1. Hukuk Dairesi 2014/3108 E. , 2015/1708 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : SİVAS 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/03/2013
NUMARASI : 2011/647-2013/78
Taraflararasında görülen elatmanın önlenmesi davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacı ve davalı S.. S.. vekilleri tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Dava, elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir.
Davacı, kayden maliki olduğu 160 ada 22 parsel sayılı taşınmaza, komşu 29 parsel sayılı taşınmazın maliki olan davalılarca taşkın inşaat yapıldığını, davalılara ait binanın ön ve arka duvar çıkıntılarının ve bahçe duvar perdelerinin taşkın nitelikte olduğunu, ayrıca kendisine ait taşınmazdaki binanın doğalgaz kutusundan binalarına doğalgaz hattı çekmek suretiyle müdahalede bulunduklarını ileri sürerek elatmanın önlenmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
Davanın reddine ilişkin olarak verilen karar Dairece, “... mahkemece davacı taşınmazında bulunan doğalgaz kutusundan davalılara ait taşınmaza hat çekilmesi yönünden Türk Medeni Kanununun 744, 745 ve 746 maddeleri uyarınca yöntemince gerekli araştırma ve değerlendirme yapıldığını söyleme olanağı bulunmadığı gibi, davacının iddia ettiği taşkın yapı olgusu yönünden de kuşkuya yer bırakmayacak biçimde araştırma yapıldığı söylenemez. Hal böyle olunca, taşkın yapı olgusu yönünden yerinde uygulama yapılarak kuşkudan uzak bilirkişi raporu aldırılması; doğalgaz boru hattı bakımından ise Türk Medeni Kanununun 744, 745 ve 746 maddeleri uyarınca gerekli araştırma ve değerlendirme yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik tahkikatla karar verilmesi doğru değildir.” gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmüne uyulan bozma ilamında, uyuşmazlığın niteliği vurgulanmak suretiyle izlenmesi gereken yol açıkça belli edilmiş, mahkemece de bozmaya uyulmuştur.
Bilindiği üzere, bozmaya uyulmuş olmakla bozma lehine olan taraf yönünden usuli kazanılmış hak doğar.
Somut olayda, dava sadece elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir.
Elatma, bir haksız eylem olup, elatmanın önlenmesi davaları da haksız eylemi gerçekleştiren kişi ya da kişilere karşı açılır.
Öte yandan, mecra irtifakı tesis edilebilmesi için ilgilinin dava yolu ile talepte bulunması zorunludur.
Dosya içeriği ve toplanan deliller ile, 22 ve 29 parsellerin ortak sınırında ve bina giriş tarafında bulunan duvarın beton sundurmasının 0,11 m2"lik kısmının ve 29 parsel üzerindeki üç katlı binanın çatı sundurmasının (saçağın) 13 cm"lik kısmının davacıya ait 22 parsel sayılı taşınmaza tecavüzlü olduğu saptanmak suretiyle, bu müdahaleler yönünden davanın kabulüne karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
Ancak, doğalgaz boru hattı geçirilmesi şeklindeki müdahale bakımından davalı taraf mecra hakkı tesis edilmesi konusunda bir dava açmadığına göre resen bu konuda karar verilemez.
Hal böyle olunca, davacının doğalgaz boru hattı ile ilgili elatmanın önlenmesi isteği bakımından davacı ile davalı S.. S.. arasında yapılan 26.11.2008 tarihli doğalgaz kullanım sözleşmesi de değerlendirilerek varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi doğru değildir.
Kabule göre de, davalı Lokman, maliki olduğu 3 numaralı bağımsız bölümü dava tarihinden önce A.. S.."a temlik etmiş olmasına rağmen, bu davalı yönünden husumet nedeniyle davanın reddi yerine, müdahale ettiğinden bahisle aleyhine hüküm kurulması isabetsiz ise de, bu husus davalı Lokman tarafından temyiz edilmediğinden bozma sebebi yapılmamıştır.
Tarafların temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerindedir. Kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 09.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.