Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/15113
Karar No: 2014/1252
Karar Tarihi: 30.01.2014

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2013/15113 Esas 2014/1252 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2013/15113 E.  ,  2014/1252 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İZMİR 8. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 22/04/2013
    NUMARASI : 2008/382-2013/235

    Taraflar arasında görülen tazminat davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Davacı vekili dilekçesinde; davacıları murisi O.. K.. "nın davalı T..Mak.San. ve Tic.AŞ."nin yetkili servisi olan şirketin yetkilisi olduğu, davalılardan M.. Isı Ltd.Şti. yetkilisinin kurulumunu yaptığı kalorifer kazanının ilk çalıştırmasını yapmak üzere gittiği evdeki restorasyon işlerinin davalı Mimar D.. A.. tarafından üstlenildiğini, tadilatın onun gözetiminde yapıldığını, murisin kazan tesisatını çalıştırırken gaz sıkışması neticesinde meydana gelen patlama sonucu tedavi gördüğü hastanede 23.08.2004 tarihinde öldüğünü, olay nedeniyle Asliye Ceza Mahkemesinde dava açıldığını, davalılardan Derya"nın BK"nun 55.maddesine göre kusursuz, multiyer firmasının, yetkilisinin ağır ihmal ve kusuru nedeniyle, Termodinamik firmasının ise adam çalıştıranın kusursuz sorumluğu mevcut olduğunu belirterek; 10.000 TL (ıslah dilekçesi ile davacılardan Ayşe için 65.635,99 TL) destekten yoksun kalma tazminatı ile her bir davacı için 5.000"er TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren faiziyle tahsilini talep etmiştir.
    Davalı T.. Mak. San. ve Tic. AŞ. vekili cevabında; müteveffanın konusunda uzman bir makina mühendisi olduğunu, davalı şirketin tali bayiiliğini alarak kurduğu şirket vasıtasıyla iş yaptığını, kendisine diğer servislerle birlikte gerekli eğitimi verdiklerini, bilgisinin tam olduğunu belirterek davanın reddini dilemiştir.
    Davalı M.. Isı Ltd. Şti. vekili cevabında; ceza davasının kesinleşmesinin beklenmesini, ölenin kusurlu olduğunu, ayrıca gaz tedarikçisi firmanın da sorumluluğu bulunduğunu belirterek, davanın reddini dilemiştir.
    Davalı Derya vekili cevabında, sorumluluğu bulunmadığından davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece; davalılardan D.. A.. ve T.. Mak. San. Ve Tic. San. AŞ. hakkındaki davanın reddine karar verilmiştir. Davalı M.. Isı Ltd. Şti. hakkındaki davanın kısmen kabulü ile; A.. K.. için 1.797,63 TL, H.. K.. için 369,55 TL maddi tazminatın ve davacıların her biri için 5000"er TL manevi tazminatın 30.07.2004 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte tahsiline, davacı C.. K.."nın maddi tazminat talebinin tümüyle, diğer davacıların fazlaya ilişkin taleplerinin reddine karar verilmiştir.
    Hükmü, davacılar vekili temyiz etmektedir.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.
    Ancak, davacılar vekili alınan hesap raporu üzerine 07.05.2012 tarihli ıslah dilekçesi ile ölenin eşi davacılardan A.. K.. için destekten yoksun kalma tazminatını 65.635,79 TL"ye çıkartmıştır. Mahkemece, davalı M.. firması vekilinin süresinde zamanaşımı def"inde bulunduğu kazanın meydana geldiği 30.07.2004 tarihinden ıslah dilekçesinin verildiği 07.05.2012 tarihine kadar zamanaşımı süresinin dolduğu, kesinleşmiş ceza mahkemesi kararında Multiyer firması yetkilisinin 765 sayılı TCK"nun 455/1-son maddesinden cezalandırıldığı, 102/4 ve 104/2.maddelerine göre 5 yıl olan ceza zamanaşımı süresinin 30.07.2009 tarihinde (ölüm tarihine göre 23.08.2009 tarihinde) dolduğu gerekçesiyle, ıslah edilen miktar dikkate alınmamıştır.
    Tazminata konu eylem aynı zamanda suç teşkil ediyorsa zamanaşımı süresi, Borçlar Kanununun 60/2 maddesi uyarınca ceza zamanaşımı süresidir.
    Davaya konu olay neticesinde ölüm 23.08.2009 tarihinde gerçekleşmiş, Çeşme Asliye Ceza Mahkemesinin 19.09.2011 tarihinde kesinleşen kararı ile; kazanın oluşumunda Multiyer firma yetkilisi Fahri Kanbal"ın 2/8, davacıların murisinin 6/8 oranında kusurlu bulunmakla, Multiyer firma yetkilisi Fahri Kanbal"ın TCK 455/1-son maddesi uyarınca cezalandırılmasına, Termodinamik firma yetkilisi Yıldız Gülmez ve Derya Süleyman"ın beraatlerine karar verilmiştir. Davacı Ayşe ve Cihan ceza davasına müdahil olmuşlar, mahkemece hukuk mahkemesinde dava açmakta muhtariyetlerine karar verilmiştir.
    Bu durum karşısında; Ceza Mahkemesinin mahkumiyet kararının 19.09.2011 tarihinde kesinleştiği, ıslahın ise 07.05.2012 tarihinde yapıldığı gözönüne alındığında olayda mülga 765 sayılı Türk Ceza Kanununun 102/4.maddesi gereğince, 5 yıllık uzamış ceza zamanışımı süresinin uygulanması gerektiği açıktır.
    Bu gibi durumlarda bütün sorun BK"nun 60/1 maddesinde öngörülen 1 yıllık hukuk zamanaşımı süresinin hangi tarihten itibaren işlemeye başlayacağıdır.
    Somut olayda, ceza davası derdest olduğu sürece, hukuk mahkemesinde açılmış olan tazminat davası hakkında da, zamanaşımı süresi işlemeyecek, bununla birlikte, olay tarihi dikkate alınarak, firma yetkilisi F.. K.. 765 sayılı TCK"nun 455/1-son maddesince cezalandığından hukuk davasında uygulanması gereken 5 yıllık uzamış ceza zamanaşımı süresi dolduktan sonra ceza mahkemesi kararı kesinleştiğinden, bu kararın kesinleştiği tarihten itibaren, BK"nun 60/1.maddesindeki 1 yıllık ceza zamanışımı süresi içinde dava açılabilecektir. Diğer deyişle, bu durumda ceza mahkemesi kararı kesinleştikten sonra artık 5 yıllık uzamış ceza zamanaşımı süresi uygulanmayacak, Borçlar Kanununun ilgili hükmü devreye girecektir. (07.12.1955 gün ve 17/26 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı ve HGK"nun 22.02.2011 gün ve 2011/4-640-2012/89 sayılı kararı)
    O halde, ceza davasının kesinleştiği tarihin, BK"nun 60/1 maddesinde düzenlenmiş olan, 1 yıllık zamanaşımı süresinin başlangıç tarihi olarak alınması gerekir.
    Olayımızdan, ceza davası kesinleştikten (19.09.2011) sonraki 1 yıl içinde (07.05.2012) tarihinde ıslah yapılmakla ıslahla artırılan kısım için zamanaşımı süresinin geçtiğinden sözedilemez.
    Mahkemece belirtilen hususlar dikkate alınmaksızın ıslahla artırılan kısım yönünden zamanaşımının dolmadığı gözetilmeden red kararı verilmesi doğru görülmemiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 30.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi