Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/7615
Karar No: 2020/643

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/7615 Esas 2020/643 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2017/7615 E.  ,  2020/643 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili ile asıl ve birleşen dosya davacıları vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı ... vekili 14/01/2014 havale tarihli, birleşen dosya davacıları ... ve ... vekili de 06/08/2014 havale tarihli dava dilekçelerinde özetle; ... ili, ... ilçesi, Kanburdere mevkiinde yer alan ve murisleri ...adına kayıtlı bulunan 964 parsel sayılı taşınmaz hakkında Orman Yönetimince taşınmazın orman sınırları içerisinde bulunduğundan bahisle ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/285 Esas sayılı dosyası ile dava açıldığını, yapılan yargılama sonucunda dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptal edildiğini, Türk Medenî Kanununun 1007. maddesinde, tapu sicilinin tutulmasından doğan zararlardan devletin sorumlu olduğunun düzenlendiğini belirterek asıl davada fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 130.000,00.-TL"nin, birleşen davada ise toplam 475.495,00.-TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, asıl dava yönünden 25/07/2014 havale tarihli harçlandırılmış ıslah dilekçesi ile de dava değerini 130.000,00.-TL"den 142.648,50.-TL"ye yükselterek dava tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesini istemiştir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile taşınmazın toplam bedeli olarak belirlenen 760.792,00.-TL"dan; asıl davanın davacısı ... bakımından miras hissesine tekabül eden 114.118,80.-TL"nin; birleştirilen davanın davacısı ... bakımından 190.198,00.-TL"nin; birleşen davanın davacıları ... ve ... bakımından her biri için belirlenen 114.118,80.-TL"nin dava tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faizi ile birlikte davalı Hazineden tahsili ile davacılara ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davacılar ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle Dairenin 06/06/2016 gün 2015/2514-2016/6314 sayılı kararı ile bozulmuştur.
    Hükmüne uyulan bozma kararında; “…Mahkemece, çekişmeli taşınmazın arazi niteliğinde olduğu kabul edilmek ve gelir esasına göre değer tespit edilmek suretiyle, dava tarihi itibarıyla hesaplanan değer üzerinden tazminat ödenmesine ve bu değere dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesine karar verilmiş ise de; karar dosya kapsamına ve yerleşik uygulamaya uygun değildir.
    4721 sayılı TMK"nın 1007. maddesi gereğince tapu kaydının iptalinden kaynaklı tazminat davalarında, zararın, mülkiyetin kaybedildiği tarih olan, tapu iptaline ilişkin mahkeme kararının kesinleştiği günde doğmuş olduğu, bu nedenle değer tespitinin bu tarih itibarıyla yapılacağı, faize de bu tarihten itibaren hükmedileceği, ıslah suretiyle arttırılan miktar yönünden ise ıslah tarihinin esas alınacağı kabul edilmektedir.
    Mahkemece, tapu kaydının iptaline karar verilen ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/285 sayılı dosyası getirtilmediğinden hükmün ne zaman kesinleştiği anlaşılamamaktadır.
    O halde, öncelikle sözü edilen dosya bulunduğu yerden getirtilmeli, taşınmazın, gelir esası metoduna göre iptal kararının kesinleştiği tarih itibarıyla değeri tespit edilmeli, başlangıçta dava açılırken belirtilen değere dava tarihinden; kalan kısma ise ıslah tarihinden itibaren faiz hesaplanmalıdır.
    Kabule göre de; belirlenen tazminat değerinden davacıların miras paylarına göre alacakları paylar yanlış hesaplandığından mahkemece yukarıdaki esaslar doğrultusunda belirlenecek yeni değerden her bir mirasçının alacağı pay ayrı ayrı hesaplanmak suretiyle HMK 297. maddesi gereğince hüküm fıkrasında açıkça belirtilmelidir” gereğine değinilmiştir.
    Mahkemece bozma karına uyulmasının ardından yapılan yargılama sonunda, asıl dava bakımından 143.243,25.-TL"nin 130.000,00.-TL yönünden dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz 13.242,25.-TL yönünden ise 25/07/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, birleşen dava bakımından ise 477.477,50.-TL nin 475.495,00.-TL yönünden dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz 2.477,50.-TL yönünden ise 25/07/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara payları oranında verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili ile asıl ve birleşen dosya davacıları vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu kaydının mahkeme kararı ile iptal edilmesi nedeniyle 4721 sayılı TMK"nın 1007. maddesi uyarınca açılan tazminat davasıdır.
    Mahkemece bozma kararına uyulmuş ise de bozma gerekleri yerine getirilmemiştir.
    Şöyle ki; Dairenin 06/06/2016 tarih 2015/2514-2016/6314 sayılı bozma kararında dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptaline ilişkin ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/285 E. - 2009/38 K. sayılı dava dosyasının getirtilmesi ve taşınmazın gelir esası metoduna göre iptal kararının kesinleştiği tarihteki değerinin belirlenmesi gereğine değinilmiş ise de mahkemece ilgili dava dosyası getirtilmeksizin eldeki davayla ilgisi olmayan 2009/247 E. - 2010/126 K. sayılı dava dosyasında verilen karara ilişkin 29/08/2011 tarihli kesinleşme şerhi dosya arasına alınmak suretiyle, dava konusu taşınmazın 2011 tarihi itibariyle değerinin belirlenerek davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru görülmemiştir. Ayrıca bozma kararında asıl ve birleşen dosya davacıları yönünden her bir davacının miras hissesine göre alacağı payın ayrı ayrı hesaplanmak suretiyle HMK 297. madde kapsamında hüküm fıkrasında açıkça belirtilmesi gerektiğine işaret edilmiş ise de mahkemece bu hususa dikkat edilmeksizin davacıların toplam alacağı payın hükümde belirtilerek payları oranında davacılara verilmesine dair karar verilmiş olması da doğru görülmemiştir.
    Bu nedenle öncelikle mahkemece dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptaline ilişkin ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/285 E. - 2009/38 K. sayılı dava dosyasının ya da kesinleşme şerhli karar örneğinin getirtilerek kararın ne zaman kesinleştiği belirlenmeli, akabinde kesinleşme tarihi itibariyle çevrede yetiştirilen ürünlerin münavebesi, dekar başına ortalama verim, toptan satış fiyatı ve üretim maliyeti resmi verileri ilçe tarım müdürlüğünden getirtilerek çekişmeli taşınmazın sulu-kuru olup olmadığı, yerleşim alanına uzaklığı, iklim şartları, toprak ve topoğrafik yapısı ve bölgesindeki konumu gözetilerek, taşınmaz üzerinde meyve ağaçları varsa ağaçların cinsleri de dikkate alınmak suretiyle elde edilen verilere uygun
    biçimde değerlendirme yapılıp net gelir yöntemiyle değerlendirme tarihi olan iptal kararının kesinleştiği tarihteki gerçek değerinin hesaplattırılması, taşınmazın varsa mütemmim cüzleri, muhdesat ve sökülemeyen teferruatlarının değerleri bayındırlık birim fiyatları ve yıpranma oranları gözetilerek değerlendirme tarihine göre tespit ettirilmesi, bu şekilde taşınmazın zemin değeri, var ise üzerindeki mütemmim cüz, muhdesat ve sökülemeyen teferruatlarının değerleri esas alınarak asıl ve birleşen dosya davacılarının miras hisselerine isabet eden gerçek zararının ayrı ayrı belirtilecek şekilde saptanması ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırma sonucu yetersiz bilirkişi raporuna dayalı verilen karar usûl ve kanuna aykırıdır.
    Kabule göre de; mahkemece bozma kararı sonrasında hükme de esas alınan 30/01/2017 havale tarihli bilirkişi kurul raporunda belirlenen ve dava ve ıslah dilekçeleriyle talep edilen değer aşılmak suretiyle, talep edilenden fazla alacağın yanlış pay dağılımı yapılarak davacılara ödenmesine karar verilmiş olması da hükmün bozulmasını gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı ... vekili ile asıl ve birleşen dosya davacıları vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 12/02/2020 günü oy birliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi