3. Hukuk Dairesi 2016/18910 E. , 2018/5087 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, ... tesisat numaralı aboneliğin ... adına kayıtlı olduğunu, söz konusu aboneliğe ilişkin ..."nun fiili kullanıcı olması sebebiyle hakkında kaçak elektrik tutanağı düzenlendiğini; kaçak elektrik enerjisi tüketimine istinaden tahakkuk eden toplam 6.820,85 TL borcun ödenmemesi üzerine, ... İcra Müdürlüğünün 2012/335 esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, davalının haksız itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek; itirazın iptali, takibin devamına ve % 20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı; aboneliğin babası ... adına olduğunu, kendi adına kesilen faturayı kabul etmediğini, elektriği kullanmasının söz konusu olmadığını savunarak; davanın reddini dilemiştir.Mahkemece davanın kabulüne ilişkin verilen hükmün taraflarca temyizi üzerine Dairemizin 02.04.2015 günlü ve 2014/12910 E.-2015/5543 K. sayılı ilamı ile özetle; davacı vekilinin tüm, davalının sair temyiz itirazlarının reddi ile davalının eyleminin kaçak elektrik enerjisi tüketimi olduğu ve Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği hükümlerine göre kaçak elektrik bedeli hesabı yapılması gerektiği belirtilerek abonelik dosyası ile icra takibine konu fatura ve kaçak tutanağının temini sağlandıktan sonra; dosyanın, konusunda uzman bilirkişiye tevdi edilmesi, bilirkişiden davacı kurumun davalı taraftan isteyebileceği kaçak elektrik bedelinin tutanak tarihinde yürürlükte bulunan Elektrik Tarifeleri Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği ve bu yönetmelik gereğince yayınlanan usul ve esaslarda açıklanan yönteme göre hesaplanması için rapor alınması ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden bahisle karar bozulmuştur.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
1-) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre; davacının sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2-) Dava;kaçak elektrik kullanımından kaynaklı alacak istemine ilişkindir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 21.05.2014 tarih ve 2013/7-2454 Esas 2014/679 K. Sayılı kararı ve Dairemiz kararları ile Anayasanın Vergi ödevi Başlıklı 73. maddesindeki “... Vergi, resim, harç ve benzeri mali yükümlülükler kanunla konulur, değiştirilir veya kaldırılır..." şeklindeki düzenlemeye göre; kayıp-kaçak, sayaç okuma, dağıtım, perakende hizmet ve iletim bedeli uygulamasının EPDK Kararları ve tebliğleri çerçevesinde uygulama arz eden kanunlar ve ikincil mevzuat hükümleri çerçevesinde EPDK tarafından belirlenerek uygulandığı, bu tarihteki mevcut hukuki düzenlemenin EPDK"na sınırsız bir fiyatlandırma ve tarife unsuru belirleme hak ve yetkisi vermediği, özellikle kaçak bedellerinin kurallara uyan abonelerden tahsili yoluna gitmenin hukuk devleti ve adalet düşünceleri ile bağdaşmadığı, bu faturalara yansıtılan diğer kalemlere ilişkin bedel miktarlarının şeffaflık ilkesi ile denetlenebilmesi ve hangi hizmetin karşılığında ne kadar ücret ödendiğinin bilinmesininde şeffaf hukuk devletinin vazgeçilmez unsuru olduğu, EPDK kararları ile bu bedellerin mevcut mevzuat kapsamında tüketicilerden alınmasının hukuka uygun olmadığı kabul edilmiştir.Ne var ki, uyuşmazlığın temyiz yolu ile Dairemize geldiği aşamada 17.06.2016 tarih ve 29745 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6719 sayılı kanunun 21. maddesi ile 6446 Sayılı kanunun 17. maddesinin birinci, üçüncü ve dördüncü fıkraları ile altıncı fıkrasının (a), (ç), (d) ve (f) bentleri değiştirilmiş olup, eldeki davada dava konusu bedellerin alınmasında esas olan ilgili tarifelerin düzenlenmesinde EPDK"nın Kanundaki yetkileri genişletilerek, yukarıda sözü edilen bedeller maliyet unsuru kapsamına dahil edilmiştir.Yine, 6719 sayılı kanunun 26. maddesi ile 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu"na eklenen; Geçici madde 19; "Bu maddeyi ihdas eden Kanunla öngörülen düzenlemeler yürürlüğe konuluncaya kadar, Kurul tarafından yürürlüğe konulan mevcut yönetmelik, tebliğ ve Kurul kararlarının bu Kanuna aykırı olmayan hükümlerinin uygulanmasına devam olunur." hükmünü,
Geçici madde 20; "Kurul kararlarına uygun şekilde tahakkuk ettirilmiş dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedelleri ile ilgili olarak açılmış olan her türlü ilamsız icra takibi, dava ve başvurular hakkında 17 nci madde hükümleri uygulanır." hükmünü içermektedir.Ancak somut olayda; 4.2.2016 havale tarihli bilirkişi raporunda, davalının eyleminin kaçak elektrik enerjisi tüketimi olduğu belirtilip, davacının söz konusu kaçak elektrik tahakkuk hesabında esas aldığı “kayıp-kaçak, sayaç okuma, dağıtım, iletim ve perakende satış hizmet bedellerini” faturaya yansıtarak davalıdan talep edemeyeceği ifade edilmiş, mahkemece de iş bu rapor doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Yukarıdaki açıklamalar ışığında, eldeki davada karar tarihinden sonra yürürlüğe girmiş bulunan bu yasa değişikliklerinin, yürürlük tarihi öncesi dönemde geçerli olan EPDK kararlarına dayanılarak alınmış olan ve dava konusu yapılan kayıp-kaçak, sayaç okuma, dağıtım, perakende satış hizmet ve iletim bedelleri ile ilgili olarak açılan ve halen devam eden davalarda da geçmişe etkili olacak şekilde (bu yasa değişikliği öncesinde açılan ve halen görülmekte olan davalar da) uygulanması gereken hükümler içerdiğinden, 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu"nun 17., geçici 19. ile 20. maddelerinin, somut olaya etkisinin bulunup bulunmadığının yerel mahkemece tartışılıp değerlendirildikten sonra sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekmektedir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 14.05.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.