Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/2750
Karar No: 2016/5719
Karar Tarihi: 31.03.2016

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2016/2750 Esas 2016/5719 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2016/2750 E.  ,  2016/5719 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVACILAR : ............. vs. Vek. Av. ...
DAVALI-Karşı Davacı: .... Vek. Av. ...
DAVACI-Karşı Davalı: ... Vek. Av. ...
K. DAVALILAR :1- ...
2- ...

Davacılar murisinin iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine,
Davalı -Karşı Davacı .... Trafik kazası sonucu şirketin aracını kullanılmaz hale gelmesi nedeniyle zararın tahsiline karar verilmesini istemişlerdir.
Mahkeme bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, her iki davanında kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davacılardan ............ vs. İle ... vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
1- Dosyadaki yazılara, hükmün uyulan önceki Yargıtay bozma kararına uygun biçimde verilmiş olmasına, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin yeniden incelenmesine hukukça ve yasaca cevaz bulunmamasına göre, davalı ... vekilinin tüm, davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
2- a- Dava, sigortalının iş kazası sonucu vefatı nedeniyle yakınlarının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, davacıların davalı-karşı davacı şirkete yönelik maddi manevi tazminat davalarının ayrı ayrı reddine, davacılar ........ ve .........."ın dava görülmekteyken vefat etmeleri nedeni ile destekten yoksun kalmaya dayalı maddi tazminat ile manevi tazminat talepli davalarının şahısa bağlı haklar olduğu gözetilerek davanın konusuz kaldığından hüküm kurulmasına yer olmadığına, .........."ın mirasçısı olarak davaya davacı sıfatı ile devam eden ........"ın maddi ve manevi tazminat talebinin reddine, davacı ... "nın mirasçıları olarak davaya devam eden ......., ...... ve ........"nın maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine, davacı ... "ın manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile ......... TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 08/04/2003 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, davalı ..."den alınarak davacıya ödenmesine, davalı - karşı davacı ... "nin davalılar ... ve araç malikleri ... ve ..."a karşı açtığı davanın kısmen kabulü ile 23.595,00 TL tazminatın davalı ... ve karşı davalılar ... ile ..."dan 23/10/2003 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davalı - karşı davacı ..."ye ödenmesine, karar verilmiştir.
Manevi tazminat davası şahsa sıkı sıkıya bağlı haklardandır. Mutlaka hak sahibi kişi tarafından kullanılması gerekir, temsilci tarafından kullanılamaz, başkalarına devredilemez, miras yolu ile geçemez ancak bu hak bir kez kullanıldıktan sonra artık mirasçılara intikal edecektir.
Somut olayda iş kazasında vefat eden sigortalının anne, baba ve kardeşi ...... dava açmakla bu haklarını kullanmışlardır ve mirasçıları davayı takip etmişlerdir. Bu halde davacı anne baba ve kardeş ....... manevi tazminat haklarını hiç kullanmamışçasına hüküm kurulmasına yer olmadığına ve mirasçıları yönünden reddine karar vermek isabetsiz olmuştur.
Yapılacak iş yargılama sırasında vefat eden davacıların davayı takip eden mirasçıları yönünden uygun bir miktar tazminata hükmetmekten ibarettir.
b- Sigortalının 08.04.2013 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu vefat ettiği olayda, davalı ..."in % 100 oranında kusurlu olduğu dosya içeriğinden anlaşılmaktadır.
Gerek mülga B.K"nun 47 ve gerekse yürürlükteki 6098 sayılı T.B.K’nun 56. maddesinde hakimin bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi zarar adı ile ödenmesine karar verebileceği öngörülmüştür. Hakimin olayın özelliklerini göz önünde tutarak manevi zarar adı ile zarar görene verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 26.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları tarafların sosyal ve ekonomik durumları paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu olayın ağırlığı davacının sürekli iş göremezlik oranı, işçinin yaşı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması, hükmedilecek tutarın manevi tatmin duygusu yanında caydırıcılık uyandıran oranda olması gerektiği de söz götürmez.
Bu ilkeler gözetildiğinde davacı kardeş ...... yararına hükmedilen ....... TL manevi tazminat azdır.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davacılar vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davacılara iadesine, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edenlerden davalı ..."e yükletilmesine
31/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi. Başkan








Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi