Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/14941
Karar No: 2017/3984
Karar Tarihi: 04.05.2017

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/14941 Esas 2017/3984 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Tapu iptal ve tescil davasında davacı Hazine vekili, davalı adına kayıtlı taşınmazın, 2/B madde uygulaması sonucu orman sınırları dışına çıkarıldığı iddiasıyla tapu kaydının iptali ve orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tescilini talep etti. Mahkeme, davayı kabul etti ve tapu kaydının iptali ile Hazine adına tesciline karar verdi. Ancak, yapılan ilanen tebligatın geçerli olmadığı, savunma hakkının kısıtlanması sonucunu doğuracağından yerel mahkeme hükmü bozuldu. Kanun maddeleri: 3116 sayılı Kanun, 6831 sayılı Kanunun 3302 sayılı Kanunla değişik 2/B maddesi, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 28 ve 31. maddeleri.
20. Hukuk Dairesi         2015/14941 E.  ,  2017/3984 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tapu iptal ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    ...Mahallesi 8323 ada 20 parsel sayılı, 330 m² yüzölçümlü taşınmaz arsa niteliğiyle davalı adına tapuda kayıtlıdır.
    Davacı Hazine vekili, taşınmazın 1989 yılında kesinleşen 2/B madde uygulaması sonucu Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı iddiasıyla tapu kaydının iptali ve orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tescili istemiyle dava açmıştır.
    Mahkemece, davanın kabulüne, taşınmazın tapu kaydının iptali ile Hazine adına tesciline karar verilmiş, hüküm 30.11.2007 tarihinde ilanen tebliğ edilerek kesinleştirilmiş, davalı vekili 10.11.2015 tarihli temyiz dilekçesi vermiş ise de mahkemenin 10.11.2015 tarihli ek kararıyla temyiz talebinin süre yönünden reddine karar verilmiş, ek karar süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kesinleşen tahdide dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Yörede 1946 yılında 3116 sayılı Kanuna göre yapılıp kesinleşen orman kadastrosu, 1989 yılında yapılıp kesinleşen aplikasyon ve 6831 sayılı Kanunun 3302 sayılı Kanunla değişik 2/B madde uygulaması bulunmaktadır.
    Davacı Hazine tarafından açılan tapu iptali ve tescil davası sırasında; davalının çekişmeli taşınmazın bulunduğu ...mahallesinde tanınmadığından bahisle mahkemece, dava dilekçesi de dahil olmak üzere bütün tebligatlar ilanen yapılmıştır.
    İlanen tebligatın şartları ve usulü 7201 sayılı Tebligat Kanununun 28 ve 31. maddelerinde düzenlenmiş bulunmaktadır. Bu hükümlere göre adresi meçhul olanlara ilanen tebligat yapılmalıdır. Adresin meçhul olması halinde keyfiyet tebliğ memuru tarafından mahalle veya köy muhtarına şerh verdirilmek suretiyle tespit edilir. Bununla beraber tebliği çıkaran merci muhatabın adresini resmi veya özel daire ve müesseselerden gerekli gördüklerine sorar ve zabıta vasıtasıyla tahkik ve tespit ettirir. (Tebligat Kanunu m. 28/1-3). İlan alakalıların ıttılaına en emin bir şekilde vasıl olacağı umulan ve varsa tebliği çıkaran merciin bulunduğu yerde yayınlanan bir gazetede yapılır. (Tebligat Kanunu m. 29/1). Tebliğ olunacak evrak ve ilan sureti, tebliği çıkaran merciin herkesin kolayca görebileceği bir yerine de asılır (Tebligat Kanunu m. 29/1-2).
    Somut olayda, kendisine ilanen tebligat yapılan davalının adresi resmi ve özel mercilerden (PTT’den, belediyeden, nüfustan, seçim kurulundan, bankalardan, tapudan, vergi dairesinden, askerlik şubesinden) gereği gibi araştırılmamış, kolluk araştırması ile yetinilerek, sonucunda ilanen tebligat yoluna gidilmiştir. Bu durumda yapılan ilanen tebligatın geçersiz olduğunun kabulü gerekir. Savunma hakkı ile sıkı sıkıya ilişkili olan adres araştırmasının sınırlı tutulmasının hakkın kısıtlanmasına yol açacağı kuşkusuz olduğundan mahkemenin 10.11.2015 tarihli ek kararı yerinde değildir.
    O halde, mahkemece davalının usulünce adres araştırması yapılarak davaya katılımının sağlanması, bu mümkün olmadığı takdirde ilanen tebliğ yoluna gidilmesi gerekirken, yeterince araştırma yapılmadan bu yolun izlenmiş olması doğru olmayıp savunma hakkının kısıtlanması sonucunu doğuracağından yerel mahkeme hükmünün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; mahkemenin 10.11.2015 günlü ek kararın kaldırılmasına ve davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 04/05/2017 gününde oy birliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi