8. Hukuk Dairesi 2015/9981 E. , 2015/18776 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 10. İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 21/03/2013
NUMARASI : 2012/843-2013/111
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki temyiz eden tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire"ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR
Davacı alacaklı, İstanbul Anadolu 20. İcra Müdürlüğü"nün 2012/ 1668 sayılı takip dosyasında alınan talimat uyarınca Kocaeli 1.İcra Müdürlüğü"nün 2012/ 324 sayılı dosyasında 21.6.2012 tarihinde yapılan ilk hacizde borçlunun borcu kabul etmesine karşın aynı adreste 28.9.2012 tarihinde yapılan hacizde 3.kişi lehine istihkak iddiasında bulunduğunu, hacizde borçluya ait belgeler bulunduğunu, haciz yapılan adresin borçlunun adresi olduğunu ileri sürerek, İİK"nun 99. maddesine dayalı olarak 3. kişinin istihkak iddiasının reddi ile tazminata karar verilmesini istemiştir.
Davalı borçlu ve davaya dahil edilen 3.kişi .. Mak. Enerji Müh. İnş. Otm. San. Tic. Ltd. Şti usulüne uygun dava dilekçesi tebliğine karşın duruşmalara katılmamış, cevap da vermemiştir.
Mahkemece toplanan delillere göre; haciz yapılan adresin ödeme emri tebligatı yapılan adres olduğunun ispat edilmesi gerektiği, ticaret sicil kayıtlarına göre haciz yapılan adresin davalı 3.kişi şirket ile dava dışı .. Müh. Şirketleri"nin adresi olduğu, borçlunun .. Müh.şirketinin yetkilisi olduğu, haciz yapılan adresin anılan şirketlere ait olması nedeni ile borçlu şirket yetkilisine ait evrakların bulunulabileceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, alacaklının İİK’nun 99. maddesine dayalı olarak açtığı 3. kişinin istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir.
İcra dosyasının incelenmesinde; dava konusu haczin "".. Sanayi Sitesi 9.Blok No:22 ../.." adresinde yapıldığı, bu adresin aynı zamanda takip adresi ve dayanak bonoda yazılı senet adresi olduğu anlaşılmaktadır. Her ne kadar, aynı adrese çıkartılan ödeme emri borçlunun adresten taşınmış olması nedeni ile bila ikmal iade edilmiş ise de, aynı adrese gönderilen dava dilekçesi bizzat borçluya tebliğ edilmiştir. Bundan ayrı, haciz sırasında borçlu hazır bulunduğu gibi borçluya ait çok sayıda belgeye de rastlanmıştır.
Tüm bu bilgiler ışığında; İİK"nun 97/a maddesindeki mülkiyet karinesinin borçlu dolayısıyla alacaklı yararına olduğunun kabulü gerekir. Bu sebeple, ispat yükü altında olan ve karinenin aksini her türlü delille kanıtlama olanağına sahip olan üçüncü kişinin delillerinin ispat yükünü karşılayıp karşılamadığının ve aleyhine olan karineyi çürütüp çürütemediğinin irdelenmesi gerekmektedir. Davalı 3.kişi şirket, iddiasını ispatlamaya yönelik herhangi bir delil dosyaya sunmadığı gibi ticaret sicil kayıtlarına göre 3.kişi şirketin borcun doğumundan sonra kurulduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca, davalı borçlu, haciz esnasında borcun şahsi borcu olduğunu iddia etmiş ise de; 20.000 TL meblağlı bononun borçlunun şahsi borcundan kaynaklandığına ilişkin kanaat oluşturacak bilgi ve belge de dosyada bulunmamaktadır. Bu nedenlerle, borçlu dolayısıyla alacaklı lehine olan karinenin aksi kesin ve inandırıcı delillerle ispat edilemediğinden, davanın kabulüne karar vermek gerekirken yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün İİK"nun 366 ve 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK"nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK"nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 24,30 TL peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 22.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.