Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/11676
Karar No: 2016/5388
Karar Tarihi: 28.03.2016

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2015/11676 Esas 2016/5388 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2015/11676 E.  ,  2016/5388 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    Davacılar murisinin, iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün, davacılar ile davalılardan...ve Yapı Endüstri San. Tic. A.Ş. vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

    K A R A R
    1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davacılar vekilinin tüm, davalı...ve Yapı Endüstri San. Tic. A.Ş. vekilinin ise aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
    2-Dava; 19.05.2006 tarihli iş kazasında vefat eden sigortalının eş ve çocuğunun maddi tazminat istemlerine ilişkindir.
    Mahkemece; davacı eş... (Alçın) için 5.314,28 TL, davacı çocuk ... için ise 82.842,21 TL net maddi tazminatın ölüm tarihi olan 05.06.2006 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine karar verilmiştir.
    Dosya kapsamından yargılama konusu zararlandırıcı olayın iş kazası olduğu, iş kazasının oluşumunda %75 oranında davalıların, %25 oranında ise davacılar yakını kazalının kusurlu olduğu, davacıların 31.01.2011 ve 28.11.2011 tarihlerinde aynı davalılar için aynı olaydan ötürü ve aynı nedenlerle farklı iki dava açtıkları ve bu davaların birleştirildiği, kazalı işçinin ücreti noktasında davacılar beyanı ve İnşaat Yapı İşçileri Derneğinin cevabı gözetilerek neticeye varıldığı anlaşılmaktadır.
    Dava açılması ile usul hukuku bakımından ortaya çıkan sonuçlardan birisi de derdestliktir. Aynı konuda, aynı taraflar arasında, aynı dava sebebine dayanılarak daha öncesinde bir dava açılmış ve bu dava görülmekte (derdest) ise aynı konunun yeniden bir dava konusu yapılması mümkün değildir(olumsuz dava şartı). Çünkü aynı konuda iki dava açılmasında davacının hukuken korunmaya layık bir menfaati yoktur. 1086 sayılı H.U.M.K. zamanında ilk itiraz olarak değerlendirilen bu husus(derdestlik) 6100 sayılı H.M.K."nın 114/1-ı hükmü ile dava şartı haline getirilmiştir.
    Bunun yanında iş kazalarından kaynaklanan maddi tazminat davalarında zararın belirlenmesi sırasında ilke olarak öncelikle tazminat hesabını doğrudan etkileyecek olan kazalı sigortalının gerçek ücretinin açıkça ortaya konulması gerekmektedir. Gerçek ücretin ise işçinin imzasının bulunduğu ücret tediye bordrolarından saptanacağı, işçinin imzasının bulunmadığı iş yeri ve sigorta kayıtlarının nazara alınamayacağı, işçinin imzasının bulunduğu ücret tediye bordrolarının bulunmaması durumunda işçinin yaşı, kıdemi, mesleki durumu dikkate alınarak, emsal işi yapan işçilerin aldığı ücret göz önünde tutularak belirlenmesi gerektiği, Dairemizin giderek Yargıtay"ın yerleşmiş görüşlerindendir.

    Somut olaya geldiğimizde; aynı konuda, aynı taraflar arasında ve aynı dava sebebine dayanılarak daha öncesinde 31.01.2011 tarihli davanın açıldığı ve bu dava görülmekte iken bu kez 28.11.2011 tarihli ikinci davanın açıldığı tartışmasızdır. Yukarıda açıklandığı üzere 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK"nın 114/1-ı maddesinde “derdestlik” dava şartları arasında düzenlenmiş olup aynı yasanın 115/1 maddesine göre göre mahkeme dava şartlarının mevcut olup olmadığını yargılamanın her aşamasında kendiliğinden araştırmak durumundadır. Halin böyle olmasına göre eldeki davada davacılarca açılan 28.11.2011 tarihli ikinci davanın 6100 sayılı HMK"nın 115/2 maddesi gözetilerek derdestlik nedeniyle usulden reddinin gerektiği açık olup karar yerinde bu hususun göz ardı edilmesi doğru olmamıştır.
    Bunun yanında davacıların maddi zararlarının belirlenmesi sırasında kazalı işçinin asgari ücretin yaklaşık 3.15 katı civarında ücret altığı varsayımı ile neticeye varıldığı anlaşılmaktadır. Yukarıda değinildiği üzere iş kazasından kaynaklanan tazminat davalarında hesaplamanın kazalı işçinin gerçek ücreti ile yapılması gerekir. Gerçek ücretin eldeki davadaki gibi tartışmalı olduğu durumlarda ise işçinin yaşı, kıdemi, mesleki durumu dikkate alınarak emsal işi yapan işçilerin aldığı ücretin araştırılması ile neticeye varılması gerekmektedir. İnceleme konusu dosyada ise böyle bir araştırma içerisine girilmeden eksik inceleme ile neticeye varılmıştır.
    Mahkemece bu maddi ve hukuki olgulara aykırı biçimde yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    Yapılacak iş, davacıların açtığı 28.11.2011 tarihli ikinci dava bakımından “davanın HMK"nın 115/2 maddesi gözetilerek derdestlik nedeniyle usulden reddine” karar vermek, açılan 31.01.2011 tarihli dava bakımından ise kazalı işçinin yaptığı işe göre (inşaat kalıpcılığı) bu nitelikteki birinin asgari ücret ile çalışmayacağı da kabul edilerek, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, TUİK ve ilgili meslek kuruluşlarından bilinen devrede kazalının alabileceği ücretleri sormak, yine benzer iş yerlerinde çalışan ve emsal işi yapanların ücretlerini araştırmak. Böylelikle kazalı işçinin gerçek ücretini tereddütsüz olarak belirleyerek belirlenen bu gerçek ücrete göre davacıların maddi zararını yeniden hesaplamak, tüm delilleri ve özellikle ilk kararın yalnızca davalı...ve Yapı Endüstri San. Tic. A.Ş. lehine bozulup bu noktada bu davalı şirket yararına oluşan usuli kazanılmış hak durumunu da bir arada gözeterek sonucuna varmaktan ibarettir.
    O halde, davalı...ve Yapı Endüstri San. Tic. A.Ş. vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.
    SONUÇ: Kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan ...ve Yapı Endüstri San. Tic. A.Ş. iadesine, aşağıda yazılı temyiz harcının davacılara yükletilmesine, 28.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi