
Esas No: 2011/29061
Karar No: 2012/13647
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2011/29061 Esas 2012/13647 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı vekili tarafından borçlu ... Ltd. Şti. hakkında 1 adet çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsuz haciz yolu ile icra takibi yapıldığı, örnek 10 nolu ödeme emri tebliği üzerine borçlu şirket vekilince icra mahkemesine başvurularak imza itirazı nedeniyle takibinin iptalinin talep edildiği anlaşılmıştır.
Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takipte borçlu, dayanak çekteki imzaya itiraz etmiştir. İİK"nun 170/3.maddesinde; "İcra mahkemesi 68/a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapacağı inceleme sonunda inkar edilen imzanın borçluya ait olmadığına kanaat getirirse itirazın kabulüne karar verir" düzenlemesine yer verilmiş olmakla, senetteki imzanın borçluya ait olduğunu ispat külfeti, senet elinde olup takibe başlayan ve imzanın borçluya ait olduğunu iddia eden alacaklıya aittir (HGK.nun 26.4.2006 tarih 2006/12-259 E, 2006/231 K sayılı kararı). Bu konuda borçluya süre verilerek sonuca gidilemez.
Somut olayda, icra mahkemesince, 16.06.2011 tarihli tensip zaptında ve 23.08.2011 tarihli duruşmada borçlu vekiline, imza örneklerinin bulunduğu 3 resmi kurumu bildirmesi ve gerekli masrafı yatırması için 10 günlük kesin süre verildiği ve daha sonra da davacıya delil bildirmesi için verilen sürede delillerini bildirmediği, mevcut delillerle de davasını ispatlayamadığı gerekçesi ile itirazın reddine karar verildiği görülmektedir. Az yukarıda belirtildiği üzere ispat yükü alacaklıya ait olup imzanın borçluya ait olduğu kesin olarak kanıtlanmamıştır.
Mahkemece yapılacak iş, alacaklıya delillerini bildirmesi ve gerekli masrafı yatırması için usulüne uygun kesin süre vermek ve oluşacak sonuca göre bir karar vermekten ibarettir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 24/04/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.