3. Hukuk Dairesi 2016/18911 E. , 2018/5735 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, 20.09.2010 tarihinde yapılan harici satış sözleşmesi ile ... plakalı aracı davalıdan satın aldığını, 4000,00 TL peşin ödediğini, 2500,00 TL"si için bono verdiğini, aracı kullanmakta iken davalının eşinin borcundan dolayı ... İcra Müdürlüğünde takip başlatıldığını, takibin kesinleşmesi üzerine aracın haczedilip muhafaza altına alındığını ve cebri icra yoluyla 3. kişiye satıldığını, davalıların 6.500,00 TL sebepsiz zenginleştiğini belirterek 6.500,00 TL"nin faiz ve tüm ferileriyle birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar, davanın 6100 sayılı HMK" nın 119 maddesinde düzenlenen şartları taşımadığını, hukuki bir sebep gösterilmediği gibi iddia edilen bir vakanın hangi deliller ile ispat edileceğinin belirtilmediğini, sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanarak buna dair bir sözleşme ibraz edilmediğini, ispat külfetinin davacıda olduğunu beyan ederek davanın reddini dilemişlerdir.Mahkemece, davalı ... hakkında açılan davanın kısmen kabulü ile 4.000,00 TL"nin davalı ..."dan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davalı ... hakkında açılan davanın ise taraf sıfatı yokluğundan reddine karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı vekilleri tarafınca temyiz edilmiştir.
Uyuşmazlık, harici satış sözleşmesinden kaynaklı alacak talebine ilişkindir.
1- Mahkemece gerekçeli kararda, taraflar arasındaki sözleşmede aracın bedeli belirtilmemekle birlikte davacı tarafın 6500 TL"ye anlaştıklarını iddia ettiği, dosya içerisinde bulunan savcılık dosyasında davalı ..."ın 17.07.2012 tarihli ifadesinin bu iddiayı doğrular nitelikte olduğu, davalının 4000 TL para alındığını da ikrar ettiği, bakiye kısma ilişkin senet bedelinin davalılar tarafından tahsil edildiğinin davacı tarafından iddia edilmediği, bu hali ile davacının iddiasının kısmen ispat edildiği belirtilmiştir.Dosya içerisindeki savcılık dosyasında davacı araç satışı karşılığında 4.000 TL peşin ödediğini, 2011 3. ve 5.aylara ilişkin her biri 1.500,00 TL"lik bono düzenleyerek davalıya verdiğini, bonoları ödediğini ancak iade edilmediğini belirttiği, davalı ise araç satışının 7000 TL karşılığında yapıldığını, 4.000 TL"nin peşin, 3000 TL"lik ise senet aldığını, almış olduğu senedi borcundan dolayı dava dışı Kahraman mobilyaya verdiğini, ancak davacının borcu ödeyememesi nedeni ile eşi adına kayıtlı dava konusu araca haciz geldiğini açıkça beyan ettiği anlaşılmaktadır.Bu halde, mahkemece davaya konu edilen 2500 TL değerindeki senedin ödenip ödenmediği yönünde bir araştırma yapılıp sonuca göre davacının talebiyle bağlı kalınarak karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ve inceleme ile karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
2- Davacının faiz talebine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;6100 sayılı HMK"nun 26/1. maddesine göre "Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir." düzenlemesi mevcuttur. Mahkemece davacının faiz talebine yönelik olumlu olumsuz değerlendirme yapılmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi de doğru olmamıştır. Hüküm bu nedenlerle bozulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenler ile temyiz itirazları yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 23.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.