Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/433
Karar No: 2017/3624

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/433 Esas 2017/3624 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2017/433 E.  ,  2017/3624 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda kurulan hükmün Yargıtay"ca duruşmalı olarak incelenmesi davacı ... Koop. vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 25/04/2017 günü için yapılan tebligat üzerine, temyiz eden davacı vekili Av. ..., ... Yönetim Kurulu Başkanı ... ve davalı ... vekili Av. ... geldiler, başka gelen olmadı, açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı vekili 31/07/2014 tarihli dava dilekçesi ile davacı adına kayıtlı ... ilçesi, ... köyü 250 ada 14 parsel sayılı taşınmazın, ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/178 - 465 sayılı kararıyla kesinleşen ... sınırları içinde kaldığı gerekçesiyle tapusunun iptaline, ... niteliğiyle ... adına tesciline karar verildiğini ve hükmün kesinleştiğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 1000,00.-TL tazminatın, tapu iptal kararının kesinleştiği tarihten itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesini talep etmiş; 01/10/2015 tarihli ıslah dilekçesi ile tazminat miktarını 60.275,60.-TL’ye yükselterek, tapu kaydının iptaline ilişkin mahkeme kararının kesinleştiği tarihten itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
    Mahkemece, davanın kabulü ile 60,275,60.-TL"nin 06/02/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı vekilleri tarafından temyiz edilmekle bozulmuştur.
    Hükmüne uyulan Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 17/05/2016 gün ve 2016/1471 - 5560 sayılı bozma kararı özetle; "...Taraflardan her biri, yapmış olduğu usûl işlemlerini kısmen veya tamamen ıslah edebilir. Ancak, ıslah işlemi harca tâbi bir işlem olup; ıslah edilen husus, değer artırımı ise nispi tarifeye göre, değilse maktuen harç yatırılmalıdır. Davalı taraf harçtan muaf olsa dahi ıslah harcının alınması gerekir.
    492 sayılı Harçlar Kanununun 32. maddesinin birinci cümlesinde “Yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemler yapılmaz” hükmü yer almaktadır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 24.12.2013 gün ve 2013/21-445 E. - 2013/1625 K. sayılı kararında da bu görüş benimsenmiştir.
    Somut olayda, ıslah harcının yatırılmadığı anlaşılmaktadır. Buna göre mahkemece, ıslah harcını tamamlamak üzere davacıya süre verilip, harç tamamlanırsa ıslah edilen değer üzerinden; aksi halde dava dilekçesinde gösterilen değer üzerinden karar verilmesi gerekirken, harcı yatırılmayan ıslah beyanına değer verilerek yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırıdır." şeklindedir.
    Mahkemece, bozma kararına uyulduktan ve ıslah harcı tamamlandıktan sonra, davanın kabulü ile 60.275,60.-TL"nin 06/02/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, tapu kaydının mahkeme kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uğranılan zararın, 4721 sayılı TMK"nın 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir.
    İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman bilirkişi kurul raporuyla çekişmeli taşınmazın imarlı arsa niteliğinde olduğu belirlenip, emsal araştırması ve kıyaslaması yapılmak suretiyle değer belirlenmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır.
    Ancak; mahkemece hükmolunan tazminatın 06.02.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
    Oysa ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesince tapu kaydının iptali, ... niteliği ile ... adına tescil ve davalı tarafın el atmasının önlenmesi yönünde verilen 2012/178 - 465 sayılı kararın, dairece tapu iptali kararı yönünden onandığı ve 10.09.2013 tarihinde kesinleştiği, el atmanın önlenmesi kararı yönünden bozulduğu, mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra, dosyanın yeni esasa kaydedilerek, 2013/544 - 522 esas numarasını aldığı, elatmanın önlenmesi isteminin reddi yolunda karar verildikten sonra, bu kararın 06.02.2014 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. Dolayısıyla mahkemece faiz başlangıç tarihi olarak tapu iptali yönünden verilen ilk kararın kesinleşme tarihi olan 10.09.2013 tarihinin esas alınması gerekirken, sonraki dosyanın kesinleşme tarihi olan 06.02.2014 tarihinden itibaren faiz hesaplanmasına karar verilmiş olması doğru değil ise de bu yanılgının giderilmesi hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple, hüküm fıkrasında yer alan "...06.02.2014 tarihinden..." ibaresi hükümden çıkarılarak, yerine "...10.09.2013 tarihinden..." ibaresi yazılmak suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı HMK"nın 370/2 maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, temyiz incelemesinin duruşmalı yapılması nedeniyle Yargıtaydaki duruşma tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre takdir edilen 1480,00.- TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekil ile temsil ettiren davacıya verilmesine, temyiz harcının istek halinde iadesine 25/04/2017 günü oybirliği ile karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi