Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/4016
Karar No: 2018/8819
Karar Tarihi: 17.04.2018

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/4016 Esas 2018/8819 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı işçi, nakil tarihine kadar davalı işverenin çalışanı olarak hak kazandığı fakat ödenmemiş işçilik alacaklarının bulunduğunu ileri sürerek ücret, ilave tediye ve toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir. Mahkeme, davayı kabul ederek işçilik alacaklarının davalı işverenden tahsiline karar vermiştir. Ancak, ihbar olunan gerçek veya tüzel kişiler, davada taraf sıfatını kazanamazlar. Bu nedenle, davalı olarak belirtilen kişi hukuka aykırıdır ve üç kişilik bilirkişi kurulu oluşturularak inceleme yapılması gerekmektedir. Hüküm sonucunda alacakların net mi brüt mü olduğu belirtilmediği için infazda tereddüt açabilecek nitelikte olması sebebiyle de hatalıdır. Kanun maddeleri ise 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 194. maddesi olarak belirtilmiştir.
22. Hukuk Dairesi         2017/4016 E.  ,  2018/8819 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, süresi içinde duruşmalı olarak temyizen incelenmesi davalı ... vekilince istenilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 17/04/2018 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalı ... adına vekili ... ..., davalı ... adına vekili ... ... ile karşı taraf adına vekili ... ... geldiler. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili, müvekkili işçinin nakil tarihine kadar davalı ...’nın işçisi olarak çalıştığını, hak kazandığı halde ödenmemiş işçilik alacaklarının bulunduğunu ileri sürerek, ücret, ilave tediye ile bir kısım toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
    Davalı ... vekili, davanın reddini savunmuştur.
    Davalı sıfatıyla davaya dahil edilen ... vekili, davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Kararı, davalı ... vekili temyiz etmiştir.
    Somut uyuşmazlıkta, dava, sadece ... aleyhine açılmıştır. Davalı ...’nca, davanın ...’ne ihbarı talep edilmiştir. Mahkemece, öncelikle davanın ihbarı işlemi gerçekleştirilmiş, ardından duruşmada tesis edilen ara karar ile ihbar olunan ...’nün davalı sıfatıyla davaya dahil edilmesine karar verilmiştir. Yapılan yargılama sonucunda tesis edilen nihai hükümde ise; işçilik alacaklarının davalı ...’ndan tahsiline karar verilmiş, ancak gerekçeli karar başlığında ... de davalı olarak gösterilmiştir.
    Öncelikle şu husus belirtilmelidir ki; ihbar olunan gerçek veya tüzel kişi, davada taraf sıfatını kazanamaz. Bir davada, hüküm, davanın tarafları arasında kurulur. Diğer taraftan, davanın kime karşı açılacağı noktasında tercih hakkı davacıya aittir. Usul hukukumuzda, ihtiyari dava arkadaşı olabilecek gerçek veya tüzel kişilerin sonradan, talep üzerine ya da hakim tarafından tesis edilecek bir karar ile davaya dahil edilerek taraf haline getirilmesine imkan sağlayan bir düzenleme bulunmamaktadır. Bu halde, mahkemece, her ne kadar işçilik alacaklarının davalı ...’ndan tahsiline karar verilmiş ise de; ...’nün gerekçeli karar başlığında davalı olarak yazılması hukuka aykırıdır. Kaldı ki, davacının ...’nda çalışmakta iken, ...’ne değil, ... Büyükşehir Belediyesine devri yapılan işçilerden olduğuna dair dosya içeriğindeki bilgi ve belgelerin de dikkate alınmadığı görülmektedir.
    Esas yönünden yapılan incelemede; davaya konu alacak taleplerinin kapsam ve mahiyeti de dikkate alındığında, itibar edilen bilirkişi raporunun, hüküm kurmaya yeterli derecede denetlenebilir olmadığı ve davalı tarafın itirazlarını karşılamada yetersiz kaldığı anlaşılmaktadır. Anılan sebeple, üç kişilik bilirkişi kurulu oluşturularak, gerekirse bilirkişilere mahallinde işyeri kayıtları üzerinde inceleme yetkisi de verilerek, iddia ve savunmayı karşılacak şekilde inceleme yapılmalı ve sonuca gidilmelidir. Ayrıca, hüküm sonucunda, alacakların net mi brüt mü olduğunun belirtilmemesi de infazda tereddüte ... açacak nitelikte olması sebebiyle hatalıdır.
    Öte yandan, her ne kadar dava dilekçesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 194. maddesinde düzenlenen somutlaştırma yükümlülüğünün yerine getirilmediği anlaşılmakta ise de, davanın bilirkişi raporunun düzenlenmesinden sonra ıslah edilmiş olmasına göre, gelinen aşama itibariyle bu yön, sonuca etkisi olmayacağından bozma sebebi yapılmamıştır.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, davanın seri dava olması ve toplamda kırkiki adet dosyanın aynı gün temyiz duruşmasının yapılması nazara alınarak tarife uyarınca davalı ... yararına takdir edilen 978,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 17/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi