20. Hukuk Dairesi 2017/6269 E. , 2017/3273 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ile davalı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili 20/07/2009 havale tarihli dilekçesi ile ... ilçesi, ... köyünde bulunan 541,73 m2 yüzölçümündeki 807 parsel sayılı taşınmazı 1970 yılında davalı köy tüzel kişiliğinden satın alarak bu tarihten beri taşınmazın zilyedi olduğunu ancak taşınmazın idari yoldan ... adına tapuya tescil edildiğini belirterek taşınmazın ... adına olan tapusunun iptali ile adına tapuya tescilini talep etmiş, mahkemece ... Köyü Tüzel Kişiliği hakkında açılan davanın taraf sıfatı yokluğu nedeniyle reddine, davalılar ... ve dahili davalılar hakkında açılan davanın esastan reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından esasa; davalı ... tarafından vekalet ücretine yönelik olarak temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava tapu iptali ve tescil talebine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 1958 yılında tapulama çalışmaları yapılmış, davalı taşınmaz taşlık ve çalılık vasfıyla tescil harici bırakılmış olup, 2008 yılında idarî yoldan ... adına arsa vasfıyla tescil edilmiştir. Ayrıca, yörede 6831 sayılı Kanun gereğince yapılıp, 20.04.1968 tarihinde ilân edilerek 20.04.1969 tarihinde kesinleşen ... kadastrosu bulunmaktadır.
Mahkemece dava konusu taşınmazın ziraat arazisi haline getirilmediği, üzerine ev ve ahır yapılmak suretiyle tasarrufta bulunulduğu ve imar - ihya olgusunun gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir.
Şöyle ki; davacı da kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmış, mahkemece taşınmaz başında yapılan keşif sonrasında dosyaya ibraz edilen bilirkişi raporunda taşınmazın eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada ... sayılmayan yerlerden olduğu, üzerinde 30-35 yıldır ikamet amaçlı kullanılan ev bulunduğu, yine taşınmaz üzerinde 30-35 yaşlı ceviz, 20-25 yaşlı narenciye ve yenidünya ve 10-15 yaşlı zeytin ağaçları bulunduğu ve 35-40 yıl önce taşınmazın imar - ihyasının tamamlandığı belirtilmiş, keşifte dinlenen mahalli bilirkişiler ise taşınmazın 1970 yılından beri aralıksız ve nizasız olarak murisi ve davacı tarafından kullanıldığını beyan etmişlerdir.
Genel olarak taşınmazların kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla edinilmelerini düzenleyen 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun 713 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. maddelerinde, davasız (çekişmesiz-nizasız) ve aralıksız (fasılasız) yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişinin taşınmazın mülkiyetini kazanacağı hüküm altına alınmıştır. Kanunda açıkça düzenleme bulunmamakla birlikte, taşınmazların, zilyedi adına tescil edilebilmesi için, diğer kazanma koşullarının yanında ekonomik amaca uygun tasarruf edilmesi gerekmektedir. Ayrıca, tarım dışı alanlarda kullanılan taşınmazlarda da ev yapmak suretiyle
kullanım, ekonomik amaca uygun zilyetliğe örnek teşkil edecek nitelikteki bir tasarruf olup taşınmazın sahiplenilmesi, yararlanılması, etrafının çevrilmesi, üçüncü kişilerin kullanmalarına engel olunması ya da izinle kullanılmalarına imkan verilmesi, vergisinin ödenmesi, üçüncü kişilerde söz konusu yerin zilyede aidiyetine ilişkin belirgin kanaatin oluşması da zilyetlik ile kazanım için yeterli kabul edilmelidir. Mahkemece, yukarıda belirtilen hususlar yönünden araştırma yapılmadan karar verilmiştir.
O halde mahkemece, çekişmeli taşınmazın bulunduğu alanı kapsayan 1964 tarihli memleket haritası ile 1959 tarihli hava fotoğrafları ve 1985-1990 yıllarına ait hava fotoğrafları bulunduğu yerlerden getirtildikten sonra; mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişilerle; taraf tanıkları, fen, ziraat ve ... bilirkişileri huzuruyla keşif yapılmalı, memleket haritası ve hava fotoğrafları ölçekleri kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ve hava fotoğrafları ölçeğine bilgisayar ortamında (... veya benzeri programlar kullanılarak) çevrildikten sonra, bu haritalar komşu ve yakın komşu parselleri de gösterecek şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazlar çevre parsellerle birlikte memleket haritası ve hava fotoğrafları üzerinde gösterilmeli, hava fotoğraflarının stereoskop vasıtasıyla üç boyutlu incelemesi yapılarak, temyize konu taşınmazın niteliği ve kullanım durumu belirlenmeli, taşınmazın üzerindeki bitki örtüsünün cinsi, yaşı, dağılımı, kapalılık oranının ve tasarruf sınırlarının belirgin olarak görünüp görünmediğinin açıklandığı müşterek imzalı, açıklamalı ve krokili rapor alınmalı, taşınmazın öncesinin ne olduğu, zilyetliğin ne zaman başlayıp nasıl sürdürüldüğü, kimden kime geçtiği ve ekonomik amacına uygun olup olmadığı, maddi olaylara dayalı ve ayrıntılı olarak sorulup saptanmalı, ziraat uzmanı bilirkişiden zilyedlikle kazanılacak yerlerden olup olmadığı ve idari yoldan tapunun oluştuğu 2008 yılına kadar zilyedlikle kazanma koşullarının oluşup oluşmadığı konusunda bilimsel verilere dayalı, doyurucu rapor alınmalı, toplanacak deliller çerçevesinde karar verilmelidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekili ve davalı ... temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 17/04/2017 günü oy birliği ile karar verildi.