Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/15728
Karar No: 2014/83
Karar Tarihi: 13.01.2014

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2013/15728 Esas 2014/83 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2013/15728 E.  ,  2014/83 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : CİHANBEYLİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 09/05/2013
    NUMARASI : 2012/142-2013/236

    Taraflar arasında görülen noterin sorumluluğu davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Davada, davacı şirket adına kayıtlı 15 .. .. plakalı 2004 model Renault marka çekici cinsi aracın dava dışı T.. S.. isimli şahsa Bucak Noterliği"nin araç satış sözleşmesi ile satıldığı ve aracın trafik kayıtlarına davacı şirket lehine ödenmeyen kısım 57.000,00-TL. bedel ile rehin şerhi işlendiği, borçlu T.. S.. ve kendisini rehin alacaklısı olarak tanıtan S.. E.. isimli kişilerin Cihanbeyli Noterliği"ne müracaat ederek ayni bir hak olan rehin şerhinin kaldırılması için gerekli olan ibraname düzenlettirdikleri, davalı noterin satım ve rehin sözleşmesini düzenleyen Bucak Noterliği"nden teyit almadan, gerçek rehin alacaklısının kim olduğunu araştırmadan 57.000,00-TL. bedelli rehin şerhinin kaldırılmasını sağlayacak belgeyi düzenleyerek görevi gereği gerekli dikkat ve özeni göstermeksizin beyana dayalı olarak işlem yaptığı, davalı noterin ağır hizmet kusuru bulunduğu ileri sürülerek, 57.000,00-TL. maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile tahsili istenilmiştir.
    Davalı, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, davalı Noterliğe ait 26.03.2012 tarih ve 1689 sayılı İbraname üzerinde yapılan incelemede söz konusu ibranamede davalı noterin sadece kimlik tespiti yaptığı, buna dayalı olarak araç üzerindeki ipoteği ise trafik tescil kurumunun kaldırdığı, ayrıca davalı noterin söz konusu ipoteğin alacaklısını araştırma hak ve yükümlülüğü bulunduğuna dair hiçbir hukuki dayanağın bulunmadığı, bu durumda davalı noterin sorumlu tutulmasının mümkün olmadığı gibi davacının alacağını genel yollardan tahsili imkânı bulunduğu için de sırf ipoteğin kaldırılmasından dolayı somut bir zararı bulunmadığı gerekçeleri ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    Davalı, 1512 sayılı Noterlik Kanununun 33.maddesi hükmüne göre Noterlik görevini vekaleten yürüten kişidir. Aynı yasanın 151 vd. maddelerinde noter vekillerinin görevlerini yerine getirmeleri sırasında veya görevleri sebebiyle işlenen suçlarla ilgili olarak Ceza Yasasının uygulanması bakımından kamu görevlisi sayılacakları belirtilmiştir.
    Noterlik Yasası"nın 162.maddesi gereğince noterler, yaptıkları işlemlerden doğan zararlardan dolayı kusursuz sorumludurlar. Tüm kusursuz sorumluluk hallerinde olduğu üzere, zarar gören davacı, davalı noterin kusurunu kanıtlamak zorunda değildir. Bu bağlamda zarar gören davacı yalnızca zararla eylem arasındaki uygun illiyet bağını kanıtlamak zorundadır.
    Davaya konu ibraname Noterlik Yasası 90 ve onu izleyen maddeleri uyarınca noter tarafından onaylama şeklinde düzenlenmiştir. Bu belge, HUMK.nun 295/1. (HMK."nu 204.) maddesi anlamında tasdik edilen imzalar yönünden resmi senet niteliğini haiz bulunmaktadır.
    Yine, Noterlik Yasası"nın 72.maddesi gereğince noter, iş yaptıracak kişilerin kimlik ve adresleri ile gerçek isteklerini tamamen öğrenmekle yükümlüdür. Ayrıcı, vaki işlemler üçüncü kişilerin malvarlığında bazı sonuçlar doğuracak ise bunların hukukunu korumalı ve sebepsiz olarak zarar görmelerine izin vermemelidir. Noterin kusuru yüzünden beklenilen hukuki sonuç sağlanmadığı takdirde, Noterin sorumluluğu benimsenir.
    Somut olayda, 2004 model............... şasi ve ............. motor nolu çekiciye Cihanbeyli Noterliği tarafından Bucak Noterliğinin 22.03.2012 tarih ve .... sayılı sözleşmesine istinaden 26/03/2012 tarih ve 1689 yevmiye sayılı ibraname düzenlendiği ve bu ibraname ile de araç üzerindeki rehin şerhinin Ankara Trafik Tescil Müdürlüğünce kaldırıldığı ancak rehin alacaklısının gerçekte davacı İ... Motorlu Araçlar Pet. Ür.Nak.Ltd. Şti. olduğu halde ibranamenin araç ile bir ilgisi bulunmayan S.. E.. tarafından düzenlendiği anlaşılmaktadır. Araç, sicil kaydı üzerinde bulunan rehin şerhinin kaldırılması üzerine 28.03.2012 tarihinde satılmış olup, bu nedenle de tekrar rehin şerhinin araç kaydı üzerine işlenmesi olanağı kalmamıştır.
    O halde mahkemece, davalı noterin ibraname düzenlendiği sırada kendisinden beklenen dikkat ve özeni göstermediği gözetilerek ve kamu hizmeti yapan noterin gerekli dikkat ve özeni göstermemesi onun sorumluluğunu gerektirdiğinden, rehin şerhinin kalkması ve aracın satışı işlemi nedeniyle davacının uğradığı maddi kayıpların belirlenmesi ve davalı noter tarafından tazminine karar verilmesi gerekirken, itibar edilmeyen gerekçeler ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 13.01.2014 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

    KARŞI OY

    Davacı İ.. Mot. Araçlar Petrol Ürünleri Turizm Nakliyat Taahhüt Ticaret ve Sanayi Ltd. Şti. 57.000,00 TL tutarındaki alacağı için Bucak Noterliği"nin 22.03.2012 gün ve 4344 sayılı borç ve rehin sözleşmesi ile, borçlu T.. S.. "e ait 15... ... plaka numaralı araç üzerine rehin koydurmuştur.
    Taraflarla ilgisi bulunmayan S.. E.. Cihanbeyli Noterliği"nin 26.03.2012 tarihli ibranamesini düzenleterek Bucak Noterliği"nin 22.03.2012 gün ve 4344 sayılı borç ve rehin sözleşmesi ile, borçlu T.. S.. "e ait 15 ... ... plaka numaralı araç üzerine konulan rehnin kaldırılmasını, borçludan olan alacağını aldığını, araç üzerinde bulunan rehnin kaldırılmasına muvafakat ettiğini beyan etmiştir. Bu ibraname üzerine de, aracın trafik kaydı üzerinde bulunan rehin şerhi kaldırılmıştır.
    Davacı gerçek alacaklı olmayan kişinin ibrası üzerine araç üzerinde bulunan rehnin kaldırılması nedeniyle alacaklarının teminatsız kaldığı iddiası ile zarara uğradıklarını iddia ederek rehinle temin edilmiş alacak kadar miktarın “İbra Belgesini” düzenleyen noterden tahsili amacıyla bu davayı açmıştır. Mahkemece davanın reddine dair verilen karar Dairemizin çoğunluğu tarafından, noterin sorumlu olması gerektiğinden bahisle bozulmuş olup, aşağıda açıklayacağımız nedenlerden dolayı çoğunluğun bozma kararına karşı olduğumuzu ve mahkeme kararının onanması gerektiği görüşünde olduğumuzu bildiririz;
    1- Noterlik Kanununun 72. maddesinde Noterlerin ilgililerin istemi üzerine, hukuki işlemleri belgelendirecekleri ve iş yaptıracak kimselerin kimlik, adres ve yeteneğini ve gerçek istemlerini tamamen öğrenmekle yükümlü oldukları hükme bağlanmış ve 162.maddesinde “Stajiyer, katip ve katip adayları tarafından yapılmış olsa bile noterler, bir işin yapılmamasından veya hatalı yahut eksik yapılmasından dolayı zarar görmüş olanlara karşı sorumlu oldukları” hükmü getirilmiştir.
    Dava konusu olayda, Cihanbeyli Noterliğinin “ibraname” başlığını taşıyan 26.03.2012 tarihli belge, dava dışı S.. E.. adlı kişinin beyanına göre tanzim edilmiştir. Bu belge ile S.. i E.. T.. S.. "den olan alacağını aldığını beyan etmiş, Davalı Noter de bu beyanı esas almıştır.
    “İbra” kelime anlamı olarak; alacaklının alacak hakkından vazgeçmesi sonucu borçlunun borcundan kurtulması anlamına gelmektedir. Ortada gerçek anlamda bir borç var ise, ibra ile bu borç sona ermektedir. Ancak gerçek anlamda bir borç yok ise, bu konuda düzenlenen ibranamenin de hukuki bir sonuç doğurması düşünülemez. Zira, olmayan bir borç için düzenlenen ibraname yok hükmündedir. Bu nedenle 26.03.2012 tarihli dava konusu ibranameyi düzenleyen (borçluyu ibra ettiğini beyan eden) kişinin gerçekte alacaklı olmaması nedeniyle bu beyanının hukuki bir değeri yoktur. Bu şekilde tek taraflı beyan (ibra beyanı) ile önüne gelen kişinin, ibra ettiği kişiden böyle bir alacağının olup olmadığı konusunda noterlere yükletilmiş bir görev de bulunmamakta olup, noterin yaptığı işlem sadece kişinin beyanını zapta geçirerek tasdik etmekten ibarettir. Burada Notere yükletilen görev, beyanda bulunanın (ibra edenin) kimliğini Noterlik Kanununun 72. maddesi gereğince doğru tesbit etmekten ibarettir. Dava konusu olayda da Davalı Noter bu yükümlülüğünü yerine getirmiş ve ibraname düzenlenmesini talep eden kişinin kimliğini tesbit etmiştir, zaten bu konuda bir ihtilaf da bulunmamaktadır.
    O halde davada davalı Noterin sorumluluğunu gerektirecek herhangi bir durum söz konusu değildir.
    2-Dava rehin ile temin edilmiş alacakda rehnin, haksız olarak kaldırılması nedeniyle rehinle temin edilmiş alacak miktarının davalı Noterden tahsili talep edilmiştir. Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerden dolayı Noterin sorumlu bulunmadığını düşünüyoruz. Bir an için aksi kabul edilse Noterin sorumluluğu kabul edilse bile, davacının zararı ancak borçludan alacağını alamaması halinde doğar. Davacının borçludan alacağını tahsil edemediği iddiası bulunmamaktadır. Bu durumda henüz doğmamış bir zararın talep edilmesi söz konusu olur ki; böyle bir davanın da dinlenme olanağı yoktur. Benzer bir olayda Yargıtay Hukuk Genel kurulunun 2013/19-1856-E; 2014/44 sayılı kararında da, henüz doğmamış bir zarardan dolayı talepte bulunulamayacağı kabul edilmiştir. Davanın bu nedenle de reddedilmiş olması doğrudur.
    Yukarıda açıkladığımız nedenlerden dolayı mahkemece davanın reddedilmiş olmasında usul ve yasaya bir aykırılık bulunmadığından kararın onanması gerektiği görüşünde olduğumuzu bildiririz. 13.01.2014



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi