20. Hukuk Dairesi 2016/9283 E. , 2017/3801 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda kurulan 18/03/2015 günlü hükmün Yargıtay"ca duruşmalı olarak incelenmesi davacılar ....mirasçıları ve arkadaşları vekili Av. ... tarafından istenilmekle, tayin olunan 03/11/2015 günü için yapılan tebligat üzerine, temyiz eden ... ve arkadaşları vekili Av. ... ve Orman Yönetimi vekili Av. ....ile karşı taraftan Hazine vekili Av...... geldiler, başka gelen olmadı, açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Daha sonra dosya içindeki tüm belgeler incelenip, gereği düşünüldü.
K A R A R
1) Davacı ... vekili, 16.06.2015 tarihinde verilen dilekçeyle hükmü süresi içinde temyiz etmiş ise de fiziki dosyada ve UYAP elektronik ortamda temyiz harcı alındığını gösteren kayıt ve belge bulunmamaktadır. 1086 sayılı HUMK’nın 434 (6100 sayılı HMK’nın 366. maddesi atfıyla 344 md.) maddesi uyarınca temyiz dilekçesi verilirken gerekli harç ve giderlerin tamamının ödenmesi gerekli olup aksi takdirde temyiz incelemesi yapılamaz. Harca tâbi işlemlerde Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 25.01.1985 gün ve 1984/5 E. - 1985/1 K. sayılı İnançları Birleştirme Kararı uyarınca, harç alınmadan temyiz defterine kaydedilen dilekçeler için HUMK"nın 434/3. maddesinin benzetme yoluyla uygulanacağı kabul edilmiştir. Bu sebeple, davacıdan temyiz harcı alınmış ise temyiz harç makbuzunun dosyaya konulması; alınmamış ise 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesinin atfıyla 1086 sayılı HUMK’nın 434/3. maddesi uyarınca işlem yapılması gerekmektedir.
2) Dosya kapsamından; müteriz davacılardan ..."nun ....Sulh Hukuk Mahkemesinin 04/05/2015 gün ve 2014/594-390 sayılı kararı ile kısıtlandığı ve kendisine oğlu Necip Değer Topaloğlu’nun vasi atandığı, anılan kararın kesinleştiği, ancak eldeki dava yönünden vasiye husumete izin kararı verilmediği, mahkeme kararının ve temyiz dilekçelerinin de davacı ..."nun vasisine tebliğ edildiğine dair tebligat evrakının dosyada bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Bilindiği üzere, 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun 448. maddesinde, vasinin, vesayet altındaki kişiyi bütün hukukî işlemlerinde temsil edeceği; 462. maddesinin 8. bendinde de, vasinin, vesayet makamından izin almak koşuluyla kısıtlı adına dava açabileceği hususları düzenlenmiştir. Dava ehliyeti, taraf sıfatı ve kanuni temsil 6100 sayılı HMK"nun 114. maddesi uyarınca dava şartı olup aynı Kanunun 115/2. maddesi uyarınca da dava şartı eksikliğinin giderilmesi mümkündür.
Bu sebeple, davanın vasiye ihbar edilmesi, vasinin vesayet makamından eldeki dava yönünden husumet izni kararı almasına imkan verilmesi, husumete izin kararının alınmasından sonra vasi tarafından kısıtlının vekiline vekaletname verilip verilmediğinin vekilden veya vasiden sorulması, vekaletname verilmiş ise anılan vekaletnamenin onaylı örneğinin bu dosyaya konulması, vekile vekaletname verilmemiş ise mahkeme kararının açıklamalı davetiye ile vasiye tebliğ edilmesi, tebligata “vasinin kararı ayrıca temyiz edebileceği, yasal süre içinde temyiz hakkını kullanmadığı taktirde, yetkisiz vekil tarafından yapılmış temyize muvafakat vermiş sayılacağı, temyize onay vermiyorsa bunu açıkça bildirmesi gerektiği” şerhinin yazılması, ondan sonra dosyanın temyiz incelemesi için Daireye gönderilmesi,
Ayrıca, dava dosyasının, 6100 sayılı Kanunun 302/4. maddesi ve Bölge Adliye ve Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Cumhuriyet Başsavcılıkları İdarî ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 203. maddesi uyarınca tarih ve işlem sırasına göre düzenlenip, dizi listesine bağlandıktan sonra gönderilmesi gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda değinilen eksikliklerin giderilmesi için dosyanın yerel mahkemeye gönderilmesine 02/05/2017 günü oybirliğiyle karar verildi.