10. Ceza Dairesi 2018/3579 E. , 2018/5686 K.
"İçtihat Metni"İtirazla İlgili Mahkeme Kararı : Ağır Ceza Mahkemesi"nin 15.10.2014 tarihli 2014/177 esas ve 2014/316 Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
İtiraz yazısı ile dava dosyası incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A) KONUYLA İLGİLİ BİLGİLER
Sanık ... hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı (CMK. 250. madde ile görevli) tarafından uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan 5237 sayılı TCK"nın 220/2, 188/3-4-5, 53, 54, 58, 63 maddeleri gereğince cezalandırılması talebiyle açılan davada, İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 15.10.2014 tarihli 2014/177 esas ve 2014/316 karar sayılı kararı ile adı geçenin 5237 sayılı TCK"nın 188/3-4, 62, 52/2, 52/4, 53/1-2-3, 63, 58/9, 54. maddeleri uyarınca neticeten 11 yıl 3 ay hapis ve 4.500 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ve hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmiştir.
Bu karar süresi içinde sanık müdafii tarafından temyiz edildiğinden, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın hükmün onanması düşünceli tebliğnamesi ile dosya Dairemize gönderilmiştir.
Dairemizin 01.03.2018 tarihli 2017/2725 esas ve 2018/2188 karar sayılı kararı ile İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 15.10.2014 tarihli 2014/177 esas ve 2014/316 karar sayılı kararının oybirliğiyle onanmasına karar verilmiştir.
B) İTİRAZ NEDENLERİ:
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın itiraz yazısında özetle; "5237 sayılı TCK"nın 58/9. maddesinin, örgüt mensubu suçlu hakkında mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına hükmünü içeren ve örgüt mensubu suçlu hakkındaki mahkumiyetin kanuni sonucu olarak uygulanan infaza ilişkin bir düzenlemedir. Aynı Yasanın “Tanımlar” başlıklı 6/1-j maddesine göre ""örgüt mensubu suçlu"" deyiminden ""bir suç örgütünü kuran, yöneten, örgüte katılan veya örgüt adına diğerleriyle birlikte veya tek başına suç işleyen kişinin"" anlaşılacağı belirtilmiştir. 5237 sayılı TCK’nın 220. maddesi kapsamındaki suç işlemek amacıyla kurulmuş bir örgütün üyesi olanlar hakkında, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 107/4. maddesinde gösterilen koşullu salıverilme süresi ve aynı maddede düzenlenen infaz rejiminin uygulanacağı dikkate alındığında; Bu nedenle suç örgütünün hiyerarşik yapısına dahil olmayan adı geçen sanık hakkında, yerel mahkemenin 5237 sayılı Kanun’un 58/9. maddesini uygulaması hukuka aykırıdır.
Bu nedenle, sanık hakkında tayin olunan cezaların koşulları oluşmadığı halde 5237 sayılı TCK’nun 58/9. maddesi gereğince mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmesi nedeniyle yerel mahkeme hükmünün bozulmasına, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden tekerrür uygulamasına ilişkin düzenlemenin karardan çıkartılması suretiyle hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermesi yerine, yazılı şekilde hükmün onanmasına karar verilmiş olmasında isabet görülmemiştir." denilerek Dairemizin onama kararının kaldırılması ve yerel mahkeme hükmünün, TCK"nın 58/9. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkarılması suretiyle düzeltilerek onanması istenilmiştir.
C) İTİRAZIN VE KONUNUN İRDELENMESİ:
Sanık hakkında, İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 15.10.2014 tarihli 2014/177 esas ve 2014/316 karar sayılı kararı ile suç işlemek amacıyla kurulan örgüte yardım etme suçundan beraat hükmü kurulması nedeniyle TCK"nın 58/9. maddesinin uygulanamayacağı anlaşıldığından, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın itirazının kabulüne karar vermek gerekmiştir.
D) KARAR: Açıklanan nedenlerle;
a) Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın İTİRAZININ YERİNDE OLDUĞUNA,
b)Dairemizin 01.03.2018 tarihli 2017/2725 esas ve 2018/2188 karar sayılı ONAMA KARARININ KALDIRILMASINA,
c) Sanık hakkındaki hükmün incelenmesinde:
Sanık hakkında TCK"nın 188. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 12 yıl hapis ve 1600 gün olarak belirlenen temel cezadan TCK"nın 188. maddesinin 4. fıkrası uyarınca artırım yapılırken "18 yıl hapis ve 2400 gün" adli para cezasına hükmolunması gerekirken "22 yıl 6 ay hapis ve 3000 gün" adli para cezasına hükmolunması ve TCK"nın 62. maddesi uyarınca indirim yapılıp, TCK"nın 52/2 maddesi uyarınca gün para cezasının günlüğü 20 TL"den adli para cezasına çevrilmesi ile sonuç cezanın "15 yıl hapis ve 40.000 TL adli para" yerine "18 yıl 9 ay hapis ve 50.000 TL adli para" olarak belirlenmesi hatalı ise de, sanığın kazanılmış hakları esas alınarak sonuç cezanın 11 yıl 3 ay hapis ve 4.500 TL adli para cezası olarak belirlenmiş olması nedeniyle, sonuca etkili olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile eleştiri ve aşağıda belirtilenin dışında yaptırımların doğru olarak belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanık hakkında, suç işlemek amacıyla kurulan örgüte yardım etme suçundan beraat hükmü kurulduğu gözetilmeden, TCK"nın 58. maddesinin 9. fıkrasının uygulanması
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan CMUK"nın 321. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA; ancak bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun‘un 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasından, sanık hakkında TCK"nın 58. maddesinin 9. fıkrasının uygulanmasına ilişkin bölümün çıkarılması suretiyle, hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 11/07/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.