme yapıldığı, davacı tarafından Antalya 11.İcra Müdürlüğü’nün 2010/27300 E. sayılı dosyası ile 23/12/2010 tarihinde 26.690-TL ecrimisil bedeli üzerinden icra takibi başlatıldığı, itiraz üzerine duran takibin devamı için 17/01/2012 tarihinde eldeki davanın açıldığı, davacı vekilinin 01/11/2013 tarihli celsede icra takibine konu olan alacak nedeniyle haricen ödeme yapıldığını imzalı beyanı ile bildirdiği anlaşılmaktadır.
Bilindiği üzere; davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına dair verilen karar nihai bir karardır. Öte yandan her dava açıldığı tarihteki duruma, yani fiili ve hukuki sebeplere göre hükme bağlanır. Davacı, dava açtığı anda haklı durumda ise mahkeme karar verilmesine yer olmadığına ilişkin kararında davalıyı yargılama masraflarına da mahkum eder. Diğer bir söyleyişle, davanın açıldığı zaman haksız olduğu tespit edilen tarafın yargılama giderleri ile sorumlu tutulması gerekir.
Bu ilkeler 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 331/1. maddesinde de; ""Davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hallerde, hakim davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir ve hükmeder"" şeklinde yer almıştır.
Öte yandan; Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 6. maddesi; "" Anlaşmazlık davanın konusuz kalması, feragat, kabul ve sulh nedenleriyle delillerin toplanmasına ilişkin ara karar gereğinin yerine getirilmesinden önce giderilirse, tarife hükümleriyle belirlenen ücretlerin yarısına, karar gereğinin yerine getirilmesinden sonra giderilirse tamamına hükmolunur."" hükmünü içermektedir.
Somut olaya gelince, davalı tarafından ecrimisil bedeline itiraz edildiği ve menfi tesbit davası açıldığı, icra takibi öncesi davalının eşi tarafından kısmi ödeme yapıldığı, buna karşılık icra dosyasına yapılan bir ödeme olmadığı gibi, davacı vekilinin beyanı dışında bakiye ecrimisil bedelinin haricen ödenmesine ilişkin dosyaya belge sunulmadığı anlaşılmaktadır.
Hâl böyle olunca, davalı tarafından açılan menfi tespit dosyasının celbi ile, dosya içeriği ve toplanan deliller birlikte değerlendirilerek tarafların dava tarihi itibari ile haklılık durumlarının saptanması ve davalının vekâlet ücreti talebi konusunda olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi gerekirken, bu hususun düşünülmemesi isabetli değildir.
Davalının temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 12.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.