3. Hukuk Dairesi 2013/17160 E. , 2014/1338 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen sebepsiz zenginleşme davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacı vekili dilekçesinde; müvekkili şirket ile davalı ... arasında 31/12/1996 tanzim tarihli tanzim tarihli ... ili merkez .... Mahallesi .... mevkiinde kain tapunun 2871 ada 1 ve 2 nolu parsellerinde kayıtlı toplamda 11950 m2 yüzölçümlü taşınmazın satışına yönelik sözleşme akdedildiğini, müvekkili şirketin sözleşme gereği bedelin %20"si alan 908.200.000 lirayı peşin geri kalan 3.632.800.000 lirayı ise eşit taksitle ödediğini, davalı ... sözleşmenin gereğini yapmayarak söz konusu taşınmazları müvekkili şirkete vermediğini, aynı şekilde Organize Sanayi Bölgesi Müdürlüğünün sözleşme konusu ... 1.Noterliğinin 08855 yevmiye nolu ve 16/11/2012 tarihli ihtarname gönderildiğini, davalı ... Müdürlüğünün sözleşme konusu taşınmazların tapuda devir borcunu yerine getirmediğini bir yönetim aidatıda ve su kullanım bedeli adı altında taleplerde bulunduğunu ve müvekkili şirketten bunları tahsil ettiğini tüm bu gelişmelerden sonra davalı ... sözleşme konusu taşınmazları 01.07.2009 tarihinde ...... ve Tic.A.Ş."ye tapuda devrettiğini ve müvekkili şirketin üzerine düşen tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini belirterek davanın kabulü ile şirketin satış sözleşmesine istinaden ödemiş olduğu 4.541,00 TL"nin ilk ödeme tarihi olan 31/12/1996 tarihindeki alım gücüne ulaştırılarak fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile 5.500 TL"nin davalıdan tahsiline, haksız iktisap tarihi olan 01/07/2009 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizin davalıdan tahsiline, davalı ... Müdürlüğünden belge makbuzlarından anlaşılacağı üzere yönetim aidat ve su kullanım bedeli adı altında toplamda 4.500 TL ödeme tarihinden günümüze kadar işleyecek olan ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve duruşmadaki beyanında; zaman aşımı nedeni ile davanın reddini talep etmiştir.
Yerel mahkemece yapılan yargılama sonucunda; "...davacının sebepsiz zenginleşme hükümleri çerçevesinde açmış olduğu dava ile davalıya yaptığı ödemelerin iadesini talep ettiği, 818 Sayılı Borçlar Kanununun 66.maddesinde; "Haksız surette mal iktisabından dolayı ikame olunacak dava, mutazarrır olan tarafın verdiğini istirdada hakkı olduğuna ıttılaı tarihinden itibaren bir sene müruriyle ve her halde bu hakkın doğduğu tarihten itibaren on senenin müruriyle sakıt olur..." düzenlemesinin getirildiği yine 6082 Sayılı Yasanın 82. maddesinde; "Sebepsiz zenginleşmeden doğan istem hakkı, hak sahibinin geri isteme hakkı olduğunu öğrendiği tarihten başlayarak iki yılın ve her hâlde zenginleşmenin gerçekleştiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar." hükmünün düzenlendiği, somut davada davacının taşınmazın devir tarihi olan 2009 yılından sonra olacak şekilde herhangi bir ödemesinin bulunmadığı, bu hali ile sebepsiz zenginleşmeden doğan istem hakkını öğrendiği tarihten itibaren kanunun aradığı süreyi geçirdikten sonra talep etmiş olduğu anlaşılmakla açılan davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir. somut davada davacının taşınmazın devir tarihi olan 2009 yılından sonra olacak şekilde herhangi bir ödemesinin bulunmadığı, bu hali ile sebepsiz zenginleşmeden doğan istem hakkını öğrendiği tarihten itibaren kanunun aradığı süreyi geçirdikten sonra talep etmiş olduğu anlaşılmakla..." gerekçesiyle açılan davanın zamanaşımı nedeniyle reddine hükmolunmuş, karar davacı vekilince temyiz olunmuştur .
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı deliller ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
Tapulu taşınmazın satışına ilişkin sözleşme resmi biçimde yapılmadığından hukuken geçersizdir (MK md.706, BK md 213, Tapu kanunu md 26 ve Noterlik Kanunu md 60). O nedenle, geçerli sözleşmelerde olduğu gibi taraflarına hak ve borç doğurmaz. Bu durumda, taraflar verdiklerini haksız iktisap kuralları gereğince geri isteyebilirler. Haricen taşınmaz satışına ilişkin sözleşmelerde, 07.06.1939 tarih ve 1936/31 Esas 1939/47 Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere, Borçlar Kanunun 61 ve 66.maddelerindeki zaman aşımı uygulanmaz. Aynı kanunun 125.maddesindeki 10 yıllık zamanaşımı uygulanır. Taraflar arasında harici de olsa bir sözleşme olduğundan BK 125.maddesine göre 10 yıllık zamanaşımına tabidir.
Taraflar arasında haricen aktolunan gayrimenkul satış sözleşmesinin 31.12.1996 Tarihli olduğu, davanın ise 07.12.2012"de açıldığı nazara alınarak; sonuç itibariyle zamanaşımı nedeniyle davanın reddine davacı tarafından temyiz olunan hükmün gerekçesinin değiştirilerek ve düzeltilerek ONANMASINA, 0.90 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 30.01.2014 günü oybirliğiyle karar verildi.