Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu . L,. Ş,tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
Borçlu N,. S.i. aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatıldığı, örnek 6 icra emrinin tebliği üzerine adı geçen borçlu şirket vekilinin icra mahkemesine şikayet yoluyla başvurarak yetki itirazında bulunduğu gibi alacaklı ile aralarında yapılan kredi sözleşmesi kapsamında gönderilen ihtarname içeriklerine itiraz edildiğini ve sair şikayet sebeplerini belirterek takibin iptalini istediği anlaşılmaktadır.
Adı geçen borçlu şirketin şikayetinin aynı mahkemenin 21.04.2011 tarih, 2010/574 E.¬2011/355 K. sayılı kararı ile mevcut dosya ile birleştirildiği halde, temyiz konusu kararda birleştirilen dosyadaki şikayete ilişkin olumlu veya olumsuz bir karar verilmediği gibi adı geçen borçlunun adının da karar başlığında taraf olarak gösterilmediği anlaşılmaktadır. Belirtilen bu gerekçe ile borçlu  On Ür. İl. . TL. vekilinin şikayetinin esası yönünden incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazı! şekilde eksik inceleme ile hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ  : Borçlu On .r. İ,. Na,. T.. Ş."nin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04/06/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.