Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/2280
Karar No: 2016/12974
Karar Tarihi: 04.10.2016

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/2280 Esas 2016/12974 Karar Sayılı İlamı

19. Hukuk Dairesi         2016/2280 E.  ,  2016/12974 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
    DAVACILAR : 1-... 2-... vek. Av. ...
    vek .Av....

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacı vekili, davalı ile 13.03.2013 tarihinde üretilen gübrelerin satışına ilişkin bayilik sözleşmesi imzalandığını,bu ürünlerden dolayı 27.06.2013 tarihinde ihtarname çekerek fatura içeriğine ve ürünlere itiraz ettiklerini, akabinde uzlaşarak 15.07.2014 vade tarihli 13.000 TL bedelli bono ile 15.08.2014 vade tarihli 13.000 TL. bonoların gübrelere karşılık davalıya verildiğini, bu senetlerin teslim alınan mallar karşılığında verildiğini, malen kaydını içerdiğini, 2014 yılı içerisinde satılan ürünlere ilişkin çiftçi müşterilerden şikayetler geldiğini, yapılan analiz neticesinde üzerinde yazan ve belirtilen oranların tutmadığının görüldüğünü, bu yüzden müşteri kaybına uğradıklarını, itibarlarının zedelendiğini,müvekkilinin elinde analizi tutmayan 26.000 TL bedeli geçen malı bulunduğunu, bu sebeple öncelikle bu senetlerin bedelsiz kaldığının tespiti ile senetlerin takibe konu edilmemesi için teminat karşılığında ihtiyati tedbir kararı verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde, davacı ile aralarında bayilik sözleşmesi olduğunu, bu sözleşmeye göre müvekkilinin davacıya faturalarla miktar ve fiyatları muayyen gübreyi gönderdiğini, davacının, bu malları satamayacağını ve verilen senetlerin vadesinin uzatılmasını istemesi üzerine tarafların aralarında 08.07.2013 tarihli anlaşmayı yaparak borcu yeniden yapılandırdıklarını ve senetleri yenilediklerini, senetlerin vadesi gelince yaklaşık aradan 1 yıl geçince işbu davayı açtıklarını, davacıların senet bedellerini ödeyemeyeceklerini anlayınca malın ayıplı olduğu iddiasında bulunarak borçtan kurtulmaya çalıştıklarını, malların ayıplı olmadığını, zamanaşımı yönünden itirazları olduğunu, davacının kötü niyetli olduğunu, basiretli bir tacir gibi davranmadığını, davanın zamanında açılmaması sebebiyle zamanaşımı yönünden davanın reddine, davanın esasen de haksız açılmış bir dava olması sebebiyle reddine karar verilmesini talep etmiştir.









    Mahkemece, toplanan deliller çerçevesinde, davacının 15.03.2013 tarihli 061321 nolu fatura,04.04.2013 tarihli 051334 nolu fatura ve 18.06.2013 tarih 061382 nolu faturaya konu mallara ilişkin ayıp itiraz ve talep haklarından taraflar arasında yapılan 08.07.2013 tarihli sözleşmenin 4. Maddesi ile vazgeçildiğini, 08.07.2013 tarihli sözleşme uyarınca düzenlenen 10.07.2013 tarih 061394 nolu faturaya konu mallara ilişkin ayıp iddiasının davacı tarafından bilinmesine rağmen 6102 sayılı TTK. 23/c,TBK 227. maddesi uyarınca davacı tarafından malın teslim alınmasından sonra 8 gün içerisinde ileri sürülmediğini, TTK. 18/3 maddesi uyarınca yapılan bir ayıp ihbarının bulunmaması sebebiyle davalı satıcının ayıba karşı sorumluluğunun bulunmadığını, davacı alıcının satışa konu malları ayıplı şekilde kabul etmiş sayıldığından taraflar arasındaki bayilik sözleşmesi uyarınca satılan mal bedeli olarak davacılar tarafından tanzim edilerek davalı tarafa verilen bonoların bedelsizlik iddiasının 6100 sayılı HMK. 200. maddesi uyarınca usulen kanıtlanmadığından davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1)Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin sair temyiz isteminin reddine,
    2)Vekalet ücreti yönünden yapılan inceleme sonucunda mahkeme kararında daha önce verilen yetkisizlik kararı uyarınca ayrıca vekalet ücretine hükmedilmesi doğru bulunmamış, bu durum bozmayı gerektirir ise de bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün 5. maddesinin hüküm kısmından çıkarılmak suretiyle mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte belirtildiği üzere davacı vekilinin sair temyiz isteminin reddine (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle,mahkeme kararında hüküm kısmının 5. maddesinin hükümden çıkarılmasına, mahkeme kararının bu haliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 04/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.












    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi