3. Hukuk Dairesi 2017/8706 E. , 2018/4779 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki kiralananın tahliyesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, taraflar arasında 13/07/2012 tarihli kira sözleşmesi düzenlendiğini, davalıya kiraya verilmeden önce taşınmazın işyeri olarak kullanıldığını, o dönemde mali durumunun kötü olması sebebi ile hem şirket giderlerinin azaltılması hem de gelir elde edilmesi amacı ile geçici olarak davalı şirkete kiralandığını, bu süreçte mali durumunun eski hale gelmesi için gerekli girişimlerde bulunduğunu, piyasa olan borçlarını yapılandırdığını, ileriye dönük bir dizi ticari sözleşme imzalandığını, dava konusu taşınmazda faaliyette bulunmak istediklerini, bu nedenle kira sözleşmesinin yenilenmeyeceğinin davalıya 21/04/2014 tarihli ihtarname ile bildirildiğini, ayrıca davacı şirketin iki ortağı ... ve ..."ın müşterek çocukları ... ve ... tarafından kurulan dava dışı ... Kimya Mak.San.Tic.Ltd.Şti."nin kiracı olarak faaliyetini sürdürdüğü işyerinin kira süresinin dolduğunu, bu şirket için ödenen kira bedelinin çok yüksek olması ve kiraya veren tarafından sözleşme süresinin dolması gerekçe gösterilerek tahliyesinin istendiğini, dava konusu işyerinin tahliye edilmesi halinde bu yerin bir kısmının davacı şirket bir kısmının ise davacı şirket ortaklarının müşterek çocuklarına ait şirket tarafından kullanılacağını iddia ederek taşınmazın tahliyesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, ihtiyacın samimi olmadığını beyanla davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, gerek davacı şirketin gerekse dava dışı ...Kimya Mak. San. Tic. Ltd. Şti"nin birlikte kullanacaklarını iddia ettikleri dava konusu yerin her iki şirketin ticari faaliyetleri açısından teknik açıdan yeterli olamayacağı, dava dışı ...Kimya Mak.San.Tic.Ltd.Şti"nin tahliye tehdidi altında olmadığı, kaldı ki tahliye tehdidi altında olduğu kabul edilse dahi şirketin ayrı bir tüzel kişiliğinin olduğu hususları birlikte değerlendirildiğinde davacının ihtiyaç iddiasını samimi ve zaruri olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Yargılama sırasında keşif yapılarak alınan bilirkişi kurulunun raporunda, dava konusu taşınmazın toplam kullanım alanının yaklaşık 182 m² olduğu, davacı ile dava dışı ...Kimya Mak. San. Tic. Ltd. Şti tarafından kullanılan alanın depolar dahil 445 m² olduğu, bu alanın hem davacı hem de dava dışı ...Kimya Mak. San. Tic. Ltd. Şti"nin faaliyeti için yeterli bulunduğu, kiralananın 182 m² alanının, birlikte kullanılacağı beyanına istinaden hem davacı şirket hem de ortaklarının çocuklarına ait ...Kimya Mak. San. Tic. Ltd. Şti"nin faaliyeti için teknik açıdan yeterli olmayacağı, davacının halen kirada olmadığı ve ...Kimya Mak. San. Tic. Ltd. Şti"nin kiraladığı işyerinde faaliyet gösterdiği belirtilmiştir. Davacı vekili, bilirkişi raporuna karşı beyanında, dava dışı ...Kimya Mak. San. Tic. Ltd. Şti"nin kiracı olduğu taşınmazda müvekkilinin ticari faaliyetini sürdürmediğini, davanın öncelikli olarak müvekkilinin ihtiyacı için açıldığını, müvekkilinin kendisine ait taşınmazı varken başka şirkete ait taşınmazda faaliyet göstermek gibi bir zorunluluğu bulunmadığını beyanla bilirkişi kurulundan ek rapor alınmasını talep etmiştir. Davacı vekilinin itirazları mahkemece hüküm yerinde değerlendirilmeden bilirkişi kurulunun raporu hükme esas alınarak, dava konusu taşınmazın, davacı ve dava dışı ...Kimya Mak. San. Tic. Ltd. Şti"nin ticari faaliyetleri açısından teknik açıdan yeterli olamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de; dava konusu taşınmazın davacı şirketin faaliyeti açısından yeterli olup olmadığı değerlendirilmemiştir. Dava, davacı şirketin ihtiyacına dayalı olarak açıldığına göre Mahkemece, davacı şirket yönünden değerlendirme yapılması, dava konusu taşınmazın davacı şirketin ihtiyacına uygun olup olmadığı tespit edilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.