22. Ceza Dairesi 2015/8926 E. , 2016/1394 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, Mala Zarar Verme, İşyeri Dokunulmazlığını İhlal
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, kararların nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
1- Suça sürüklenen çocuk ... hakkında mala zarar verme suçunda kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Suç tarihi itibariyle 12-15 yaş grubunda bulunan suça sürüklenen çocuğun eylemine uyan 5237 sayılı TCK"nın 151/1, 31/2. maddelerinde tanımlanan mala zarar verme suçu için öngörülen cezanın üst sınırına göre aynı Kanunun 66/1-e, 66/2, 67/4. maddelerinde öngörülen 4 yıllık zamanaşımının mahkumiyet kararının verildiği 31/05/2011 gününden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen yürürlükte bulunan, 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, suça sürüklenen çocuk hakkında açılan kamu davasının DÜŞÜRÜLMESİNE,
2- Suça sürüklenen çocuklar ... hakkında hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığının ihlali, diğer suça sürüklenen çocuklar ..., ... ve ... hakkında hırsızlık, mala zarar verme ve işyeri dokunulmazlığının ihlali suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyize gelince;
Suça sürüklenen çocuklar hakkında TCK"nın 116/2-4 maddeleri gereğince hükmolunan 1 yıl hapis cezalarının TCK"nın 119/1-c maddesi uyarınca 1 kat arttırılması sırasında hesap hatası sonucu cezaların 2 yıl 12 ay yerine 3 yıl olarak belirlenmesi , hesaplanan sonuç ceza doğru olduğundan bozma nedeni yapılmamış, dosya kapsamından diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
a-Suça sürüklenen ..., hazırlıkta Cumhuriyet savcısı huzurunda müştekiye ait söz konusu işyerine Alican"ın elinde bulunan demirle, kilidi kırmak suretiyle girdiklerini beyan etmesine rağmen yargılama aşamasında önceki ifadesinin zorla alındığını belirterek suçlamaları kabul etmediği; suça sürüklenen çocuk ... ise hazırlıkta Cumhuriyet savcısı huzurunda alınan beyanında suçlamayı kabul etmemesine rağmen yargılama aşamasında alınan beyanında söz konusu işyerine Mehmet"in demirle; kilidi kırması sonucunda girdiklerini ve herhangi bir şey çalamadan polislerce yakalandıklarını ifade ettiği, oysa bu olayda suç üstü yakalamanın söz konusu olmadığı; diğer suça sürüklenen çocuklar ... ve ..."ün ise hiç bir aşamada suçlamayı kabul etmedikleri; olay yerinde yapılan araştırmada mukayeseye uygun herhangi bir somut delil elde edilemediği gibi Mardin Emniyet Müdürlüğü tarafından düzenlenen 19/01/2009 günlü fezlekede suça sürüklenen çocuklara ne şekilde ulaşıldığına ilişkin herhangi bir bilgi bulunmadığının anlaşılması karşısında, beyanlar arasındaki bu çelişki giderilmeden ve suça sürüklenen çocukların atılı suçu işlediklerine dair her türlü şüpheden uzak kesin ve hukuki delillerin nelerden ibaret olduğu yöntemince karar yerinde gösterilip tartışılmadan yazılı şekilde hüküm kurulması,
b-5271 sayılı CMUK"nın 150/2. maddesi uyarınca, kovuşturma aşamasında Baroya yazı yazılarak suça sürüklenen çocukları savunmak üzere avukatların görevlendirilmesi nedeniyle, zorunlu müdafii için ödenen avukatlık ücretlerinin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6/3-c maddesindeki düzenlemeye açıkca aykırı olarak suça sürüklenen çocuklara yargılama gideri olarak yükletilmesine karar verilmesi,
c-Suç tarihinde 12-15 yaş grubunda bulunan suça sürüklenen çocuk ... hakkında 5395 sayılı Çocuk Koruma Yasası"nın 35/1. maddesi uyarınca sosyal inceleme yaptırılıp raporunun aldırılmaması ve aynı Yasa"nın 3. fıkrası gereğince sosyal inceleme raporu aldırılmama nedeninin gerekçeli kararda tartışılmaması,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuklar ..., ..., ... ve ... müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 08/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.