3. Hukuk Dairesi 2020/10427 E. , 2021/6211 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, davalıdan ... ilçesi ... ada ... parselde yapılacak olan A-5 Blok, 72 numaralı daireyi, “.... Evleri Satış Sözleşmesi” ile satın aldığını, davalı tarafından verilen ilanlarda, sosyal alanların etrafı çevrili site içinde gösterildiğini, ancak yapılan araştırma sonucunda da bu sosyal tesislerin kamuya ait arazi içerisinde bulunduğunun anlaşıldığını, sözleşmenin gereği gibi ifa edilmediğini ve konutunun değer kaybettiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00TL değer kaybı bedeli ve tazminatın teslim tarihinden itibaren işleyecek değişken reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş olup 07.08.2012 havale tarihli ıslah dilekçesi ile talebini şimdilik 24.000,00TL olarak arttırmıştır.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verildiği 05.03.2014 tarihli hükmün, davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 13. Hukuk Dairesi"nin 21.05.2015 tarih, 2014/26577 E.- 2015/16240 K. sayılı ilamı ile; dava konusu olayda 4077 sayılı yasada düzenlenen “ayıplı ifa” değil “eksik ifa” söz konusu olup, davacının 10 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde satıcının sorumluluğuna gidebileceğinin kabul edilmesi gerektiği belirtilerek mahkemece işin esası incelenerek ve taraf delilleri değerlendirilerek hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiğinden bahisle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Bozma üzerine yeniden yapılan yargılama sonucunda mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 6.522,00-TL’nin teslim tarihinden itibaren değişken oranlardaki reeskont faizi işletilerek davalıdan alınarak davacıya iadesine,fazlaya dair taleplerin reddine karar verildiği 20.11.2018 tarihli hükmün, taraflarca temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 13. Hukuk Dairesi"nin 08.04.2019 tarih, 2019/976 E. -2019 /4633 K. sayılı ilamı ile; davalının tüm, davacının sair temyiz itirazlarının reddi gerektiği belirtilerek, dosya içeriğinden taahhüt edilen bu sosyal tesislerin tamamının mülkiyeti Ümraniye Belediyesi’ne ait 189 ada 14 parsel üzerinde inşa edildiğinin anlaşıldığı hususu ile Dairenin benzer uyuşmazlıklardaki emsal kararları da dikkate alınmak suretiyle bilirkişi raporları arasındaki çelişkiyi giderici, nedenlerini açıklayıcı, taraf, mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli rapor alınarak, sonucuna göre karar verilmesi gerektiği belirtilerek hükmün davacı yararına bozulmasına karar verilmiştir.
Bozma ilamına uyularak yapılan son yargılamada davanın kısmen kabulü ile; 1.000,00TL"nin dava tarihi olan 30.12.2010 tarihinden, 12.044,00TL"nin ise ıslah tarihi olan 06.08.2012 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin 10.956,00TL istemin reddine, karar verilmiş; hüküm süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Davacı, satın aldığı taşınmazdaki eksik işler nedeniyle taşınmazda oluşan değer kaybı bedelinin teslim tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte tahsilini istemiş; mahkemece, 1.000,00TL"nin dava tarihi olan 30.12.2010 tarihinden, 12.044,00TL"nin ise ıslah tarihi olan 06.08.2012 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş ise de eksik ifa nedeniyle oluşan değer kaybına ilişkin hükmedilen alacağa, teslim tarihinden itibaren faiz işletilmesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde dava ve ıslah tarihlerinden itibaren faiz uygulanmasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması HUMK"nun 438/7. maddesi gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacı tarafın sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle davacının, faiz başlangıç tarihine yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile, hüküm fıkrasının 1. bendinde yer alan "Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile 1.000,00 TL nin dava tarihi olan 30/12/2010 tarihinden 12.044,00 TL nin ise ıslah tarihi olan 06/08/2012 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine," ifadesinin hükümden çıkartılarak yerine "Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile 13.044,00TL"nin teslim tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine," ifadesinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 6100 sayılı HMK"nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nın 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 08/06/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.