MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, Mala Zarar Verme
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, kararların nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
7201 sayılı Tebligat Kanununun 20. maddesi uyarınca muhatabın muvakketten başka yere gittiği belirlenirse, keyfiyet ve beyanda bulunanın ad ve soyadının tebliğ mazbatasına yazılarak altının beyan yapan tarafından imzalanması gerektiği, sanık ..."e gerekçeli kararın tebliğ edildiğini gösteren tebligat evrakında tebliği alan şahsın ablası Zeynep olduğunun belirtildiği fakat yukarıdaki madde uyarınca soyisminin mazbataya yazılmamış olduğunun anlaşılması karşısında; sanık ..."ün temyiz başvurusunun süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
1-Temyiz dışı sanık ... savunmasında atılı eylemi diğer sanıklar ... ve ... ile birlikte işledikten sonra hep beraber Kastamonu"ya gittiklerini ve Kastamonu"da polisin aracı yakalamaya çalışırken araçtan inerek kaçan iki kişinin sanıklar olduğunu beyan ettiği, sanıklar ... ve ..."in ise savunmalarında atılı suçu kabul etmediklerini belirtmeleri suça konu aracın 30.7.2010 günü gece sayılan zaman dilimi içinde İstanbul ilinden çalındığı, 31.7.2010 günü saat 06.10 sıralarında Kastamonu polisine aracın çalıntı olduğuna ilişkin ihbar gelmesi üzere Kastamonu ili Araç ilçesi polis görevlilerince yolda tertibat alınarak suça konu aracın durdurulduğu, hakkındaki hükmü temyiz etmeyen sanık ..."in yakalandığı kimliği belirlenemeyen iki kişinin araçtan inerek kaçtıklarının anlaşılması karşısında; eylemin İstanbul ilinde gerçekleştirilip olaydan 6-7 saat kadar sonra Kastamonu ilinde polislere ihbar üzerine alınan tertibat sonucunda suça konu aracın ele geçirildiği dikkate alındığında, sanıkların hep birlikte olay günü ve saatlerinde İstanbul ilinden Kastamonu ili ve Araç ilçesine birlikte gidip gitmediklerinin tespiti bakımından suç tarihi itibariyle sanık ..., ... ve ..."in kullandıkları cep telefonu numaralarının araştırılarak tespitiyle, görüşmelerde kullanılan baz istasyonu, aranan ve arayan numaraları gösterir HTS raporları alınarak, sanıkların suç konusu aracın çalındığı saat ile ele geçirildiği zaman dilimi içerisinde nerede olduklarının bulunabilirse
yol güzergahındaki mobese veya başka kamera kayıtları da araştırılarak belirlenmeye çalışılmasından sonra, kanıtların bir bütün halinde değerlendirilmesi ve sonucuna göre sanıklar ... ve ..."ün hukuki durumlarının takdiri gerekirken eksik inceleme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi,
2-Hırsızlık suçunun konusunu oluşturan eşyanın çalınması sırasında o eşyaya verilen zarar nedeniyle ayrıca mala zarar verme suçunun oluşmayacağının gözetilmemesi,
Kabule göre ise;
3-Mağdura ait park halindeki aracının sol arka kelebek camının kırılarak düz kontak yapmak suretiyle çalındığının anlaşılması karşısında; eylemin 5237 sayılı TCK"nın 142/1-b maddesindeki suçu oluşturduğu halde aynı Yasa"nın 142/1-e maddesi ile uygulama yapılması,
4-Mağdura ait suça konu aracın kolluk görevlilerin takibi neticesinde ele geçirildiğinin anlaşılması karşısında, hırsızlık suçunun konusu ile ilgili olarak rıza-i iade bulunmamasına karşın sanıklar hakkında hırsızlık suçu nedeniyle kurulan hükümde 5237 sayılı TCK"nın 168. maddesi uyarınca cezalarında indirim yapılarak yazılı şekilde hüküm kurulması,
5- Sanık ..."ın tekerrüre esas alınan ilamında tekerrüre esas olabilecek birden fazla hükümlülüğünün bulunduğunun anlaşılması karşısında; hangi ilamın tekerrüre esas alındığının hükümde gösterilmemesi,
6-Anayasa Mahkemesi"nin karar tarihinden sonra 24.11.2015 günlü Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararının gözetilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ..."ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin 1412 sayılı CMUK"nun 326/son maddesi de gözetilerek açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 04/02/2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.