16. Hukuk Dairesi 2015/12270 E. , 2018/2427 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :... MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kullanım kadastrosu sırasında ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 115 ada 1, 2, 3; 109 ada 1, 2, 3, 4, 5 ve 8 parsel sayılı 2.289.73, 2.556.07, 2.499.81, 2.529.00, 830.47, 819.97, 953.47, 2.712,81 ve 804,67 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, ... tutanağının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa"nın 2/B maddesi uyarınca ... sınırları dışına çıkarıldığı, 109 ada 1 ve 115 ada 1 parselin...; 115 ada 2 ve 109 ada 8 parsellerin ...; 115 ada 3 parselin ...; 109 ada 2 parselin ...; 109 ada 3 parselin ...; 109 ada 4 parselin ...; 109 ada 5 parselin ..., ... ve ...’ın kullanımında bulunduğu şerhi yazılarak ... adına tespit edilmiştir. Davacılar ... ve müşterekleri, çekişmeli taşınmazların murisleri ...’den intikal ettiği iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda 109 ada 1, 2, 3, 4, 5 ve 8 parsel sayılı taşınmazlar hakkındaki davanın kabulü ile çekişmeli taşınmazların ... adına tapuya tesciline, tapu kayıtlarının beyanlar hanesine, taşınmazın 6831 sayılı Yasa"nın 2/B maddesi uyarınca ... sınırları dışına çıkarıldığı ve muris ...’in tüm mirasçılarının kullanımında bulunduğu; ayrıca 109 ada 3 parseldeki evin ...’e ait olduğu şerhinin yazılmasına; 115 ada 1 ve 2 nolu parsellerin tespit gibi, 3 nolu parselin ise ... komisyon tutanağındaki tespit gibi ... adına tapuya tescillerine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ve davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre 115 ada 1, 2 ve 3 parsel sayılı taşınmazlara yönelik ve yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün bu taşınmazlar yönünden ONANMASINA,
2- 109 ada 1, 2, 3, 4, 5 ve 8 parsel sayılı taşınmazlara yönelen temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Mahkemece; çekişmeli parsellerin kök muris ..."den mirasçılarına kaldığı, mirasçılar arasında usulüne uygun bir taksimin yapılmadığı, murisin terekesine dahil 109 ada 2, 3 ve 4 parsel sayılı taşınmazların tek bir mirasçı (... tarafından haricen ... ve ..."e satılmasının hukuken geçersiz olduğu, dolayısıyla bu taşınmazlarda kullanıcı olarak muris ..."in tüm mirasçılarının hakkı bulunduğu kabul edilerek hüküm kurulmuş ise de yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, çekişmeli taşınmazların ortak muris ...’den mi geldiği, yoksa ... isimli erkek evlatları tarafından kendi nam ve hesaplarına mı satın alındığı noktasında toplanmaktadır. Taşınmaz başında yapılan keşifte; mahalli bilirkişiler ... çekişmeli taşınmazların muris ...’in oğulları ...’e ait olduğunu, ancak taşınmazların muris ...’den kalıp kalmadığını bilmediklerini beyan etmişler; diğer mahalli bilirkişi ... ve davalı tanığı ... ise çekişmeli taşınmazların muris ... tarafından kullanıldığını hiç görmediğini; taşınmazların davalıların babası ve muris ... mirasçıları olan İsmet, ... tarafından satın alındığını beyan etmiş; davacı tanıkları ise çekişmeli taşınmazların muris ... tarafından satın alındığını; ölünceye kadar muris tarafından çocuklarıyla birlikte kullanıldığını; murisin ölümünden sonra erkek çocukları olan İsmet, ... arasında paylaşıldığını, kız çocuklara ise bir yer verilmediğini beyan etmişlerdir. Beyanlar arasında çelişki olduğu halde bu çelişki yöntemince giderilmediği gibi; çekişmeli parsellerden 109 ada 2, 3 ve 4 sayılı taşınmazların muris ...’in terekesi karşısında 3. kişi durumunda olan... ve ... adına kullanıcı tespiti yapıldığı halde davanın kullanım kadastrosuna itiraz niteliğinde bulunduğu ve kullanım kadastrosuna ilişkin uyuşmazlıklarda (mirasçı konumunda olmayan 3. kişiler bakımından) tespit günündeki fiili kullanım durumunun göz önünde bulundurulması gerektiği üzerinde de durulmamıştır. Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz.
Hal böyle olunca; mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişilerle; taraf tanıkları ve fen bilirkişi huzuru ile keşif yapılmalıdır. Yapılacak keşifte yerel bilirkişi ve tanıklardan çekişmeli taşınmazların öncesinde kime ait olduğu, kimden kaldığı, kim tarafından ne zamandan beri ne sıfatla ve ne suretle kullanıldığı, taşınmazların miras bırakan ... tarafından mı; yoksa erkek çocukları tarafından mi satın alındığı duraksamasız belirlenmeli; satın alma tarihinden sonra ve halen kimin zilyetliğinde olduğu hususları duruksamaya yer vermeyecek şekilde tespit edilmeli, beyanlar arasındaki çelişkiler yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeye çalışılmalı, özellikle muris ...’in terekesi karşısında 3. kişi durumunda bulunan kişiler adına kullanım şerhi verilen 109 ada 2, 3 ve 4 parseller yönünden tespit günü ve öncesi itibariyle kimin ne zamandan beri bu taşınmazları kullandığı hususunda somut olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı; bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Eksik inceleme ile yazılı olduğu şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 05.04.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.