20. Hukuk Dairesi 2015/14535 E. , 2017/3613 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ... Yönetimi dava dilekçesiyle; .... köyünde 185 nolu Orman Kadastro Komisyonu tarafından 6831 sayılı Kanunun 3302 sayılı Kanunla değişik 2/B çalışmalarının yapıldığını, sonuçlarının 19/11/2012 tarihinde askıya çıkarıldığını, yapılan çalışmalar sırasında 31 sayılı 2/B parselinde yer alan taşınmazın davalı ... adına orman sınırları dışına çıkarıldığını, dava edilen yerin sulh ceza mahkemesinin kararı ile Orman Yönetimine ait olduğunun belirlendiğini, yapılan incelemede dava konusu taşınmazın 6831 sayılı Orman Kanununun 2/B maddesinde belirtilen şartları taşımadığını, 31/12/1981 tarihi öncesinde bilim ve fen bakımından orman niteliğini yitiren yerlerden olmadığını ileri sürerek 185 numaralı Orman Kadastro Komisyonunca çekişmeli parselle ilgili olarak yapılan 2/B tesbitinin iptali ve taşınmazın orman niteliğinde Hazine adına tapuya tescilini istemiştir.
Mahkemece; çekişmeli yer hakkında kullanım kadastrosuna yönelik tesbit tutanağı düzenlenmediği, daha önce yapılan kadastro çalışmalarında da tescil harici bırakılan yer olduğu gerekçesiyle dava dilekçesinin görev yönünden reddi ile mahkemenin görevsizliğine, talep halinde dosyanın asliye hukuk mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi ve dahili davalı Hazine tarafından temyiz edilmiş, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 20.03.2014 tarih 2014/1142-3240 sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında: ""İncelenen dosya kapsamına göre mahkemenin değerlendirmesi yerinde değildir. Şöyle ki; ...köyünde 2012 yılında evvelce sınırlaması yapılmış ormanlarda 6831 sayılı Kanunun 3302 sayılı Kanunla değişik 2/B madde uygulaması çalışmalarının yapıldığı, bu çalışmaların 19.11.2012 tarihinde bir aylık ilâna çıkarıldığı, Orman Yönetimi tarafından Beyerli Köyü 31 nolu 2/B parselinde yer alan taşınmazın davalı ... adına orman sınırları dışına çıkarıldığı, oysa bu yerin 6831 sayılı Orman Kanununun 2/B maddesinde belirtilen şartları taşımadığı ileri sürülerek, Hazine ve ilgilisine karşı askı ilân süresi içinde dava açıldığı anlaşılmaktadır. Dava, 2/B uygulamasına ilân süresi içinde itiraz olduğuna göre, çekişmeli taşınmazın 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi koşullarını taşıyıp taşımadığını belirleme görevi aynı Kanunun 11. maddesi hükmü gereğince kadastro mahkemesine aittir. Bu nedenle; mahkemece, işin esasının incelenmesi gerekirken yazılı gerekçelerle dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiş olması usûl ve kanuna aykırı olup bozma nedenidir. Kabule göre de; Hazine davaya dahil edildiği halde karar başlığında gösterilmemiş olması doğru değildir"" gereğine değinilmiştir.
Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra, 2/B uygulamasının iptali yönünden davanın reddine, tescil talebi yönündense görevsizlik kararı verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 2/B madde uygulamasına itiraz ve tescile ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede ilk kez 1970 yılında yapılıp sonuçları 02/10/1980 tarihinde ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu ile daha sonra 2012 yılında evvelce sınırlaması yapılmış ormanlarda aplikasyon ile evvelce sınırlaması yapılmış olup da herhangi bir nedenle orman sınırları dışında kalmış ormanlarda orman kadastrosu ve tüm bu ormanlarda 3302 sayılı Kanunla değişik 2/B uygulamaları yapılmıştır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazın 31.12.1981 tarihinden önce bilim ve fen bakımından orman niteliğini yitirdiği ve 2/B madde koşullarını taşıyan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 25.04.2016 gününde oy birliği ile karar verildi.